Sanal şiddete yasak talebi!

Almanya’da 18 yaşındaki bir gencin okulunu silahla basması ve ardından intihar etmesi, şiddet içerikli bilgisayar oyunlarını gündeme getirdi.
Counter Strike, Wolfenstein, Gothic, Age of Empires, Warcraft, Alien Shooter, Doom… Biligisayar oyunları ile ilgilenmeyenler için bu isimler belki pek birşey ifade etmiyor. Ancak özellikle ortaöğretim çağındaki çocuk ve gençlerin gerek internet kafe ya da oyun salonları gerekse evlerindeki oyun konsollarında en çok oynadıkları oyunlar olan simülasyonların en önemli ortak noktaları şiddet içerikli olmaları. “Strateji ve rol oyunları“ ana başlığı altında pazarlanan bu oyunlarda onlarca savaş senaryosu bulunuyor. Ülkelerin kanlı savaşlarla fethedilmesinden uzaylı tuhaf yaratıklar ya da zombilerle girişilen çatışmalara kadar çeşitli konuları baz alan oyunlarının son yıllarda giderek daha fazla rağbet görmesi, piyasadaki rekabeti de kızıştırıyor. Bu oyunların en fazla satıldığı ülkelerin başında gelen Almanya’da yılda ortalama 20-25 dolayında şiddet ve çatışma konularını tema edinen bilgisayar oyunu çıkıyor. Playstation, X-Box ve Nintendo gibi oyun konsollarının neredeyse her çocuğun Noel ya da doğum günü armağanları listesinin ilk sırasında yer alıyor. Özellikle ebevenleri çalışan çocukların okul sonrası zamanının büyük bir bölümünü bu tür oyunlarla geçirmesi, pekçok ruhsal ve toplumsal tehlikeyi de beraberinde getiriyor. Peki çocukları şiddete yönlendiren bu tür oyunların piyasada serbestçe satışa sunulmasını engellemek mümkün değil mi? Ortalığın kan gölüne döndüğü oyunlar, bu konudaki yasal düzenlemeleri nasıl aşarak geniş kitlelere sorunsuzca ulaşıyor? Alman Eğelence Yazılımları Birliği’nden Hermann Achilles, programcıların bu konuda çok basit bir yöntem kullandıklarını söylüyor. Achilles, “Özellikle İngliz ve Amerikalı oyun üreticileri bu konuda oldukça hızlı ve pratik davranıyorlar: Kanı kırmızı değil de yeşil renge boyarsanız o zaman öldürülen figür insan olmaz. Böylece sorun da çözülmüş olur“ diyor. Achilles, “tehlikeli“ diye nitelendirilen oyunların yasal yollarla piyasaya sürülmesinin yasaklanmasının pratikte bir sonuç vermeyeceğinin de altını çiziyor. İnternet çağında bir oyunun sanal ortamda birkaç saat içinde yüzbinlerce oyun meraklısına ulaşabileceğini belirten Achilles, halihazırda piyasadaki oyunların çoğunun ayrıca birer “illegal“ sürümlerinin zaten bulunduğunu, en çok rağbetin de lisans alınmayan bu oyun versiyonlarına olduğunu kaydediyor. Hermann Achilles’in verdiği bilgilere göre, bir kişinin bu illegal sürümü ele geçirmesi yeterli. Hemen internetteki binlerce oyun sitesinin forum sayfalarından birine konan oyunlar “Rapidshare“ ve benzeri dosya paylaşım sunucuları aracılığıyla kolay bir şekilde indirilip hemen korsan CD haline getirilebiliyor. Bu gerçekler ışığında Emstedden’deki kanlı okul baskınından sonra pekçok politikacı ve eğitimcinin savunduğu “şiddet içerikli oyunlar yasaklansın“ tezinin pratikte uygulanmasının hayli zor olduğu anlaşılıyor
28 Kasım 2006 10:21
DİĞER HABERLER