Danışmanlar ordusu ile gölge kabine kuran ve Başbakanlık'ın örtülü ödeneğine ortak olan Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın Radyo ve Televizyon Üst Kurulu'na (RTÜK) da el attığı ortaya çıktı.
Edinilen bilgilere göre, RTÜK'ün 24 saat 365 gün kayıt yapma kapasitesine sahip sistemi Saray'a da kuruldu. RTÜK personeli tarafından kurulan ve RTÜK'ün veri tabanının kullanıldığı sistemle Türkiye'de yayın yapan kanalların yayınları otomatik olarak kayıt altına alınıyor. Saray televizyon izleme biriminin, RTÜK gibi gün boyu TV kanallarını izlediği iddia ediliyor.
Özellikle Cumhurbaşkanı'na yönelik siyasilerin açıklamaları ile tartışma programlarına katılanların görüşlerinin takip edildiği, gerektiğinde suç duyurusunda ve RTÜK'e şikayetlerde bulunulduğu belirtildi. RTÜK, bünyesinde kanalların yayınlarını 6 ay ile 1 yıl arasında bir süre için kayıt altına alıyor. RTÜK'ün arşivinde bu şekilde binlerce terabaytlık yayın arşivi bulunuyor.
Cumhurbaşkanlığı'nın, RTÜK'ün bu altyapısını kullanmak için Saray'a paralel sistem çektirdiği öğrenildi. Sistemin RTÜK teknik personeli tarafından kurulduğu kaydedildi. 7 Haziran seçimlerinden sonra yapısı değişen ve yapılan seçim sonucunda başkanını seçemeyen RTÜK'te sistemi kurma talimatının kim tarafından verildiği ise öğrenilemedi. Sistemin, RTÜK üzerinden televizyonların gerek anlık yayınları gerekse de arşiv yayınlarının takip edilmesini sağladığı, televizyonların yayınlarını izlemek için özel bir birim oluşturulduğu belirtildi. Yayınları izleyen birimlerin hazırladığı raporlar doğrultusunda, Cumhurbaşkanı Erdoğan, ailesi ve Cumhurbaşkanlığı ile ilgili yapılan yayınlarla ilgili tekzip, şikayet ve suç duyurusunda bulunulduğu ifade edildi.
Akdoğan'ın RTÜK kararına tepkisi, muhalif kanalların sesini kısan adresi gösterdi
Öte yandan Radyo ve Televizyon Üst Kurulu'nun (RTÜK) bağımsız televizyon kanallarını sansürleyen platformlara uyarı yazısı gönderme kararı alması hükümeti rahatsız etti. Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan'ın RTÜK'ün bu kararına tepki göstermesi, 'muhalefetin sesinin iktidarın yönlendirmesiyle kısıldığı' yönündeki eleştirilerin dayanaksız olmadığını ortaya koydu. Akdoğan, RTÜK kararının ‘platform işletmecisi şirket açısından pratik karşılığı olmadığını' savundu. RTÜK üyesi Süleyman Demirkan ise kurulun anayasal bağımsızlık ve özerkliğinin altını çizdi ve “Sayın Akdoğan'ın ve herkesin kararlarımıza saygı göstermesi gerekir. Kendisinin muhatabı biz değiliz, siyasetçilerdir.” dedi.