Mar Yapı Yönetim Kurulu Başkanı Münir Özkök: “İnşaat sektörünün 2015 yılına kadar rahat ilerleyecek. Alt yapı ve ulaşım olanaklarının da iyileştirilmesi İstanbul’un marka değerini artıracaktır” dedi.
Ekonominin lokomotif sektörlerden inşaat sektörü 2013 yılını büyümeyle kapatmaya hazırlanıyor. Türkiye ekonomisi yılın üçüncü çeyreğinde yüzde 4,4 büyürken inşaat sektörü 8,7 büyüme oranıyla üçünü sırada yer aldı. Gayrimenkul sektöründe yaşanan büyümenin 2014’te de devam edeceğini öngördüklerini belirten Mar Yapı Yönetim Kurulu Başkanı Münir Özkök, “İnşaat domino etkisi yaratan sektörlerden biri, 200’den fazla alt sektörü besleyen, istihdam yaratan bir sektör olarak ekonomik büyümeye katkısı büyük. Arz-talep dengesine bağlı olarak sektörün 2015’e kadar rahat ilerleyeceğini düşünüyoruz. Konut stoku açısından dikkat edilmeli ancak konut satışlarında bir balon söz konusu değil” dedi.
Kentsel dönüşüm kapsamında yeniden yapılandırılan binaların şehrin çehresini muhakkak değiştireceğini ifade eden Özkök, “Kentsel dönüşüm altyapı, ulaşım, çevre, sosyal yaşam, ekonomik ve fiziksel planlamayla bir bütün olarak ele alınmalı. Binaların yenilenmesi ya da yeni hayata geçirilecek nitelikli projeler bulunduğu lokasyonun da değerini artırıyor. Ancak İstanbul’un sınırları çok genişledi. Bu yeni yaşam alanlarında konut üretiminin yanı sıra bölgedeki ulaşım ve altyapı çalışmalarının da çözümlenmesi gerekiyor. Bağlantı yollarının yapılması, metro gibi hızlı ulaşım imkanı sağlayan raylı sistemlerin çoğaltılması vb ulaşım olanaklarının devreye sokulması bölgeye değer katacağı gibi yaşam kalitesini de üst seviyeye taşıyacaktır. Bu yönde Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin attığı olumlu adımlar var. Sektör temsilcilerinin de şehrin marka değerini artıracak projeler üreterek İstanbul’u cazibe merkezi kılması kaçınılmaz” diye konuştu.
Özkök, “Arazi geliştirici firmaların önemi artıyor, sektörde finansmanı kuvvetli, tüketici beklentilerine cevap verebilen, nitelikli konut üreten şirketler kalıcı olabilecek” diye konuştu. Konutta fiyatlamayı talebin belirlediğini söyleyen Özkök, dolardaki artışın satışlara yansıtılmadığını, esas maliyet kalemlerinin işçilik ve servis olmasından ötürü dolardaki yükselişin maliyet rakamlarını çok fazla etkilemediğini aktardı.Yabancı yatırımcının Türkiye’ye ilgisini daha da artırmak gerektiğini belirten Özkök, mütekabiliyetle ilgili şu açıklamalarda bulundu: “2013 yılında yabancı yatırımcıya 3 milyara yakın bir satış gerçekleşti ancak bu rakam sektör içerisinde yüzde 4-5 oranına tekabül ediyor. Türkiye’nin yatırım yapılabilir bir ülke olduğu algısını oluşturmalıyız. Gerçekleştirilecek düzenlemelerle önümüzdeki dönemde yabancıya satış artacak ve ekonomi için bir girdi oluşturacaktır.
Yeni üretim trendinin karma projeler olduğunu söyleyen Özkök, “Ürünü farklılaştırmak adına firmalar konutun yanı sıra ofis, AVM ya da otel birimlerinin de dahil edildiği karma projelere yöneliyor. İstanbul’da hala otel açığı var. Bu anlamda inşaat ve turizm sektörünün dayanışması söz konusu. İçerisinde otelin de yer aldığı bir proje hayata geçirileceği zaman otelcilikte deneyim sahibi, hizmetinden yararlanılacak bir markayla yola çıkmak önemli. Konut ve otel markaları birbirini güçlendirdiği gibi tüketicinin de alacağı hizmeti üst seviyeye taşımış oluyorsunuz. Biz Divan Grubu ile gerçekleştirdiğimiz işbirliğinde alanında uzman bir markayla çalışıyor olmanın rahatlığını yaşıyoruz” dedi.
Mar Yapı’nın 2014 yılında Güneşli bölgesinde iki yeni projeyi hayata geçireceği bilgisini de veren Özkök, “Konut satışlarının tamamlandığı Divan Residence at G Plus’ı bitirme noktasına geldik, bir-iki ay içerisinde yaşam başlayacak. ayramoğlu’nda hayata geçirdiğimiz G Marinmanagedby Divan projesinde de ilk etap inşaatı tamamlandı, tapu teslimlerine hazırlanıyoruz. İkinci etabı da 2014 yıl sonunda teslim edeceğiz. Ayrıca Güneşli bölgesinde üzerinde çalıştığımız iki yeni projemiz var. Yatırım yapacağımız başka bir bölge ise Bodrum; bu yıl aldığımız 3 arazide Bodrum’un doğasıyla bütünleşen konutlar üreteceğiz” diye konuştu.