Türkiye'ye yılda 430 milyon dolar kazandıran domates, tuta absoluta tehdidi altında. Halk arasında domates güvesi olarak bilinen zararlı, Ege ve Akdeniz bölgelerindeki seraları sardı.
Domateste ortaya çıkan, patlıcan, biber ve patatese de sıçrama ihtimali olan tuta zararlısı tarımsal üretimi tehdit ediyor. Tuta, başta Antalya olmak üzere domates üretiminin yoğun olduğu Adana, Mersin, Bursa ve İzmir'deki seralarda hızla yayılıyor. İklim şartlarının uygun olması yayılmayı hızlandırıyor.
Güve, çiftçilerin korkulu rüyası haline gelirken kaliteli ürün bulamayan ihracatçının da sezonu bir ay önce kapamasına sebep oldu. Tuta absoluta, mücadele edilmediği takdirde yüzde 100'e varan oranlarda ürün kaybına yol açıyor. Uzmanlar, söz konusu zararlıyla mücadelede kültürel, biyolojik ve kimyasal yöntemlerin entegre bir şekilde kullanılmasını öneriyor.
Güney Amerika'dan başlayıp dünyayı saran tuta absoluta zararlısı, Avrupa'dan sonra Türkiye'ye de bulaştı. Zararlının Yunanistan üzerinden İzmir'e, oradan da Akdeniz Bölgesi'ne yayıldığı tahmin ediliyor. Tuta absoluta, Güney Amerika kökenli en önemli domates zararlısı olarak biliniyor. İlk kez 1970 yılında Arjantin'de görüldü. Tutanın Avrupa'da varlığı 2006 yılı sonunda İspanya'da domateste rapor edildi.
Zararlı 2008'de, Fransa, Cezayir ve Fas'ın pek çok yerinde de tespit edilirken 2009'da İtalya, Tunus, Yunanistan ve Malta zararlının varlığını resmen kabul etti. Tuta absolutanın Türkiye'ye 2009'un aralık ayında geldiği tahmin ediliyor. İlk kez İzmir'in Urla ve Çeşme bölgelerinde tespit edilen domates güvesi, mart ayından beri de Antalya'daki örtü altı üretimini tehdit ediyor. Tutanın Mersin ve Adana'ya da sıçradığı belirtiliyor. Hatta yayla üretimi yapılan Tokat'a da bulaştığı ileri sürülüyor.
Tuta absoluta, domates bitkisinin tüm kısımlarıyla beslenen larvası çok büyük zararlara sebep olabilen bir kurtçuk. Larva yapraklarda büyük galeriler açarak sap içini, tomurcukları, yeşil ve olgun meyveleri oyar. Kalitesi bozulan ürün ihracat şansını kaybediyor. Tuta absoluta, hasadı yüzde 80-100 oranlarında olumsuz etkileyebiliyor. Yüksek üreme potansiyeline sahip olması yayılma hızını artırıyor.
Avrupa'yı etkisi altına alan zararlının Türkiye'ye geleceğini beklediklerini belirten Tarım Danışmanları Derneği Başkanı İbrahim Akbulut, 2010 Mart ayından itibaren Akdeniz Bölgesi'ndeki seralarda yoğun olarak görülmeye başlandığını söyledi. Çiftçinin başlangıçta tutayı önemsemediğini ifade eden Akbulut, "Üretici tuta absolutayı pek önemsemedi. 'Bu bir kurt, bununla mücadele ederiz' düşüncesiyle hareket etti. Bu da zararın boyutunu artırdı." dedi. Akbulut, çiftçinin zararlıyla başa çıkabilmesi için teknik bilgisi olan uzmanlardan danışmanlık hizmeti alması gerektiğini vurguladı.
İhracatçılar, tuta yüzünden kaliteli ürün bulamamaktan şikâyetçi. Antalya Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği Başkanı Mustafa Satıcı, "İhraç edecek domates bulmakta zorlanıyoruz." diyerek tutanın ihracata verdiği zarara dikkat çekiyor. Antalya Ticaret ve Sanayi Odası Tarım Komisyonu Başkanı Ziya Yıldız ise alınacak tedbirleri şöyle sıraladı: "Tuta ile başa çıkabilmek için entegre mücadele yöntemlerinin uygulanması lazım. Bunların başında kültürel önlemler, fiziksel ve biyolojik yöntemler geliyor. Eğer önlenemezse buna kimyasal mücadele de dahil edilmeli." Çiftçi ise tutaya karşı mücadelede devlet desteği istiyor.