SAFVET SENİH - SAMANYOLUHABER.COM 

“O Allah’tır ki, denizi (veya nehri, birbirine yakın ve komşu olarak) salıverdi. Şu biri tatlı, bu beriki tuzlu ve acıdır. Aralarında da kudretinden bir engel ve birbirine karışmayı önleyici Allah tarfından bir engel vardır.” (Rahman Suresi, 19-20)

İstanbul Boğazında ters istikametten akan iki akım vardır. Tuz oranlarına göre karışmadan akışları devam eder. Doğu Pakistan’ın Erkan şehrine doğru akan iki nehir vardır. Bir çizgi bunları birbirinden ayırır. Bir yanda tuzlu su, öbür yanda tatlı su; tam bir âhenk içinde akar giderler.

Allah- âbâd şehrinde, Kenç ve Camuma nehirlerinin birleştiği yerde sular birbirine karışmıyor ve aralarında ayırıcı çizgi bulunmuyor. Bunun sebebi yüzey gerilimi kanunudur. Bu kanun akan iki sıvıyı yekdiğerinden ayırır. Çünkü bir sıvının moleküllerinde bulunan “çekim kuvveti” diğerlerinden tamamen farklıdır. Böylece her iki sıvı kendi yerinde durumunu muhafaza eder. İşte bu, zeytinyağı ile suyun karışmasını önleyen, tatlı su ile acı suyun arasını ayıran Surface Tension Kanunudur.

Cebel-i Tarık boğazında böyle bir durumu Kaptan Cousteau, fark etmişti.

Bir su engel, 1962 yılında Alman ilim adamları tarafından Aden Körfezi ile Kızıldeniz’in birleştiği Mendep Boğazı’nda bulunmuştu.

Arzın karnındaki nimetler: 

“Yeryüzünde ne varsa, sizin için O (Allah) yarattı.” (Bakara Suresi, 29)

Âyetteki “Le küm” ve “cemîan” kelimeleri istisnâsız dünyadaki herşeyin insan için, onun faydasına yaratıldığını ifade eder. Evet hangi şey olursa olsun, insanlara bir cihetten istifadeyi temin eder, velev ibret almak için olsun...

Romatizma ağrılarına karşı örümceğin, sar’a ve çocuk felci tedavisinde çıngıraklı yılanın, inatçı ağrılara karşı Brezilya’nın Bethrop adı verilen küçük bir yılanın zehirinin ideal birer ilaç olduğu anlaşılmıştır. Biyonik ve biyoteknik açısından da Allah’ın sanatlarında ne kadar ibret alınacak noktaları var!.. Koskoca sunî ipek fabrikalarının çeşitli modern araçlarla elde ettikleri randıman mini mini ipek böceğininkine oranla pek cılız kalır. Bir ağustos böceğinin kendi bünyesine nazaran çıkardığı ses, sunî ses araçlarında kendi büyüklüklerine göre olsa camlar kırılır, duvarlar yıkılır. Amerika’da incelenen elektrik balıkları hakkında bir pil fabrikasının direktörü: “Keşke, bu kadar bataryaları biz yapabilsek!” demiştir.

Ayette “fi’l- Arz” tabiri (arzın içinde, karnında) kullanılmış. Yani “a’lel- Arz” (arzın üstünde ) şeklinde değil. Bu ifade tarzından, insanlar için en çok menfaatlerin arzın karnında olduğuna ve arzın karnındaki eşyanın araştırılmasına insanları teşvik ettiğine işaret vardır. Ayrıca arzın içindeki maden ve maddelerin insanın istifadesi için yaratılışı, arzın içinde henüz keşfedilemeyen unsur ve maddelerden, hayatın yüklerinden ve zahmetlerinden geleceğin insanlarını kurtaracak bazı gıdaî ve diğer maddelerin varlığı mümkün olduğuna delâlet eder. Hadis-i şerifte de “Rızkınızı, arzın derinliklerinde arayın.” buyurulmaktadır...