Mimarlar Odası Ankara Şubesi Başkanı Tezcan Karakuş Candan, ‘Ak Saray’ın ithal ısıtma sistemlerinin 30 milyon TL’ye mal olduğunu açıkladı. Saray’ın kaçak olduğunu vurgulayan Candan, bu miktarın 31 bin 613 asgari ücretli işçinin bir aylık maaşına denk geldiğini ifade etti.
Atatürk Orman Çiftliği (AOÇ) arazisine inşa edilen ve kamuoyunda ‘Ak Saray’ olarak adlandırılan Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nın kalem kalem maliyetlerini açıklayarak kamuoyu oluşturan Mimarlar Odası Ankara Şubesi’nden yeni bir açıklama geldi. Şube Başkanı Tezcan Karakuş Candan, 450 bin metrekarelik alana döşenen yerden ısıtma sistemlerinin yurtdışından ithal edildiğini açıkladı. Saray’da yaklaşık 200 bin metrekarelik alana yerden ısıtma sisteminin kurulduğunu kaydeden Candan, ithal sistem döşemesinin metrekaresi 50 Euro’dan yapıldığını vurguladı. Candan, “Hesaplarımıza göre 200 bin metrekare alan için 10 milyon Euro’luk sistem döşemesi yapılmış. Maliyeti, işçiliği derken toplam maliyeti 30 milyon liraya çıkıyor. Bu para asgari ücretle aile geçindirmeye çalışan, kira ödeyen 31 bin 613 asgari ücretli işçinin bir aylık maaşına denk geliyor.” diye konuştu.
Tezcan Karakuş Candan, Saray’da çalışan meslektaşlarının kendilerine açıkladıkları maliyetin ‘az bile olduğunu’ söylediğini savundu. Özellikle iç mimaride kullanılan malzemelerin pahalı olduğunu anlatan Candan, “Ankara’dan pek çok mimar, mühendis, teknik eleman Saray’da görev alıyor, çalışıyor. Bu meslektaşlarımız, açıkladığımız maliyetlerin ‘devede kulak kaldığını’ söylüyor. Açıkladığımız rakamları çok bulanlar belgesiyle ortaya çıkan elektrik ve doğalgaz faturalarını görünce ne düşündüler acaba? 1 milyon 200 bin liralık elektrik faturası bizi haklı çıkarıyor.” dedi.
MAHKEME KARARINA RAĞMEN İNŞA EDİLDİ, BU YÜZDEN KAÇAK
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın Keçiören’de katıldığı bir açılışta sarf ettiği, “Bir ülkenin Cumhurbaşkanlığı makamının, külliyesinin, CHP’si de MHP’si de diğerleri de ağızlarına pelesenk etmişler, ‘kaçak saray’. Var mı belgen?” şeklindeki sözlerine de değinen Candan, Saray’a neden ‘kaçak’ dediklerini şöyle açıkladı: “Biz o binaya kaçak diyoruz, çünkü haklı sebeplerimiz var. Birinci sebep Atatürk’ün vasiyetinin ihlal edilmesidir. Vasiyet ihlal edilerek AOÇ arazileri yapılaşmaya açıldı. İkincisi de Ankara 5. İdare Mahkemesi’nin kararıdır. Bu kararla oraya çivi dahi çakılmaması gerekirken, dönemin başbakanı şimdiki cumhurbaşkanı mahkeme kararını tanımadı. Mahkeme kararına rağmen inşa edildi, bu da o yapıyı kaçak yapar. Üçüncü olarak da halkın vergilerinin çarçur edilmesinden dolayı kaçaktır. Eğer bir ülkenin yöneticileri, ülkelerindeki gelir dağılımı eşitsizliğini, yoksulluğu görmeden, kanunlara ve hukuka rağmen kendilerine saray inşa ederlerse, bu inşa ettikleri sarayın her şeyi tartışılır.”
Zaman Gazetesi