Selahattin Demirtaş: Çağrı, hükümeti kurtarma operasyonu değil

ANTALYA (CİHAN)- HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, PKK'nın silah bırakması için olağanüstü kongreye çağrılmasıyla ilgili, "PKK'nın da, Öcalan'ın silahsızlanma konusunda Türkiye toplumuna bulunduğu taahhütler konusunda artık hazırlığını yapması gerekir." dedi. 2 yıl önce de benzer bir çağrı yapılmasına rağmen PKK'nın ne silah bıraktığı ne de sınır dışına çıktığı hatırlatılan Demirtaş, yapılanın hükümeti kurtarma operasyonu olmadığını söyledi.

Antalya'da HDP İl Başkanlığı'nın bir grup sanayici ve işverene yönelik düzenlediği toplantının ardından gazetecilerin sorularını cevaplayan Selahattin Demirtaş, PKK'nın silah bırakmasına yönelik çağrıyı değerlendirdi. Çağrının, Türkiye'de müzakerelerin sağlıklı bir noktaya gelmesi konusunda önemli gördükleri bir açıklama olduğunu ifade eden Demirtaş, sonuç alınmasının hükümetin bundan sonra atacağı somut adımlara bağlı olduğunu belirterek, "Bu aşamadan sonra hükümetin bütün Türkiye toplumuna taahhütte bulunmuş olduğu bu demokratikleşme ilkeleri konusunda somut adımlara doğru ilerlemesi gerekir. PKK'nın da, Öcalan'ın silahsızlanma konusunda Türkiye toplumuna bulunduğu taahhütler konusunda artık hazırlığını yapması gerekir. Karşılıklı senkronize bir şekilde süreci ilerletmek gerekir. Umut ediyorum Türkiye halkları açısından hayırlara vesile olur. Önemli bir sürecin daha barışa doğru evrilmesi konusunda herkes üzerine düşen sorumluluğu yerine getirir diye temenni ediyorum." diye konuştu.

Yapılan çağrının ardından TBMM'de görüşmeleri devam eden güvenlik yasa tasarısının da gözden geçirilmesi gerektiğini vurgulayan Demirtaş, "Hükümet bir yandan güvenlik yasa tasarısıda bu haliyle ısrar edip öbür taraftan demokrasi açısından adımlar atıyorum, taahhütte bulunuyorum derse bu birbiriyle çelişkili bir durum olur. Bunun da gözden geçirilmesi gerektiğini bir kez daha belirtmek istiyoruz. O güvenlik yasa tasarısı barış getirecek bir yasa tasarısı değildir. Onu da ele alalım bir taraftan, öbür taraftan da müzakerelerin başlayıp bütün o temel ilkelerin açıkça, alenice, şeffaf bir şekilde tartılacağı bir süreci de hep birlikte destekleyim." ifadesini kullandı.

İKİ YIL ÖNCEKİ ÇAĞRI HATIRLATILDI

Selahattin Demirtaş, iki yıl önce de benzer bir çağrı yapılmasına karşın PKK'nın ne silah bıraktığı ne de sınır dışına çekildiğinin hatırlatılarak, çağrının yenilenmesinin son gelişmelerle köşeye sıkıştığı iddia edilen hükümeti kurtarmaya yönelik olduğu eleştiriler bulunduğunun aktarılması üzerine şöyle konuştu: "Büyük haksızlık olur. İktidar köşeye sıkışmışsa bunu köşeye sıkıştıran bizim mücadelemizdir. Bu iktidarı kurtarma değil, Türkiye toplumuna demokrasi ve özgürlük manifestosu ve imkanı sunma girişimidir. Bu şekilde haksız ithamlarla, kuru bir şekilde AKP'ye yaranma amacıyla yapılmış bir şey gibi yapılırsa ayıp, yazık etmiş olurlar. Yoğun bir mücadeleyle biz bu noktalara getiriyoruz. Eğer silahsızlanma, geri çekilme, ateşkes gibi durumlar gerçekleşiyorsa bu Türkiye'deki barışseverlerin kazanımıdır. AKP'nin lütfu, hediyesi değildir. Hep birlikte Türkiye'de barış isteyenlerin ortak emeğiyle, çabasıyla geldiğimiz noktayı Türkiye'de barış severlerin elinin tersiyle itmesi kabul edilemez bir durum olur. O zaman AKP'ye terk etmiş olursunuz barış alanını. Barışı biz kuruyoruz, biz inşa ediyoruz. Türkiye'nin halkları olarak biz barışımızı kendimiz kuruyoruz. Bu hükümetin bize hediyesi filan değil. Lütfen böyle algılanmasın. Bu hükümeti kurtarma operasyonu filan da değildir. Böyle düşünülmesi bu sürecin ciddiyetine denk düşmez. Yakışıksız olur. Hükümet sonuç almak istiyorsa demokrasi ve özgürlükler konusunda adım atmak zorunda. Güvenlik paketi ne olacak hep birlikte izleyeceğiz. Süreç geri çekilmedekine benzer tıkanmayla karşılaşsın istemiyoruz. Bunun da yolu hükümetin üzerine düşen görevdir. Topluma verdiği sözleri, demokrasi ve özgürlükleri, yeni anayasa konusunda tatmin edici hem adımlar, hem taahhütler hem pratikler ilerlemesidir. Bunun garantisi ancak böyle olur."

HÜKÜMET UMUT VERMİYOR

Selahattin Demirtaş, Yalçın Akdoğan'ın "Barışa çok yakınız" yönündeki sözleriyle ilgili de, "İnşallah biz barıştan uzaklaşalım istemiyoruz. Bu hükümetin pratiğine bağlı. Hükümet yürüttüğü politikayla barış konusunda zerre kadar umut vermiyor. Attığı adımlarla zerre kadar barışa yaklaşmıyor. Güvenlik paketiyle sokaktaki uygulamalarla, tek kişiliğe doğru kurduğu sistemle barışa yaklaşılmaz. Bütün bunlardan değişim, dönüşüm konusunda bir güven veren adıma doğru ilerleyecek mi hükümet, onu görüp ancak barışa ne kadar yakınız söyleyebiliriz." değerlendirmesinde bulundu.

CİHAN
28 Şubat 2015 15:02
DİĞER HABERLER