Büyüklüğü 500 milyon dolara ulaşan dondurma pazarı, yerli ve yabancı firmaların iştahını kabartıyor.
Yeni firmaların girmesiyle yoğun rekabete sahne olan sektörde fiyatlar üç yıldır yerinde sayıyor. Pazarın geçen yıl yüzde 20 büyümesi ve firmaların cirosunu bir önceki yıla göre artırması, uzun vadeli yatırımlara da zemin hazırlıyor. 2003'te Ülker'in ve bu yıl da 70 ülkede faaliyet gösteren ABD’li Häagen-Dazs'ın girişiyle daha da hareketlenen pazar 60 milyon litre büyüklüğe ulaştı. Unilever'in Algida'sı, Ülker'in Golf'ü ve Has Gıda'nın Panda markası üç büyükler arasında yer alıyor. Kıyasıya rekabette kârlı çıkan kesim ise tüketici oluyor.
Firmalar zam yapmak bir yana indirim ve promosyonlarla fiyatları belli dönemlerde aşağı bile çekiyor. 2003 yılında 2 YTL’ye satılan Algida’nın yaygın ürünü Magnum, fiyatını üç yıldır koruyor. Aynı katagoride yer alan Golf Bravo da 2 yeni liraya tüketiciye sunuluyor. Panda da son üç senedir çok sayıda ürüne zam yapmadı. Fiyatların düşük seyretmesi, dondurma tüketimini hızla artırıyor.
Türkiye’nin yıllık dondurma tüketimi Batı’nın gerisinde*
ABD: 25
İtalya: 9
İngiltere: 8
Almanya: 8
Fransa: 6
Yunanistan: 4
Türkiye: 1,4
* Kişi başına, litre
Tüketim geçen yıl 125 milyon litre civarında iken 2006’da bu rakamın 150 milyon litreye ulaşması bekleniyor. Sektör temsilcileri, ciro olarak geçen yıl yüzde 20 büyüyen pazarın 2006’da da buna yakın büyüyeceğini tahmin ediyor. 2004’te sektörün cirosunun yaklaşık 300 milyon dolarını ‘endüstriyel üreticiler’, 100 milyon dolarını ise ‘yerel üreticiler ve pastaneler’ gerçekleştirdi. Sektörde büyük firmaların yanı sıra bazı yerel firmların da fiyatları artırmadığına dikkat çeken Ülker yetkililerine göre pazar büyüdükçe ve enflasyon düşük seyrettiği müddetçe fiyatlar fazla artmayacak. Ambalajlı dondurma pazarında, premium ve ekonomik grupta ürünler yer alıyor. Ülker ayrıca sık sık promosyon ve indirimlerle tüketiciyi kendine çekmeye çalışıyor. Algida da pazar stratejisinde fiyat unsuru konusunda çok dikkatli. Firma hem kriz hem de istikrar zamanlarında düşük fiyat politikasını sürdürdü. Algida’nın pazar politikasına göre fiyat stratejisi, dondurmada tüketim alışkanlıklarının artırılmasında etkin rol oynuyor. Pay artışı da beraberinde geliyor. Tüketicinin fiyat duyarlılığı eskiye göre arttığı için zamlar tüketimi olumsuz yönde etkiliyor. Firma, tüketicinin karşısına Magnum, Cornetto, Max ve Carte D’or ana markalarıyla çıkıyor. Bu isimler altında 100’den fazla çeşit bulunuyor. Yerel tatlara da ağırlık veren Algida Türkiye, Paris’te düzenlenen dünyanın önde gelen gıda fuarlarından ‘Sial’de Carte D’or Patisserie Ekmek Kadayıflı Dondurma’ ile birincilik ödülü kazandı. Panda Genel Müdür Yardımcısı Neval Altınel, lokomotif ürünlerinden biri olan Stix’in iki yıldır aynı fiyattan satıldığını belirtiyor. Zam yapılmamasının yanı sıra, çocukların sıkı bir şekilde takip ettiği, geleneksel promosyonun da devam ettiğini kaydeden Altınel, “Son iki yılda fiyatı değişmeyen bir başka ürün de ev tüketimine yönelik 1 litrelik kap dondurma. Fiyatının uygunluğu ve tüketiciler tarafından beğenilen tadı sebebiyle geçen yıl satışlar yüzde 110’luk artış gösterdi. Yıl sonunda ise bu oranın yüzde 140 olmasını hedefliyoruz.” bilgisini veriyor. Genç ve dinamik nüfus yapısıyla Türkiye pazarı, uzun vadeli yatırımlar için firmalara güven veriyor. Yakın bir zamana kadar sadece çikolatalısı ve sütlüsü bilinen dondurmanın yüzlerce çeşidi üretilmeye başlandı. Çileklisi, muzlusu, karamellisi, vişnelisi derken, bu çeşni, kızarmış ve yanık dondurmayla şenlendi. Ambalajlı ürünlerin yanı sıra pazarda Yaşar Gıda da Icemar ve Mado markasıyla piyasada yer alırken, Kahramanmaraşlı Ferah da ürünlerini Edo markasıyla satıyor. Buna rağmen Türkiye’nin kişi başı dondurma tüketimi 1,4 litreyle Avrupa’nın 6, Amerika’nın ise 20’de biri seviyesinde. Tüketimin Amerika’da 25, Avrupa’da ise ortalama 8 litre civarında olduğuna dikkat çeken uzmanlar, bu durumun Türkiye pazarının gelişmeye açık olduğunun göstergesi olduğunu vurguluyor. Firmalar pazar payını genişletmek için uzun vadeli yatırımlara hazırlanıyor. Türkiye pazarına girdiği 15 yıl içinde 400 milyon dolara yakın yatırım yapan Algida, 2006’da bu rakama 20 milyon dolar ekledi. Firmanın hedefi 2010’a kadar 130 milyon dolar yatırım yaparak kapasitesini yüzde 60 büyütmek. Ülker de hızla gelişen pazara yeni ürünler sürmek için yatırımlarını artırmayı planlıyor. Gıda devi, 2006 yılında Bravo markası ile 5 yeni ürün çeşidini piyasa sundu. İhracat çalışmalarına da başlayan Ülker, yatırımlarında önceliği iç piyasaya vererek sektörde liderliğe oynayacak.
Devlerin bayi kapma yarışı
Üç büyüklerin serin savaşı bayilik alanında da büyüyor. Ülker, Türkiye çapındaki 60 bin satış noktasını artırmayı hedeflerken, Algida da halihazırdaki 125 bin satış noktası ve 54 adet Algida Cafe’ye yenilerini eklemek istiyor. Panda ise 56 ayrı tat ve 103 çeşitten oluşan ürün serisini genişletmek için 2004’te 7, geçen yıl da 5 milyon dolarlık yatırım yaptı. Firma dağıtım ağını ve dolap sayısını yüzde 45 artırdı. Genel Müdür Yardımcısı Neval Altınel, Avrupa, Rusya, Orta Asya, Türk cumhuriyetleri ve Ortadoğu’ya ihracat yaptıklarını belirterek, son yıllarda Kosova’daki pazar liderliğini elde ederek Balkan ülkelerinde de etkin hale geldiklerini ifade ediyor. Sektördeki rekabet, markalıların yanı sıra merdiven altında da ciddi boyutlara ulaştı. Ucuz ve kalitesiz kaçak üreticilerin kendilerini zorladığına dikkat çeken sektör temsilcileri, bu sorunun AB süreciyle azalacağına inanıyor. Sektörün bir diğer önemli sorunu ise dondurma tüketiminin yaz aylarıyla sınırlı kalması. Türkiye’de dondurma tüketiminin yüzde 98’i yazın yapılmasına rağmen genç nüfus yapısı üreticileri umutlandırıyor.
Çöl sıcakları gündüz satışlarını azalttı
Son 15 gündür etkisini gösteren aşırı sıcaklar büyük şehirlerde insanları kapalı mekânlara hapsetti. Vatandaşlar sokağa çıkmaya çekinince umudunu yaz aylarına bağlayan külah dondurma satıcıları da hayal kırıklığına uğradı. Sektör devlerinin verdiği bilgiye göre dış mekân dondurması diye tabir edilen külah ve stick türü çubuklu dondurmaların satışları düşerken, ev tipi kutu ürünlere talep arttı. Mado’nun İstanbul Ataşehir Sorumlusu Cemal Taş, son dönemlerde yaşanan aşırı sıcakların gündüz dondurma satışlarını yüzde 20’lere kadar düşürdüğünü söylüyor. Taş, “Satışlar daha çok akşam 21.00 ile 23.00 arasında yapılıyor.” diyor.
--------------------------------------------------------------------------------
Neron, gladyatörleri seyrederken yemiş
Dondurmanın ortaya çıkışı hakkında birçok rivayet var. Bir rivayete göre, Roma’yı yakmasıyla tanınan İmparator Neron kanlı gladyatör dövüşlerini seyrederken leziz tatlar sunan çeşnicibaşılarını ödüllendirirmiş. Çeşnicibaşılardan biri, dağdan aldığı karı bir kaba koyarak üzerine bal ve meyve parçaları dökmüş. Boğazına düşkünlüğü ile tanınan Neron bu tadı çok sevmiş ve köle ordusunu kar toplamak üzere görevlendirmiş. Neron, toplanan karın üzerine bal ve ezilmiş meyve döktürerek dondurma hazırlatmış. Bir diğer rivayet de ortaçağda Marco Polo’nun doğu seyahatinde Çin’deki dondurma tariflerini Venedik’e getirdiği iddiası.
--------------------------------------------------------------------------------
Sağlıklı beslenme için herkes tüketmeli
Lezzetli olmasının yanı sıra dondurma, vücudun ihtiyaç duyduğu pek çok besin maddesini bünyesinde barındırıyor. Dondurmada, protein ve karbonhidratın yanı sıra; A, C, D, E ve B vitaminleriyle, kalsiyum, fosfor, magnezyum, sodyum, potasyum, demir ve çinko gibi mineraller bulunuyor. Dondurma, besin değerinin yanı sıra kolay sindirilebilme özelliğiyle de herkesi bağlamayı başarabilmiş bir tat. Dondurmanın yapımında yağ kullanılmadığından kilosunu korumak isteyen ve diyet yapanlar için ideal. Ancak uzmanlar, üretimde hijyenin önemine dikkat çekerek, vatandaşların merdiven altı ürünlerden kaçınması uyarısında bulunuyor.
--------------------------------------------------------------------------------
‘Yanıksı’ dondurmaya buyurun
Dondurma, bölgelere göre değişik tat ve kıvamda hazırlanıyor. Örneğin, keçi sütünden yapılan Maraş dondurması baltayla kesilecek kadar katılığı ile tanınırken, Antalya Korkuteli’nin yanık tadı veren ‘yanıksı’ dondurması meşhur. Keçi sütü, salep ve şekerden üretilen yanıksı dondurmanın kıvamını bulması çok sırlı. Yöreye has dondurmayı ilk tadan önce garipsiyor. ‘Evladım bozuk dondurma vermişsin’ diyenler bile çıkıyor. Ancak yedikçe bağımlılık yaptığı belirtiliyor. Donnura markasıyla yanıksı başta olmak üzere 32 çeşit dondurmasıyla Akdeniz’i serinleten Nur Pastaneleri, yaz aylarında günde 30 bin kişinin tatmak için sıraya girdiği meşhur Korkuteli dondurmasını tüm Türkiye’ye yaymayı hedefliyor. Firmanın yönetim kurulu başkanı Fahrettin Karateke, şeker hastaları için diabetik dondurma üretmek amacıyla Tarım Bakanlığı’na başvurduklarını söyledi.
ZAMAN