HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, partisinin Öcalan'ı aldattığını söyleyen AKP'li Yalçın Akdoğan'a rest çekti. “İmralı'da ne konuşmuşuz, resmî devlet tutanaklarından açıklayalım. Kim neyin sözünü vermiş, kim İmralı'da geri adım atmış açıklayalım.” diyen Demirtaş, PKK'ya ise ‘elini derhal tetikten çek' çağrısı yaptı.
HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, partisi tarafından düzenlenen ‘Savaşa karşı barış' mitingine katılmak üzere önceki gece Van'a geldi. Dün sabah kahvaltısını basın mensuplarıyla birlikte yapan Demirtaş, Van'ın, çatışmaların sancısını halkın en ağır şekilde yaşayan kentlerden biri olduğunu söyledi. Barış süreciyle taçlandırmayı düşündükleri süreçten hızlı bir şekilde çatışmalı bir döneme girdiklerini anlattı. Halkın, ‘Biz size savaş yaptırmayacağız' demesi gerektiğini söyledi. Kalıcı barış için hem PKK'nın, hem de güvenlik güçlerinin ateşi kesmesi gerektiğini anlattı.
"PKK derhal elini tetikten çekmeli"
Demirtaş, “Biz çağrılarımızı her iki tarafa yapıyoruz; PKK derhal elini tetikten çekmeli. Tahkim edilmiş karşılıklı ateşkese uyacağını ilan etmelidir. Hükümet derhal askerî operasyon seçeneğini bir kenara bırakmalı. Müzakere için hazır olduğunu ifade etmelidir. Bütün toplumun beklentisi budur.” ifadelerini kullandı. Selahattin Demirtaş, Türkiye'nin birçok yerinde miting yapacaklarını anlattı: “Sadece HDP değil herkesin barış için sesini yükseltmesi lazım. Rica ediyorum; anneler-babalar, evladı askerde olan, dağda olan, polis olan anneler-babalar! Bu çocuklar kolay yetişmiyor. Sesinizi yükseltin.”
Selahattin Demirtaş daha sonra Van'da Musa Anter Barış Par-kı'nda partisince düzenlenen Barış Mitingi'nde vatandaşlara seslendi. Hedefinde AKP iktidarı vardı. Kullanılan medya kanallarıyla partilerinin Türkiye halkları nezdinde itibarsızlaştırılmaya çalışıldığını söyledi. Provokasyonlara gelmediklerini anlattı. Şu ifadeleri kullandı:
Acımızı bağrımıza bastık, kardeşlik dedik:“Bugün HDP savaş istiyor diyenlere sesleniyorum; Diyarbakır mitinginde benim arkadaşlarımın, kardeşlerimin gözümün önünde parçalanmış, yanmış cenazeleri miting alanından götürüldü. Ben o görüntüleri bağrıma bastım; çıktım kardeşlik, barış mesajı verdim. Birinizin başına bu gelse, bütün ülkeyi kan revan yerine döndürürsünüz be alçaklar. Sizden daha büyük alçak var mı?”
"Masayı bunlar devirdi"
Masayı bunlar devirmedi mi?:“Günlerdir söylemlerine bir bakın. Ne diyor AKP sözcüleri; bunlar yüzde 13 aldı, süreç o yüzden bitti diyorlar. Bundan sonra sürecin filmini çekerler diyorlar. Süreci bunlar bitirmedi mi? Dolmabahçe'deki masayı bunlar devirmedi mi? Dolmabahçe'de o fotoğraf yanlış diyen ben miyim? Ülkenin Cumhurbaşkanı. ‘Taraflar yoktur, Kürt sorunu bitmiştir, daha size ne verelim kardeşim' diyen ben miyim? Yoksa ülkenin Cumhurbaşkanı mı? Bundan sonra görüşme olmayacak, kimse İmralı adasına gitmeyecek diyen ben miyim, Cumhurbaşkanı mı? Şimdi, HDP süreci nerede bitirmiş? HDP süreci nerede engellemiş?”
"Görüşmeler şeffaf olmalı"
İmralı'da konuşulanları açıklayın:“Utanmadan, sıkılmadan biri (Yalçın Akdoğan) çıkmış diyor ki; ‘HDP'liler Öcalan'ı aldattılar, o nedenle bundan sonra HDP heyeti İmralı'ya gitmeyecek' diyor. Peki, İmralı tutanakları yok mu? Devletin resmi tutanağı var, bizimkiler de var. Uzun süreden beri şunu savunuyorum; diyorum ki İmralı'daki görüşmeler şeffaf olmalı. Heyetimiz Sayın Öcalan'la ne görüşüyorsa, halkımız tamamını bilmeli, kamuoyu bilmeli, bunu biz savunuyoruz.”
"İmralı'da ne konuşmuşuz açıklayalım"
Kim kimi kandırmaya çalışmış görelim!: “Şimdi çağrı yapıyorum; İmralı'da ne konuşmuşuz, ne tartışmışız, resmi devlet tutanaklarından açıklayalım. Kim neyin sözünü vermiş, kim İmralı'da geri adım atmış, kim dürüst davranmış açıklayalım. Bunun gizlisi, saklısı olmaz, yok eğer tutanaklara güvenmiyorsanız, o halde bir gözlemci heyetle birlikte, vicdanına, aklına güvendiğimiz bir izleme kurulu ile birlikte devlet heyeti ve HDP heyeti İmralı'ya gitsinler. Orada açık açık tartışılsın. Bir bakalım kim kimi kandırmaya çalışmış.”
Şehit ailesine taziye ziyareti
HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Şırnak'ın Silopi ilçesinde 3 gün önceki PKK saldırısında şehit düşen Abdulhalik Araz'ın, Özalp ilçesinin Mollatopuz Mahallesi'ndeki baba evine taziye ziyaretine gitti. Cenazeleri Türk- Kürt diye ayırmadıklarını belirten Demirtaş, “Biz askerin, polisin, gerillanın cenazesi diye ayıramayız. Her ananın babanın yürek acısı aynıdır. Ateş düştüğü yeri yakıyor. Şehit düşen asker de bizim kardeşimizdir, bu topraklarda defnettiğimiz bütün gençler bu halkın evlatlarıdır. Bu acıları durdurmanın tek yolu da barışta ısrarcı olmaktır. Evladını feda edenler barış, tuzu kuru olanlar savaş diyor! Bu savaştan en küçük zarar görmeyenler gece gündüz savaşı kışkırtıyor. Ama dünyanın en değerli varlığını yitirenler barış diyor. Bizim için esas almamız gereken budur. Biz de Allah'ın izniyle el ele vereceğiz ve başaracağız.” dedi. Şehit babası Saim Araz da “Bizim canımız yandı, başkasının canı yanmasın. Barış istiyoruz.” ifadelerini kullandı.