Davutoğlu, "İnşallah bundan sonra, bugün geçmişte vatanı bölmek, düşman istilacıları ile işbirliği yapmak adına bu vatana ihanet edenlere karşı nasıl dik durduysak, bugün de şu veya bu şekilde istilacıların piyonları olan bölücü terör örgütüne karşı da aynı şekilde dik duracağız. Onun için bundan sonra her hafta sonunda bir Doğu, Güneydoğu Anadolu ilini ziyaret edeceğim." dedi.

"Mardin'in kaderi ile Erzincan'ın kaderini kimse ayırt edemeyecek. 150 yıldır şark meselesi diyerek Doğu'yu, bu vatan topraklarını istila etmeye kalkanlara karşı bugün artık şark meselesi bitmiştir." diyen Davutoğlu, şu ifadeleri kullandı: "Bu ülkenin birliğini, beraberliğini korumak gerekirse aynen Binbaşı Halit gibi istiklâl uğruna omuz omuza vermeye var mısınız?" diye soran Davutoğlu, şöyle devam etti: "Eğer bir gün birileri bu ülkeyi bölmek isterse gür bir sesle 'biz bu topraklarda ezanı hiçbir zaman susturmayacak, bayrağı hiçbir zaman indirmeyeceğiz' demeye var mısınız? O zaman şehitlerimizin emanetine nasıl sahip çıktıysak bugün de teröre karşı mücadelede canını, kanını ortaya koyan aziz şehitlerimizin emanetine sahip çıkmaya var mısınız? 'Doğu Anadolu ebediyen hür ve Türkiye Cumhuriyeti devletinin yüreği, bileği olmaya hazırdır' diyor musunuz? Türk-Kürt, Sünni-Alevi diye bizleri bölmeye çalışanlara karşı hep beraber omuz omuza, dimdik duracağız. Biz bu istiklali bize emanet eden şehitlerimizi rüyalarımızda görerek, onların emanetini her gece hatırlayarak yürüyoruz. Bizi ayıramazlar, bizi bölemezler. Bizi hiçbir zaman zelil bir duruma düşüremezler."

Davutoğlu, konuşmasında şu ifadeleri kullandı: "Türkiye, Suriye'de bir adalet, merhamet destanı yazarken, gidip orayı bombalayan Rus uçakları karşısında onurlu bir tavır sergilediğimiz zaman ve 'bu vatanın hava sahası, kara sınırı bizim namusumuzdur' dediğimiz zaman bugünkü işbirlikçiler, bu terör örgütünün uzantısı bir siyasi partinin eş başkanı soluğu Moskova'da aldı. Yüz yıl sonra da tarih değişmiyor. Bir milletin onurunu, bir vatanın birliğini savunanlarla bu ülkeyi bölmek isteyen müstevlilerle (istila edenlerle) işbirliği yapanlar yine ortaya çıkıyor. Buradan Türk-Kürt, Sünni-Alevi, Doğu-Güneydoğulu vatandaşlarıma sesleniyorum: Gün birlik vaktidir, bu ülkeyi bölmek, böldürmek isteyenlere karşı gür bir sesle omuz omuza mücadele etme vaktidir. Gün 98 yıl önce Erzincan'da, 100 yıl önce Anadolu'da yanan istiklal, onur, namus ve izzet meşalesini yükseltme vaktidir."

"Türk-Kürt kardeştir, Sünni-Alevi kardeştir. Ayrım yapan ise 98 sene önce de kalleşti, bugün de kalleşti, yarın da kalleştir. Kardeşliğimize kasteden kim olursa olsun kalleştir." diyen Davutoğlu, "İkinci teşekkürüm bölücü terör örgütüne karşı hep dimdik ve omuz omuza duran kardeşlerime... Çok tahrik, provokasyon yaptılar. Aziz vatandaşlarımız onların bu provokasyonlarına hiç ayak uydurmadı. Alparslan'ın, Selahattin'in çocuklarına sesleniyorum. Biz; biriz, beraberiz, iriyiz, diriyiz. İstiklale yürüyoruz." şeklinde konuştu.

Davutoğlu, "7 Haziran'da bize tuzak kurmak isteyenlere karşı, bu millet zaafa düşer mi, AK Parti içinde fitne olur mu, bu ülkede hesap yapabilir miyiz diye kumpas kuranlar, Türkiye'de kaos çıkarır mıyız diyenlere karşı en güzel cevabı bu millet verdi, Erzincan verdi." dedi.

Davutoğlu, sözlerinin sonunda şu ifadeleri kullandı: "100 yıl önce Doğu ve Güneydoğu'yu bizden koparmaya çalışan istilacılar ve onların işbirlikçisi çeteler, başarısız olmuşsa bugün de yurt dışından bir takım planlarla bu ülkeyi bölmek isteyenler ve onlarla işbirliği yapan çeteler mutlaka başarısız olacaktır. Her ne surette olursa olsun biliniz ki bugün bu milletin asli sahipleri huzurlarınızdadır. Siz bizim yanımızda, arkamızda oldukça her adımda şehitlerimizin mesajını hissediyor, her adımda Alparslan'ın, Selahattin'in emanetine sahip çıkmaya ahdediyoruz."