İki polisle görüştüğü gerekçesiyle 5 ay önce tutuklanan gazeteci Gültekin Avcı'nın, telefonda konuştuğu kişilerin polis değil şoför ve akademisyen olduğu ortaya çıkmıştı.
Savcı İrfan Fidan tarafından dosyaya ‘polis' olarak giren ancak gerçekte şoför olduğu anlaşılan Mesut Yılmaz ilk defa konuştu.
Samanyolu Televizyonu'nda 13 yıl şoförlük yapan Yılmaz, Avcı'yı defalarca kanala getirip götürdüğünü açıkladı ve ekledi: “Ben Polis değil şoförüm. Bazen kendisi bizi arıyordu, bazen biz ‘geldiniz mi' diye bilgi alıyorduk. Kendisiyle bu telefon görüşmesi dışında hiçbir bağlantımız olmadı.”
Mesut Yılmaz, birkaç gün öncesine kadar telefon görüşme kayıtlarının, İstanbul'daki bir soruşturma dosyasında olduğundan haberdar değildi. Hidayet Karaca ve Gültekin Avcı'nın avukatı Fikret Duran'ın arayıp ‘Polis müdürü Mesut Yılmaz ile mi görüşüyorum' diye sormasıyla olay ortaya çıktı. “Gültekin Avcı'yı tanıyor musun?” sorusuna “Program yaptığı süre zarfında otogardan ve havalimanından alarak televizyon binasına götürdüm.” diye cevap verdi.
‘AK PARTİLİLERİ DE TAŞIDIM'
Mesut Yılmaz savcının titiz soruşturma yürütmediğini belirtip “Benle ilgili kısa bir araştırma yapılsaydı bütün detaylara ulaşılırdı. Bildiklerimi savcıya aktarmaya hazırım.” dedi. Kanalın emektar şoförü, televizyonda çalıştığı süre zarfında otogar ve havalimanından sadece Avcı'yı almadığını da aktardı. Naci Bostancı gibi çok sayıda AK Partili milletvekilinin yanı sıra diğer partilerden isimleri de gitmek istedikleri yere bıraktığını kaydetti.
‘BİZİ EKMEĞİMİZDEN ETTİLER'
Siyasi baskıların artması üzerine 13 yıl görev yaptığı kanaldan ayrılmak zorunda kalan Mesut Yılmaz, “Ben de diğer arkadaşlarım da ekmek paramız için çalışıyoruz. Sözde paralel yapı deyip bizi ekmeğimizden ettiler. Bu süreçte yeterince mağdur olduk. İşimden çıktıktan sonra iş bulamadık. Şu anda çok borcum var. Ödemekte zorlanıyorum.” diye konuştu.