Saldırganın fotoğrafını çeken gizli el

İstanbul’un kalbi İstiklal Caddesi’ndeki bombalı saldırıya dair şüphelere her geçen gün yenileri ekleniyor

Saldırganın fotoğrafını çeken gizemli el
Haber Analiz

İstanbul’un kalbi İstiklal Caddesi’ndeki bombalı saldırıya dair şüphelere her geçen gün yenileri ekleniyor. Bombayı bankın altına yerleştiren kadın eylemci Ahlam Albashir’in aralarında bulunduğu 17 kişi tutuklandı. Ancak saldırıyı kimin hangi amaçla gerçekleştirdiğine dair soru işaretleri hala giderilemedi.

Ahlam Albashir’i Türkiye’ye kim getirdi? Ne kadar süredir Türkiye’de bulunuyordu? Türkiye’de onu hangi örgüt himaye etti? İstiklal Caddesi’nde 6 kişinin ölümüne neden olan saldırıyı kim planladı? Ahlam Albashir’e saldırı talimatını kim verdi? Bomba zaman ayarlı mıydı, yoksa Albashir’in çantayı bıraktıktan sonra uzaktan kumanda ile mi patlatıldı?

Sorular uzayıp gidiyor. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, bombalı saldırı gerçekleştirilirken Suriye’deydi. Olaydan hemen sonra İstiklal Caddesi’ne gidip, saldırıdan ABD’yi sorumlu tuttu. Hatta aynı şekilde karşılık vereceklerini belirtti.


ABD Başkanı Joe Biden ile Endonezya’da düzenlenen G-20 toplantısında görüşen Erdoğan ise Soylu’yu tekzip eden açıklamalar yaptı. Taziye için Biden’a teşekkür etti.

Gazeteci Cevheri Güven, saldırıya dair son videosunda çok önemli bilgiler aktardı ve tespitlerde bulundu. İstanbul polisinin  Ahlam Albashir’i saldırıdan 1 saat sonra Küçükçekmece’de gittiği evde eliyle koymuş gibi yakalaması, Albashir’in çizdiği profil, Abdülkadir Selvi’nin Albashir’e saldırı talimatını veren kişi olarak lanse ettiği Ammar Jarkas’ın MÜSİAD bağlantılı ve Özgür Suriye Ordusu mensubu olması ve benzeri hususlara işaret eden Güven, son zamanlarda Erdoğan’ın Suriyeli muhaliflere yönelik politikalarına dikkat çekti. Güven, Ahlam Albashir’in olay öncesinde de emniyet birimlerinin takibinde olabileceğini ve ihmal ya da yol verme şeklinde takipten kurtulmuş olabileceğini belirtti. 

T24 yazarı Tolga Şardan da saldırıya dair önemli yazı kaleme aldı. “İstiklâl Caddesi eylemcisi takipte miydi?” başlıklı yazısında, güvenlik bürokrasisinden kaynaklarının Suriye’deki cihatçı gruplara işaret ettiğini. 

Şardan şu kritik bilgiyi paylaştı: “Ayrıca İstanbul Emniyeti'nce dün akşam saatlerinde yapılan bir açıklama da dikkat çekici. Emniyet açıklamasında, yapılan soruşturmayla Albashır'in ifadesinde ileri sürdüğü şekliyle zanlının eylem sırasında fotoğrafını çeken herhangi bir kişinin bulunmadığı kaydedildi.  Bu arada olayla ilgili; "eylemci kadına yönelik istihbarat takibi bulunduğu" bilgisine ulaştım. Olayın baş faillerinden Ahlam Albashır'in daha önce takipte olduğu ancak bir süre önce takipten kaybedildiği iddiası var.”

Şardan’ın aktardığı bilgi çok önemli. Eğer Albashir emniyet birimlerinin takibindeyse saldırı neden önlenemedi? Cevheri Güven’in işaret ettiği gibi, takipten kaybedilme durumu mu oldu, yoksa yol mu verildi?

Ve en kritik soru;

Ahlam Albashir, emniyetteki ifadesinde, “Bir örgüt üyesi fotoğrafımı çekti. Kalabalığı gören Hacı da 'Patlat' dedi. Kalktım, patlattım!” dedi. 

İstanbul Emniyeti ise olay yerinde Albashir’in fotoğrafını çeken bir örgüt üyesinin olmadığını açıkladı.

Albashir’in bombalı çantayı bırakıp İstiklal Caddesi’nden kaçarken çekilen yatay çekim bir fotoğrafı var. O fotoğrafın kim tarafından nasıl çekildiği konusu hala bilinmiyor. Yüksek çekim yapan MOBESE kameralarından alınma bir görüntü olmadığı açık. 

Yakından ve Albashir ile aynı hizadan çekilen fotoğrafı kim, neden çekti?

Albashir emniyetin takibinde miydi?

Albashir, “Bir örgüt üyesi fotoğrafımı çekti” derken doğru mu söylüyor?

18 Kasım 2022 13:44
DİĞER HABERLER