Sigara içen annelerin çocuklarında astım daha sık görülüyor

Sigara içen annelerin çocuklarında astım daha sık görülüyor
Çocuklarda akciğerin bir bölümü ya da tüm bronşları ilgilendiren daralmaların hırıltı yapabileceğini belirten uzmanlar, hamilelikte sigara içen annelerin çocuklarında astım riskinin yüksek olduğunu söylüyor. Çocuklarda her hırıltının 'astım' anlamına gelmeyeceğini belirten Bursa Prof. Dr. Türkan Akyol Göğüs Hastanesi Başhekimi Uzm. Dr. Burhanettin Alkan, "Gebelik döneminde sigara içen annelerin, çocuklarında astım ve diğer solunum sistemi hastalıklarının daha sık görüldüğü saptanmıştır. Sigara aynı zamanda ortamda bulunan alerjenlere karşı duyarlılık gelişmesine sebep olmaktadır." dedi. Çocuklarda bazen uzun, bazen de kısa sürebilen hırıltılı nefes alıp vermenin astım dışında nedenlere de dayanabileceğine işaret eden Dr. Alkan, hastalığın astım olup olmadığına çocuğun bulgularının niteliği, tekrar durumu ve tedavi yanıtı gibi klinik bulgularla, benzer hastalık yapan nedenlere ait laboratuar testleri yapıldıktan sonra karar verilebileceğini söyledi. Uzm. Dr. Burhanettin Alkan, yaptığı açıklamada, bazı çocuklarda yadsınamayacak oranda ailesel bir alerjik hastalık yatkınlığı da olabileceğini kaydederek, bunun erken çocukluk döneminde teşhis edilemeyeceğini vurguladı. Dr. Alkan, astımın karakteristik olarak ataklar halinde seyreden; nefes darlığı, göğüste sıkışıklık hissi, hışıltılı solunum, öksürük, zor çıkarılan çok koyu, sert ve yapışkan balgam gibi yakınmalara neden olan akciğer hastalığı olduğunu kaydetti. Hastaların birçoğunda astımla birlikte alerjik rinit (saman nezlesi, alerjik nezle), sinüzit, alerjik konjonktivit (göz alerjisi), egzama gibi hastalık öykülerinin de olduğunun teşhis edildiğini belirten Uzm. Dr. Burhanettin Alkan şöyle devam etti: "Hastaların atakları ile ilgili özellikler sorgulandığında, bunların çoğu kez gecenin ilerleyen saatlerinde ve sabaha karşı ortaya çıktıkları veya tetikleyen faktörlerle (alerjen, soğuk hava, kirli hava, sigara dumanı) karşılaşma durumunda geliştikleri anlaşılır. Atakların şiddeti sadece hafif bir öksürükten, yoğun bakıma yatmayı gerektirecek ciddi solunum yetersizliğine kadar çok geniş bir yelpazededir. Ataklar kendiliğinden gerileyebilir ya da geçebilir ancak hasta çoğu kez astım ilaçlarını kullanarak rahatlar. Atak sırasında astım tanısı koymak hekim için kolaydır çünkü hastalığın karakteristik muayene bulguları vardır. Atak dışında ise hastalığın öyküsü hekimi astım tanısına yönlendirir. Tanı için hastadan akciğer grafisi, solunum fonksiyon testleri, alerji testi, bazı kan tetkikleri istenilir. Genellikle, atak dönemi dışında akciğer grafisi ve solunum fonksiyon testleri normaldir. Alerji testlerinde ise ev tozu akarları, ağaç, çiçek, tahıl polenleri, evcil hayvan tüy ve epitelleri gibi alerjenlere karşı reaksiyon görülebilir."
07 Şubat 2011 17:13
DİĞER HABERLER