Savaş mı, Yalçınkaya mı yanlış yaptı?

Savaş mı, Yalçınkaya mı yanlış yaptı?
İki Başsavcı'nın kapatma davasında izlediği iki farklı yol...
Başsavcı Yalçınkaya, CHP'nin Kanaltürk'e 4 milyon YTL aktardığına ilişkin evrakı, siyasal partinin mali denetimi kapsamında görüldüğünden Anayasa Mahkemesi’ne gönderdi.RP hakkında Anayasa Mahkemesi'nde kapatma davası açan Vural, ‘kayıp trilyon’ için hemen harekete geçmişti. CHP'nin Kanaltürk'e aktardığı 4 milyon YTL'yi aşkın paranın yaklaşık 3 trilyon liralık kısmının faturalandırılmadığının ortaya çıkmasıyla başlayan süreçteki uygulamalar şaşkınlık yarattı. Maliye Bakanlığı iki kez konuyu ilgili merciilerin dikkatine sunarken, mevcut Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Abdurrahman Yalçınkaya ile geçmişte aynı görevi yürüten Vural Savaş arasındaki yöntem farklılığı, CHP için farklı uygulama yapıldığı iddialarını gündeme getirdi. Geçmişte Refah Partisi hakkında laiklik karşıtı eylemlerin odağı olduğu gerekçesiyle Anayasa Mahkemesi'nde kapatma davası açan Vural Savaş, partinin kapatılmasının ardından Hazine yardımlarının iade edilmemesi için parti yöneticilerinin fiktif faturalandırma yaptığı iddiasıyla da yöneticiler hakkında ceza ve rücu davası açılması için de suç duyurusunda bulunmuştu. Bu suç duyurusunun ardından 6. Asliye Hukuk Mahkemesi'nda dava açılmış ve başta Necmettin Erbakan olmak üzere çeşitli parti yöneticilerine değişik cezalar verilmişti. SAVCILAR HAREKETE GEÇSİN Eski Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Ahmet Gündel, Başsavcı suç duyurusu yapmasa bile yerel savcıların harekete geçebileceğine dikkat çekti. Gündel'in bu konudaki görüşü de şöyle: "Yerel cumhuriyet başsavcılıklarınca bir suçun soruşturulması için böyle bir olayda mutlaka Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından suç ihbarında bulunulmasına gerek yoktur. Birkaç günden beri çeşitli medya organlarında yer alan haberlerde CHP'nin Kanaltürk Televizyonu'na 1 milyon YTL'si belgeli, 3 milyon YTL'si belgesiz olmak üzere 4 milyon YTL gibi ciddi bir rakamın transfer edildiği ifade edilmektedir. Kanaltürk Televizyonu ve onun yöneticilerinin çeşitli sivil toplum örgütleriyle birlikte hareket ettikleri ve hükümete yönelik birçok miting ve eylemi tertipledikleri için CHP'nin Kanaltürk'e aktardığı bu paranın bu tür örgütlere gidip gitmediği konusunun araştırılması gerekiyor. Bu paranın belgeli ya da belgesiz aktarımı sırasında sahte belge düzenlenmiş olma ihtimali de söz konusu. Bu itibarla Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı CHP ve yöneticileri hakkında herhangi bir suç ihbarında bulunmasa bile Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın haberleri suç ihbarı olarak algılayıp bir soruşturma açması gerekir. Böyle bir soruşturmanın şu an için açılıp açılmadığını bilemiyoruz. Belki de Başsavcılık soruşturmaya başlamıştır." BUGÜN
23 Nisan 2008 00:15
DİĞER HABERLER