Alper, Galatasaray´ı UEFA Kupası Şampiyonu yapan takımda oynadı. O, 'geleceğin yıldızı´ olacaktı. Bir gün bir maça girdi, bir dakika oynadı, her şey bitti..
Ve şimdi, onun gururla boynuna taktığı UEFA Kupası madalyası satılık. Neden mi?
Fanatik gazetesinin haberine göre Her şey, Süper Lig'in 6. haftasında yazdığım bir yazıyla başladı. "Arda bunu yapma" başlığını atmış, "Sakat sakat oynuyorsun, 'Adam' diyorlar. Futbol hayatın biterse bir gün, senesi dolmadan unuturlar. Amatör olma, aptallık yapma" demiştim. Yazımın çıktığı gün telefonum çaldı, karşımda hiç de tanımadığım bir ses... "Zafer bey" dedi, "Ben, Alper'in babası..." Peki hangi Alper'di bu, kimdi? Sonra anlattı her şeyi... Doğrusu yanlışıyla söz Alper'in babası Şinasi Tezcan'da.
Alper'in Galatasaray macerası Fatih hoca ile başladı, değil mi?
Evet... Terim döneminde başladı. Denizli, Kayseri, Yozgat, Dardanel'den buraya, köye gelip istediler. Deli para teklif ettiler, ama biz para düşkünü değildik. Yaşı küçüktü, velayeti bendeydi, profesyonel imza atmamıştı. Fakat gayem belliydi; Oğlum topçu olacaktı Galatasaray'da. Salih ve Ahmet hocaları tanıdım, 'Benim oğlum burada oynamalı' dedim. Her gün köyden İstanbul'a 80 kilometre gidip geliyordu. Yol masrafının bile cebimden çıkacağını biliyordum. Hocaları 'Gücünüz yetiyorsa getirin çocuğu, yoksa hayatıyla oynamayın' demişti. Gücümüz yetti o zamanlar.
Geliyoruz 1999 yılına...
Hiç unutmam, 9 Aralık 1999 günü... Rakip Bologna'ydı. Sahaya girdi ve ayağı kırıldı. Sonradan öğrendim ki, kulüp bizden saklıyormuş. Alper'i o zamanlar Berlin istiyormuş. Yönetim, iyi bir para isteyecekmiş.
Ayağı kırıldı ve...
Biz annesiyle köydeydik. Hemen Acıbadem Hastanesi'ne gittik. Ameliyat oldu. Doktor Burhan Uslu, "3-4 ay sonra oynar" dedi. Biz, Müfit hocaya danışmadan hiç bir gazeteciyle konuşmuyorduk. Çünkü zarar gelmesin istiyorduk. Fatih hocaya ulaşmak mümkün değildi. Neyse... Ameliyat bitti, 7 gün hastanede kaldık. Köye döneceğiz, Müfit hocayı aradık bir araç istedik. Müfit hoca, "Koskoca köyde bir araba bulamadınız mı" dedi. Şok oldum. "Hocam, benim çocuğum tarlada karpuz dikerken ayağı kırılmadı. Senden bu sözleri beklemezdim" dedim ben de. Sonra kulüpten bir arkadaş geldi. Bunlar söylenmez, ama arabaya 20 milyonluk benzini de ben koydum. Benim ailem için sıkıntılı günler işte o gün başladı.
İlk ameliyatı Galatasaray mı karşıladı?
Evet, kulüp karşıladı. Bu arada Burhan hoca öyle derken; ameliyatı yapan doktor "En az 2 yıl oynayamaz" dedi bana.
Peki bu süreçte, yani A takım kadrosuna girdiğinde hiç para kazandı mı Alper?
Para mara görmedik biz. Yalan söylemeyeyim, Kanarya Adaları'na gitmişlerdi. Fatih hoca, dönerken 1 milyar para vermiş Alper'e. Hepsi bu... Ben hâlâ o gazeteleri saklıyorum bak. Ne diyor sizin gazetenizde o zaman: "Alper, bu sakatlık sonrası tüm maçlarda oynamış gibi prim alacak" diyor. Futbol nankör diyorlar ya Zafer bey... Futbol değil, insanlar nankör. Bak söylüyorum işte; Emre (Belözoğlu) hep geldi köye ziyarete. Suat'tan (Kaya) Bülent'e (Korkmaz) hepsi yardım etti. Hiç unutmam; Suat, Beşiktaş maçı primlerinden para toplamış, bize getirmişti. Ahmet Yıldırım, Emrah, Saffet hepsi geldiler. Futbolculardan yana tek kelime etmem, ama kulüpten çok şikayetçiyiz çook...
Sonra...
Alperim iyileşmeye başladı. Lucescu dönemiydi ve bize çok teklif geliyordu. Ama hep engel oldu Abdurrahim Albayrak... Galatasaray'da kalmasını istedi. Hem dışarıya göndermediler hem de 5 kuruş para vermediler. Devletin verdiği altınlar vardı hani, bir tane görmedik biz. Haa hiç verilmedi mi? Verildi. Ankara'ya gitmişlerdi; Bülent Ecevit, Tansu Çiller, Recai Kutan ve Mesut Yılmaz'la yemek yemişlerdi. Orada herkese 10 cumhuriyet altını verildi. Fikret Ünlü, Spor Bakanı'ydı. Ecevit de 10'ar tane kendi cebinden verdi. İnkâr edemem ki bunları, Çiller'in, Yılmaz'ın, Kutan'ın verdiği hediyeleri... Herkesten bir şey gördük, kulüpten hiç bir şey görmedik. Gözümün önünden gitmez o an: Annem, hastanede ağlıyordu, Alper'imin kapısının önünde. Şansal Büyüka da oradaydı. Fatih hoca geldi ve "Anne ağlama. Ne gerekiyorsa yapılacak" dedi. Ne yapıldı peki? Hiçbir şey.
İlk ameliyat sonrası düzelmedi mi Alper?
Biraz düzeldi, ama sonra tekrar sakatlandı. Yine Florya'da... Tedavi ettireceğiz, ama para kalmadı ki bizde... 4.5 yıllık mukavelesi var Galatasaray'da, oynuyor para alamıyor, kaçmak istiyor göndermiyorlar.
Alper, tedavi için köyden mi gelip gidiyordu İstanbul'a?
Git-gel olmuyordu. Mecburen İstanbul'a taşındık. 4-5 ay kaldık, geri döndük. Çünkü kirayı ödeyemedik. Ev sahibi Lüleburgazlı, hemşehri yani. Param yoktu, ama gittim, Alper'in PAF Takım'da oynarken maçlarını çektiğim kamerayı verdim kiraya karşılık.
Ne kadardı kira?
200 bile değil, 180 milyondu. Bir şey daha anlatayım size. Futbol diye diye okulu ihmal ettik. Sonra özel okulda okutmak istedim Alper'i. Bayrampaşa'da bir ticaret lisesi. Hepsini ödedim, 500 milyon kaldı. Gittim Silivri'ye, bir mağazadan taksitle bir kamera daha aldım ve öğretmene verdim.