Şentop adının Altun'un altına yazılmasına kızmış

İç kavgaları ayyuka çıkan AKP'ye dair ilginç kulis
Birgün Gazetesi yazarı Timur Soykan, köşesinde AKP içindeki kibir seviyesini gösterecek ilginç bir kulis yazısı kaleme aldı.

Yazıdan ilgili bölüm şöyle: 

Meclis Başkanı Mustafa Şentop katıldığı etkinliklerde adı sürekli Fahrettin Altun’dan sonra yazılınca tepki gösterdi. Medya yöneticilerine gönderdiği yazıya Hürriyet gazetesinde çıkan örnek haberleri de iliştirmişti ve devlet protokolünde kendisinin yerini hatırlattı. Ama fayda etmedi. Hükümet kontrolündeki medya, Fahrettin Altun’un parlatıldığı sipariş, torpil haberlerle dolu.

Tek adam boşluğundaki en köklü kavga ise İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ile Hazine Bakanı Berat Albayrak arasında sürüyor. İçişleri Bakanı’nın İstanbul emniyetinde yaptığı atamalar Berat Albayrak’a karşı zafer olarak yorumlanıyor. Erdoğan sonrası AKP’nin lideri olarak Süleyman Soylu adı öne çıktıkça partinin ‘öz çocukları’, ‘devşirmeler’ kazanını kaynatıyor.

Berat Albayrak’ın kabinedeki diğer hasmı Adalet Bakanı Abdulhamit Gül ile kavgası da devam ediyor perdeler arkasında. Berat Albayrak liderliğindeki Pelikancılar’ın ilk tasfiye girişimini ‘Aynı maklubeye kaşık sallayanlar…’ çıkışıyla savuşturan Adalet Bakanı’nın işi zor. Yargıda Pelikancıların ‘İstanbul Grubu’ adıyla örgütlü olduğunu inkar edemezken ‘Hiçbir grup, çete ya da örgüte izin vermeyiz’ sözleri lafta kalıyor.

AİLEMİZİN SÜPER LİGİ

Ama ‘tek adam’ın çevresindekilerin ülke yağmasını ve kavgalarını en iyi anlatan siyaset sahnesi değil yeşil saha oldu. Bilal Erdoğan, Başakşehir sahasında kutlama yaparken Trabzonspor’u perde arkasından yöneten Berat Albayrak’ın yayın organları ‘En şaibeli sezon, şike’ diye bağırıyordu.

Süper Lig’in bile Saray’daki aile içi meseleye dönüştüğü sistem ülkenin halini anlamak için başka lafa gerek bırakmıyor.

Tek adam hülyaları makam yamyamlarının savaşıyla ülke için kâbusa dönüşürken tüm yetkiyi bir kişinin elinde tutmanın imkânsızlığı da ortaya dökülüyor.

50 artı 1 oy umudunu yitiren Erdoğan’ın Başkanlık Sistemi için ‘En doğrusudur demiyoruz. Değişime açığız’ sözleri de iktidarın çıkmazının itirafı.

Sonuç olarak; Ayasofya’daki namaz ile uğurlananın kurucularına hakaret edilen Cumhuriyet olduğunu söylemek için erken. Belki de Ayasofya’da cenaze namazı kılınan merkezden uzaklaşıp şeriatçı azınlıkla saf tutanlar, tek adam olmak isterken çok adamlı kavgalara boğulanlardır.
27 Temmuz 2020 14:55
DİĞER HABERLER