Diyarbakır’ın Sur ilçesinde, dün yaşanan çatışmalarda şehit olan 3 asker ile 2 polis memuru için tören düzenlendi.
Törenin ardından şehitler toprağa verilmek üzere memleketlerine uğurlandı.
Sur ilçesinde, PKK’nın açtığı hendeklerin kapatılması ve kurduğu barikatların kaldırılması amacıyla yürütülen operasyonda, teröristler tarafından düzenlenen saldırıda şehit olan Yüzbaşı Yiğit Can Çiğa, Komiser Yardımcısı Zekeriya Bilgen, Astsubay Üstçavuş Özgür Erdoğan, Jandarma Uzman Çavuş Osman Ate ve polis memuru Mehmet Bora Tayfur için Diyarbakır Asker Hastanesi’nde bir tören düzenlendi.
Törene; 2. Ordu Komutanı Orgeneral Adem Huduti, Diyarbakır Valisi Hüseyin Aksoy, 7. Kolordu ve Garnizon Komutanı Korgeneral İbrahim Yılmaz, 2. BHHM Komutanı Tümgeneral Atilla Darendeli, Bölge Jandarma Komutanı Tümgeneral Musa Çitil, 16. Mekanize Piyade Tugay Komutanı Tuğgeneral Savaş Beyribey, Cumhuriyet Başsavcısı Ramazan Solmaz, vali yardımcıları, kaymakamlar, şehitlerin aileleri, silah arkadaşları ile askeri ve mülki erkân katıldı.
Tören, şehitlerimizin naaşlarının katafalka koyulmasıyla başladı. Saygı duruşunun ardından şehitlerimizin özgeçmişi okundu. Daha sonra birlik adına bir konuşma yapıldı. Konuşmanın ardından şehitlerin ruhuna dualar okundu. Törenin sonunda şehitlerin naaşları, defnedilmek üzere memleketlerine uğurlandı.
2'nci Ordu Komutanı Orgeneral Adem Huduti, şehit yakınlarına taziye dileklerinde bulunurken, şehit yakınları da komutana sarılarak gözyaşlarına boğuldu.
Kayseri 1'inci Komando Tugayı'ndan geçici görevle Diyarbakır'ın Sur ilçesi'ne gönderilen şehitlerden Yüzbaşı Yiğit Can Çiğa, Astsubay Üstçavuş Özgür Erdoğan, Uzman Çavuş Osman Ateş ile Diyarbakır Özel Harekat Şube Müdürlüğü'nde görevli Komiser Zekariya Bilgen ile Özel Harekat Polisi Bora Tayfur'un cenazeleri askerler tarafından ambulanstan alınarak katafalka bırakıldı. Şehitlerin özgeçmişlerinin okunmasının ardından konuşan Yarbay Hakan Dönbaz, "Ülkemizdeki huzur ve güven ortamını bozmak halk üzerinde korku yaratmak maksadıyla hendek kazıp barikat kurarak personelimize kahpe ve sinsice saldırarak vatandaşlarımızı silah zoruyla canlı kalkan gibi kullanarak araç yakıp, yol kesip, seyahat özgürlüğüne engelleyerek masum insanları ve beşikteki bebekleri dahi bombalamak suretiyle öldürerek maskesini düşürmüş. Ve kirli yüzünü tekrar göstermiştir. Hukuku, insan temel ve hak özgürlüklerini eşitliği ve demokrasiyi dilinden düşürmeyen ancak devletin sunduğu tüm bu haklardan faydalanarak insanlığa, hukuka, demokrasiye ve özgürlüğe tamamen aykırı ve ters en alçak cinayetleri işleyenler ve bu cinayetlere alkış tutanlar şunu asla unutmasınlar. Türkiye Cumhuriyeti kanunları önünde yaptıkları bu caniliklerin hesabını mutlaka vereceklerdir. Bizler bölücü terör örgütünün amaçlarına ulaşmasını engellemek ve kanun hakimiyetini sağlamak maksadıyla görevlerimize daha azman bir inanç azim ve kararlılıkla devam edeceğiz."
Konuşmaların ardından şehitler için dualara edilirken yakınları ve silah arkadaşları gözyaşlarına boğuldu. Katafalktaki cenazelere koşan şehitlerin aileleri sinir krizleri geçirerek tabutlara sarılarak bir süre ağlayarak feryat etti.
Şehitlerin tabutlarını, fotoğraflarını öpen yakınları daha sonra tabut başlarından güçlükle alınabildi. Şehitler askerlerin omzunda ambulanslara konularak memleketlerine uğurlandı.
CİHAN - DHA