Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu, Silivri’de yatalak hale gelen ihraç albay Mustafa Özcan Çay’ın sağlık durumunu Meclis’te gündeme getirdi. Gergerlioğlu, “Eşi bütün raporları getirdi, inceledim. Gerçekten inanılmaz, adeta cinayet var. Günde 5-6 kez altı bezlenen ve yemek yedirilen bir insan durumuna getirilmiş. Bu nasıl bir cinayettir?” dedi.
5,5 yıldır Silivri Cezaevinde tutuklu olan MS hastası Mustafa Özcan Çay, kişisel hiçbir ihtiyacını tek başına karşılayamadığı halde tahliye edilmiyor.
Hapse girdiğinde 20 ay ilaçları verilmeyen Çay’ın bu süreçte hastalığı ilerledi, tekerlekli sandalyeye mahkum oldu. Tek başına ne yemek yiyebiliyor ne lavaboya gidebiliyor. Üç kişilik koğuşta kalan Çay’ın altı, koğuş arkadaşları tarafından bezleniyor.
HDP Milletvekili ve insan hakları savunucusu Ömer Faruk Gergerlioğlu’nu TBMM’de ziyaret eden Mustafa Özcan Çay’ın eşi, “Artık şu anda tuvalet, yeme, içme gibi zaruri hiçbir ihtiyacını karşılayamıyor. Günde 5-6 kez altı bezleniyor. Koğuş arkadaşları tüm ihtiyaçlarını karşılıyor. En son gördüğümde tekerlekli sandalyeye bile düzgün bir şekilde oturamıyordu.” dedi.
“GERÇEKTEN İÇLER ACISI, VAHİM BİR OLAY”
Çay’ın sağlık durumunu TBMM’de gündeme getiren HDP Milletvekili ve insan hakları savunucusu Ömer Faruk Gergerlioğlu, “Size vahim bir dosya göstereceğim! Gerçekten içler acısı, son 6 yılda Türkiye’de hangi zalimliklerinin, vicdansızlıkların yapıldığını bu fotoğraf üzerinden lütfen unutmayın!” dedi.
Gergerlioğlu, “Hapse girdiğinde bu halde olan bir insan şu anda tekerlekli sandalyede düzgün oturamayan, günde 5-6 kez altı bezlenen ve yemek yedirilen bir insan durumuna getirilmiş. Bu nasıl bir cinayettir? Bu nasıl bir vicdansızlıktır anlamak mümkün değil! Bütün hastane evraklarını, bilgileri, belgeleri, cezaevi raporlarını, hepsini gösterdi, bir hekim ve hak savunucusu olarak dikkatle tetkik ettim bunları, gerçekten inanılmaz, adeta cinayet var! Adamı öldürseniz neyse! Sürüm sürüm süründürüyorsunuz!” ifadelerini kullandı.
“AVRUPA İŞKENCEYİ ÖNLEME KOMİSTESİ’NİN 2016 RAPORU NEDEN AÇIKLANMIYOR?”
Üye ülkelerdeki cezaevi, karakol, akıl ve ruh hastaneleriyle, göçmenlerin tutulduğu gözaltı merkezlerine haber vermeden ve yetkililerden izin almadan teftiş yapan Avrupa İşkenceyi İzleme Komitesi’nin 2016 yılında Türkiye hakkında hazırladığı raporun hala açıklanmadığını hatırlatan Gergerlioğlu, “2017 raporu açıklandı zor bela 2020 Ağustos’ta! 2016 raporu niye açıklanmıyor? Çünkü işte bu kişileri böyle felç eden icraatlar gerçekleştirdiniz. o yüzden Avrupa İşkenceyi Önleme Komitesi’nin 2016’daki gözaltı merkezleri ve cezaevlerindeki gözlemleri sonucu açıklayacağı raporu frenlemeye, dizginlemeye, engellemeye çalışan bir iktidar ile karşı karşıyayız.” diye konuştu.
“BİR HEKİM OLARAK KULAKLARIMA İNANAMADIM”
Gergerlioğlu’nun açıklamaları tamamı şöyle:
“Size vahim bir dosya göstereceğim! Gerçekten içler acısı, son 6 yılda Türkiye’de hangi zalimliklerinin, vicdansızlıkların yapıldığını bu fotoğraf üzerinden lütfen unutmayın! Bu kişi Mustafa Özcan Çay, bir mahpus. MS hastasıyken cezaevine giren bir insan! MS hastalığı Multipl Skleroz son derece önemli ciddi bir hastalık, sinirlerde kuruma ile ve işlev kaybıyla sonuçlanan bir hastalık.
Bu kişi 6 yıldır MS hastası, tedavisi düzenli bir şekilde devam ederken, hapse girdiği zaman voleybol, basketbol oynayabilecek şekilde hareketleri varken hapse girdikten sonra 20 ay ilaçları verilmedi. Bakın bir hekim olarak kulaklarıma inanamadım. Eşi geldi bana Meclis’te anlattı. Bütün hastane evraklarını, bilgileri, belgeleri, cezaevi raporlarını, hastane evraklarını hepsini gösterdi, bir hekim ve hak savunucusu olarak dikkatle tetkik ettim bunları, gerçekten inanılmaz, adeta cinayet var! Adamı öldürseniz neyse! Sürüm sürüm süründürüyorsunuz!
“TEKERLEKLİ SANDALYEYE BİLE OTURAMIYOR”
Ne yapmışsınız biliyor musunuz Adalet Bakanlığı yetkilileri? Bu dünyada ve öte dünyada verebileceğiniz bir hesap yok! 20 ay boyunca bu kişinin, bu çok ciddi hastalığa sahip olan, MS hastalığına sahip olan kişinin 20 ay boyunca ilaçları verilmemiş! 20 ay boyunca ve sonuç ne oluyor? Çok kötü bir hastalık ilerlemesi gelişiyor ve eşi diyor ki: “Artık şu anda tuvalet, yeme, içme gibi zaruri hiçbir ihtiyacını karşılayamamakta olup koğuş arkadaşları tüm ihtiyaçlarını karşılamakta, günde 5-6 kez altı bezlenmekte olup en son gördüğümde tekerlekli sandalyede düzgün şekilde oturamıyordu bile.”
Hapse girdiğinde bu halde olan bir insan şu anda tekerlekli sandalyede düzgün oturamayan, günde 5-6 kez altı bezlenen ve yemek yedirilen bir insan durumuna getirilmiş. Bu nasıl bir cinayettir? Bu nasıl bir vicdansızlıktır anlamak mümkün değil!
“20 AY BOYUNCA HANGİ GEREKÇEYLE HEKİME GÖNDERMEZSİNİZ?”
Silivri Cezaevi yetkilileri lütfen bir açıklama yapsın, Adalet Bakanlığı, Ceza Tevkifevleri Genel Müdürlüğü’nden bir açıklama bekliyorum böyle bir rezalet olamaz! Bu nedir ya? 20 ay boyunca siz hangi gerekçeyle bir insanı nöroloji hekimine göndermezsiniz?
Evrakları inceledim sadece pratisyen hekim görmüş, bu bir nöroloji hastası. 20 ay boyunca hastalığına dair ilacı kullandırtmamışsın ve bu insan adeta felç olmuş! Sürünerek yaşayacak adeta! Büyük bir çileyle yaşayacak! O koğuşta yanındaki insanlar ona bakmak zorunda değil ama bakıma muhtaç bir halde.
“AĞIR ENGELLİ BİR İNSANI CEZAEVİNDE NİYE TUTUYORSUNUZ?”
Peki bu halde cezaevinde ne arıyor? Bu halde bir insan cezaevinde ne arar? Ağır engelli bir insanı cezaevinde daha niye tutuyorsunuz Adalet Bakanlığı? Niye İstanbul Adli Tıp Kurumu buna infaz erteleme vermiyor? Daha nesini tutuyorsunuz böyle bir insanı Allah aşkına? Binlerce insanı cezaevlerinde tuttunuz, ölümlerine yol açtınız, bakın şu anda da Mustafa Özcan Çay çile çekiyor bu insan. Bir an evvel infaz erteleme işlemleri yapılmalıdır.
Bütün bu sorumlular hakkında gereken adli ve idari soruşturmalar yapılmalıdır. Neler dönmüştür? Hangi dolaplar dönmüştür? Hangi zalimlikler işlenmiştir? Hangi pervasızlıklar fütursuzluklar sonucu bir hastaya 20 ay boyunca ilacı verilmemiştir? Hastaneye götürülmemiştir? Cevabını verecek kimse yok mu? Sessizlikle geçiştireceğinizi mi sanıyorsunuz? Biz sizin ne olduğunuzu biliyoruz!
“İŞKENCE RAPORUNUN AÇIKLANMASINA TÜRKİYE ENGEL GETİRİYOR”
2017 raporu açıklandı zor bela 2020 Ağustos’ta! 2016 raporu niye açıklanmıyor? Çünkü işte bu kişileri böyle felç eden icraatlar gerçekleştirdiniz o yüzden Avrupa İşkenceyi Önleme Komitesi’nin 2016’daki gözaltı merkezleri ve cezaevlerindeki gözlemleri sonucu açıklayacağı raporu frenlemeye, dizginlemeye, engellemeye çalışan bir iktidar ile karşı karşıyayız. Bu skandalı da açıklayayım. Çok kişi bilmez biz hak savunucuları biliriz. 2016 CPT raporu Türkiye’de halen açıklanmıyor! CPT yetkilileri de açıklayamıyor çünkü Türkiye engel getiriyor! Hal bu düşünün arkadaşlar ve bu insanlar felç edilmiş durumda. Biz bu konunun peşini bırakmayacağız! Bu zalimlikleri yapan yetkililerin peşinde olacağız ve hesap soracağız hukuk önünde. Adalet Bakanlığı yetkililerine bir an evvel bu skandal vaka ile ilgili açıklama yapmalarını istiyorum.””