Aylardır havaalanında kalmasıyla gündeme gelen basketbolcu Mehmet Şanlı’yı (23) dayısı ve menajeri anlattı. Eski antrenörüne göre Mehmet Okur’un bir kademe altında, gelecek vaat eden oyuncu, “Sen NBA’de oynamalısın” sözünü takıntı haline getirdi.
MEHMET Şanlı (23), aylardır her gün San Francisco uçağının saatinde Atatürk Havalimanı’na geliyor. Hızlı check-in için kurulan kiosk’larda pasaportunu okutuyor ve çevresine kendisinin Amerika biletinin gelmiş olabileceğini, orada basketbol oynayacağını anlatıyor. Bir sonraki uçağa kadar ise havalimanında kâh uyuyor kâh bilet ofislerinin civarında dolaşıyor.
Şanlı’nın Almanya’daki dayısı Cihan Altın, bu çaresizliğin bir süredir devam ettiğini belirtiyor. Mehmet’le havalimanındaki hediyelik eşya dükkanını arayarak iletişime geçtiğini anlatan Altın, Şanlı’nın havalimanında kalmaya başladığı süreci şöyle anlatıyor:
“6 ay evvel, İzmir’den yanıma gelmesi için Mehmet’e bilet gönderdim. Sonra Ukrayna’dan tanımadığım Türk bir arkadaş beni aradı. ‘Siz dayısı oluyormuşsunuz, biz şu an Mehmet’le Odessa’dayız. Burada 50 dolara adam kaçırıyorlar, çocuk organ mafyasının eline düşer’ dedi. Ne yapacağımı şaşırdım. Almanya’ya gelmesi için vize alması gerekiyordu, bir türlü anlatamadım. Oradaki arkadaşlar onu Odessa’dan İzmir’e geri göndermek için İstanbul aktarmalı bir uçağa bindirdiler. İzmir’e aktarmayı kullanmadı ve İstanbul’da kaldı.”
ANNESİ ÖLMÜŞ BABASI İSTEMİYOR
Mehmet Şanlı’nın babası ve kardeşinin kendisini istemediği biliniyor. Dayı Cihan Altın, Mehmet’in annesi Aynur Altın’ı kaybedişini şu sözlerle anlatıyor: “Ablamla Mehmet’in babası ayrıldıktan sonra Mehmet, babasının yanında kalıyordu. Ablam Bodrum’daydı. Babası, ‘Ben bu çocuğu zaptedemiyorum, seni istiyor’ deyip ablamı çağırmış. Ablam da yağmurlu bir günde Mehmet’i almaya gelirken Buca’da trafik kazası yapıp 8 takla attı ve olay yerinde vefat etti.”
MEHMET OKUR'UN BİR KADEME ALTI
SON dönemini geçirdiği Nilüfer Belediyespor’daki hocası Mehmet Sezer, Mehmet Şanlı’nın hayatı için “Yeşilçam hikâyesinden farksız” dedi. Mehmet’in son dönemlerine tanıklık yapan Sezer, “Mehmet bize geldiğinde oynamıyordu. İnsani olarak sahip çıkmak için takıma aldık. Çünkü basketbol için büyük bir değerdi. Fakat oyun anlamında beklentimiz yoktu; oynatmayacağımı bile bile aldım. Tesisin ve ortamın Mehmet için tedavi edici olacağını düşündük” diye konuştu.
Sezer o dönemde de Mehmet Şanlı’nın takıntıları olduğunu anlatıyor. “‘Kalbim sıkışıyor’ dedi, hocalarla görüşüldü. Kalbine dair sorun olmadığını anlattıktan bir süre sonra ‘Burnumda sorun var, nefes alamıyorum, performansımı gösteremiyorum’ dedi” diyen Sezer, bu süreç sonrası Mehmet’i sahaya sürmeye çalışmış, birkaç maçta da oynatmış. Fakat sezonun sona ermesiyle süreç yeniden başa dönmüş, Mehmet takımı bırakıp İzmir’e gitmek istediğini söylemiş. Sezer’e göre Mehmet Şanlı Türkiye’deki en yetenekli sporculardan biri. “Mehmet Okur’la da çalıştım. Mehmet Şanlı onun sadece bir kademe altıdır, Allah vergisi büyük bir yetenek. Boyu sebebiyle pota altında 5 numara oynasa da orta mesafeden şutunun yüzdesi yüksek olan, boyuna göre şaşırtıcı derecede atletik bir oyuncu. Öylesine çok kez ‘Sen NBA’de oynamalısın’ dendi ki, bugün San Francisco takıntısı da bundan.”
ŞİZOFRENİ HASTASI DEĞİL
MEHMET Şanlı profesyonel kariyerine başladığından beri menajer Çağlar Coşkun ve ekibiyle çalışıyor. Coşkun, Mehmet’in durumunda bir ihmalleri olduğunu kabul etmiyor: “Vicdani duyarlılık gösterdiğimiz için 16 yaşından beri Mehmet’i yalnız bırakmadık. Küçük yaşta yetim kalmış bir çocuk, babasının da ilgili biri olduğunu söyleyemeyiz. Bizimki menajerlikten çok ağabeylik gibi, aramızda resmi anlaşma bile yok.”
TEDAVİYİ REDDEDİYOR
Mehmet Şanlı’nın her dönemde takıntılı biri olduğunu belirten Coşkun, Şanlı’nın basına yansıyan şizofreni hastası olduğu iddialarının gerçeği yansıtmadığını söyledi. Coşkun ayrıca, Mehmet Şanlı’nın temel sorununun ilaçlarını almaması olduğu ekledi: “Daha küçük yaşta perdelerin açılmasını istemez, yerden boyu uzamaz korkusuyla ağır bir cisim kaldırmayı reddederdi. Mehmet’e söylendiği gibi şizofren değil, psikoz teşhisi konuldu. Sorunu da ilaçlarını almaması. Mehmet durumunda sporcular var, ilaçlarını alarak hayatlarını rahatlıkla sürdürüyorlar. Fakat Mehmet, ‘Beni bu ilaçlarla öldürmek istiyorlar’ iddiasında bulunup tedaviyi reddediyor.”
Çağlar Coşkun da Mehmet’in durumunu havalimanında çalışan birkaç kişi aracılığıyla takip ettiğini söylüyor: “10 gün önce evime geldi. Vize işlemleri için İzmir’den İstanbul’a geldiğini ve Amerika’daki kuzenine telefon ettiğini söyledi. En son perşembe günü beni aradı. Bana beni sevdiğini söyleyip kapattı. Elimiz kolumuz bağlı durumda.”