Şehit kanına değil, Heron'a !.. - Video

Şehit kanına değil, Heron'a !.. - Video
Etkin kullanılabilse karakollara gerek kalmayacak. Sınırlar şehit kanına değil, Heronlara emanet edilmeli. İşte Veysel Ayhan'ın özel haberi;
Modern dünyada teknolojik gelişmelerin en çok etkilediği branş savunma teknolojisi. Hatta kimi icatlar silah teknolojisi için yapılan araştırmalarda ortaya çıkıyor. Çağdaş dünyada ne sayısal askerî gücün önemi kaldı ne de klasik savaş yöntemlerinin. Fakat bu gelişmelere en çok direnen ülkelerden biri maalesef Türkiye. 2008'de Kara Kuvvetleri komutanınca (İlker Başbuğ) vaat edilen profesyonel orduya geçilemediği gibi çağdaş teknoloji sözü de sadece lafta kaldı. Hâlâ sınırları karakollarla koruyoruz, hâlâ Çanakkale (1918)'de olduğu gibi savunma mevzilerimiz var ve art arda onlarca şehit veriyoruz. İNSANSIZ HAVA ARACI (İHA): İHA'lar modeline göre havada 7-18 saat kalabiliyor. Çıkabildiği irtifa ise 6-9 bin metre arası. Kar, buz ve yüksek sıcaklıkta çalışabilen İHA'lar hava şartlarından pek etkilenmiyor. En zayıf yanı motor ömrünün kısalığı. İHA'ların 1.500 saat çalıştıktan sonra motorunun yenilenmesi gerekiyor. Kara Kuvvetleri'mize ait İHA'lar sadece İsrailli operatörler varken kalkış iniş yapabiliyor. Yeterince eğitimli personel istihdam edilmeyişi, bu uçaklarda bizi İsrailli operatörlere mahkûm ediyor. Kiralanan İHA'lara ise aylık 1 milyon doları aşkın astronomik rakamlar veriliyor. Daha gelişmiş otomatik olarak iniş kalkış yapabilen İHA'lar ise sadece Hava Kuvvetleri'nde var. DÜNYA SINIR KARAKOLLARINI BIRAKTI, TÜRKİYE 50 YIL GERİDEN GELİYOR: Günümüz dünyasında problemli sınırlarda muhtemel tehditlere karşı kullanılan en etkin harekât aracı Heron veya İHA adı verilen gözlem araçları. İHA'lar sınır karakolları yerine sınırları ve sınır ötesi takip amaçlı olarak kullanılıyor. Modern dünyada sınır karakolları kalmadı. Mesela dünyanın en çok geçiş sorunları yaşanan ABD-Meksika sınırında kaçakçılık ve göçmen takibi yalnızca İHA'lar ile yapılıyor. ABD'nin Afganistan-Pakistan sınırında da İHA'lar etkin olarak kullanılıyor. İHA'ların lazerle işaretlediği hedefler uçaklarla 7-15 dakika içinde yok edilebiliyor. Örneğin İHA bilgilerine anında refleks gösterilebilse Kandil'deki bir hedef Diyarbakır'dan kalkan bir uçakla 30 dakika içinde imha edilebilir. İHA'LARDAN MAKSİMUM YARARLANMA: 200 km mesafeye kadar gidip dönebilen İHA'lar çok yüksek çözünürlüklü termal kamera taşıyor ve kesintisiz gece ve gündüz görüntü sağlayabiliyor. Sağlanan görüntü aynı anda yer istasyonunda kayıt altına alınıp değerlendiriliyor. İHA görüntüleri, Genelkurmay'a bağlı tüm komutanlıklarda canlı olarak izlenebiliyor. Gerek TSK envanterindeki İHA'lardan gerekse ABD'den elde edilen anlık istihbarat anlaşması gereği alınan görüntülerin ihmal iddiaları ve diğer nedenlerle en az 2 yıl arşivlenmesi ve sivil denetime açılması gerekiyor. Bu görüntülerin sivil denetime açılması, yeni kurulan Kamu Güvenliği Müsteşarlığı'na da verilmesi, İHA görüntüleri ile ilgili şaibeli durumları, gündeme gelen Dağlıca (12 şehit), Aktütün (15 şehit) gibi suistimalleri hatta ihanetleri önleyecek. GEDİKTEPE'DE 11 ŞEHİT VERMEZDİK: Geçtiğimiz cuma günü Taraf gazetesinde yer alan haberde PKK'lıların sınırdan sızmalarını İHA'ların tespit ettiği fotoğraflarla yer alıyordu. Eğer İHA görüntüleri canlı seyredildiğinde buna seyirci kalmakla yetinilmese, sınıra derhal savaş uçakları ile müdahale edilse PKK'lı grup Gediktepe'ye asla saldıramayacaktı. Mini İHA nedir? * Elle ya da bir fırlatma sisteminden atılır. * Ucuzluğu nedeni ile karakol veya birlik ölçeğinde rahatlıkla kullanılabilir. * 10 km mesafeye kadar menzili vardır * 2 saat havada kalabilir. * 150 mini İHA'mız olduğu bilinmektedir. İHA'lar etkin kullanılmıyor İlk İHA'nın 1996 yılında Kara Kuvvetleri'nde kullanıldığı biliniyor. Fakat alınan onlarca İHA'dan bazıları yeterli eğitilmemiş personel tarafından kullanılınca kaza yapmış. Hatta düşenlerin yeri bile bulunamamış, sınır dışında kaybedilmiş. On yıllardır terör yüzünden büyük acılar çeken ülkemizde, bu denli önemli bir projenin 14 yıldır istenilen seviyede olmaması, Genelkur-may'ın ihmalkâr tutumuna bağlanıyor. Sınırlar şehit kanına değil, Heronlara emanet edilmeli Bu uçakların yeterli ve etkin düzeyde kullanımı birçok sorunu çözebilecek. Şu an sahip olunan İHA'lar bile etkin kullanılabilse sınır güvenliği ve alan hâkimiyeti için sabit karakollar kullanılmasına gerek kalmayacak. Ayrıca her kış 30 bin civarında askerin Güneydoğu'ya kaydırılması ve askerlerimizin çok ilkel şartlarda barındırılması önlenmiş olacak. Tüm dünyada savunma ve savaş, fiziksel güç, adale kuvveti ve zaaflardan arındırılarak teknolojik güç ve bilgiye göre konumlandırılıyor. Türkiye'de ise 700 bin kişilik ordusu ile sayısal üstünlüğe rağmen teknolojik ve yetkin personel eksiği yüzünden savunmamız zayıf kalıyor. Örneğin Güneydoğu'da 250 bini aşkın askerimiz var ama teröristler sınırlardan göz göre göre sızıp komando birliklerimizi ve karakollarımızı basıyor, yüzlerce ana kuzusunu şehit ediyor. Kimi 3 aylık eğitim yapmış yani 3 ay önce manavda domates satan ama asker olunca bir anda kendini kanlı bir kâbusun içinde bulan ve şok yaşayan acemi erlerle mücadele ediliyor. Bu çağ dışı mücadele yöntemleri artık bırakılmalı ve sınırlar şehit kanına değil, Heronlara emanet edilmeli. Dünden bugüne karakol baskınları 25 Ekim 1985 Serin Karakolu, 9 şehit 4 Ağustos 1991 Samanlı Karakolu, 10 şehit 10 Eylül 1991 Çobanpınar Karakolu, 6 şehit 7 Ekim 1991 Taşlıtepe Karakolu, 11 şehit 15 Mayıs 1992 Taşdelen Karakolu, 27 şehit 26 Mayıs 1992 Üzümlü Karakolu, 15 şehit 22 Haziran 1992 Perihan Karakolu, 6 şehit 30 Haziran 1992 Betonpınar Karakolu, 8 şehit 20 Temmuz 1992 Sivritepe Karakolu, 10 şehit 10 Ağustos 1992 Dikboğaz Karakolu, 6 şehit 17 Ağustos 1992 Tuzla Karakolu, 7 şehit 24 Ağustos 1992 Milli Karakolu, 3 şehit 30 Ağustos 1992 Alan Karakolu, 20 şehit 13 Eylül 1992 Aktütün Karakolu, 22 şehit 29 Eylül 1992 Derecik Karakolu, 28 şehit 2 Temmuz 1993 Çelik Karakolu, 16 şehit 22 Temmuz 1993 Kısıklı Karakolu, 5 şehit 1 Ağustos 1993 Serbest Karakolu, 10 şehit 23 Ağustos 1993 Sultantopu Karakolu, 14 şehit 23 Ekim 1993 Kavaklı Karakolu, 8 şehit 19 Kasım 1993 Pirinçeken Karakolu, 10 şehit 12 Aralık 1993 Üzümlü Karakolu, 7 şehit 13 Ağustos 1994 Ördekli Karakolu, 5 şehit 15 Haziran 1995 Ortaklar Karakolu, 15 şehit 4 Haziran 2007 Kocatepe Karakolu, 7 şehit 21 Ekim 2007 Dağlıca Karakolu, 12 şehit 4 Ekim 2008 Aktütün Karakolu 15 şehit 30 Nisan 2010 Sivriyayla Karakolu, 4 şehit 1 Mayıs 2010 Tunceli Sarıyayla Karakolu, 4 şehit 21 Haziran 2010 Diyarbakır Sarıyayla Karakolu, 1 şehit 19 Haziran 2010 Hakkari Şemdinli Karakolu, 8 şehit VEYSEL AYHAN
01 Ağustos 2010 10:54
DİĞER HABERLER