Trakya Gümrük ve Dış Ticaret Bölge Müdürlüğü yetkilileri artan ihracatın yanı sıra kuyruğun, Rusya - Ukrayna savaşı yüzünden Karadeniz'in bazı limanlarının kapanmasından kaynaklandığını ifade ettiler. Yetkililer deniz yoluyla giden ihraç yüklerinin kara yoluyla taşınmasının sınır kapısında yoğunluğu artırdığını ve kuyrukların bu nedenle de uzadığını söylediler. Bulgaristan'ın yoğunluğa cevap verememesi nedeniyle önceki gün Hamzabeyli'de 40 kilometreye kadar uzanan TIR kuyruğu, Türk makamlarının Bulgaristan tarafıyla görüşmesi sonucu azalmaya başladı. Hamzabeyli'de kuyruk 25 kilometreye, Kapıkule Sınır Kapısı'ndaki TIR parklarında çıkış için bekleyen 4 bin TIR'ın ise 2 bin 500'e kadar düştü.

Trakya Gümrük ve Dış Ticaret Bölge Müdürlüğü verilerine göre, Bulgaristan'a açılan Hamzabeyli ve Kapıkule Sınır Kapısı'nda ocak, şubat ve mart aylarında ihraç yüklü TIR geçişlerinde artış olduğu belirtildi. Son 3 ayda Hamzabeyli Sınır Kapısı'ndan günlük TIR geçişlerinin 600'den 900'e, 900 TIR'ın çıkış yaptığı Kapıkule'de bu sayının 1200'e çıktığı ifade edildi. İki sınır kapısında bu rakamlarla birlikte TIR geçişlerinde yüzde 30 artış yaşandığı görüldü.

TIR sürücüleri bir haftadır ışırı sıcak altında beklemelerinin tesis yokluğu nedeniyle çileye dönüştüğünü dile getirdi. Meslek hayatı boyunca bu denli uzun kuyruğa denk gelmediğini söyleyen sürücü Mustafa Öztürk, "Bu 1 aydır sürüyor. Hayatımda böyle bir sıraya hiç denk gelmedim. Ama bu gidişle daha da kötü olacak. İyiye giden bir tarafı yok. Hiç umursamıyorlar. Bizden para kazanıyorlar ama nedense bizi düşünerek hareket etmiyorlar. 1 arabayı 15 dakikada kontrol ediyorlar. Bulgaristan'ı geçmek 2-2,5 saati buluyor. Kapıkule'den gelen arabalar da var. Yoğunluğun sebeplerinden birisi de o. Senelerdir bu çileyi çekiyoruz. Burada tesis olması lazım. Olmadığı sürece burada kaza, bela, insan kaçakçılığı bitmeyecek. İnsan tuvaletini yapamıyor, yemeğini yiyemiyor. Nereye kadar bu sabrı göstereceğiz?" dedi.

En büyük sıkıntıyı yolda beklerken çektiklerini söyleyen Dursun Çalışkan da, "1 haftadır Hamzabeyli yolundayız. Yediğimiz, içtiğimiz belli değil. Geceleri uyuyamıyoruz. Mülteciler var, arabamıza biniyorlar. Çok sıkıntı yaşıyoruz. Biz yurt dışına çalışıyoruz. 1 hafta yatan maldan ne olacak? Sıcaktan etkileniyor. Sıra 40-50 kilometreye dayanmış. Dolabımızda ekmeğimiz varsa yiyoruz. Yolda lokanta yok. Hamzabeyli'ye vardığımızda da orası pahalı. Arabamızda su varsa kafamızı yıkıyoruz. Devletimiz sıra durumuna el atsa ve park yapsa daha iyi olur. Yolda beklemeyiz, parka gider duşumuzu yaparız, yemeğimizi yeriz. 40 yıldan beri şoförüm. İlk defa böyle bir kuyruğa giriyorum. Normalde 15-20 kilometreden girerdim, Edirne'ye döndüğümde 40 kilometreydi" diye konuştu.

2 gündür sırada olduğunu belirten TIR Sürücüsü Salih Görgü, "Sıranın durumu çok kötü. 2 gündür sıradayız ama 2 gün daha sürer. Bizden tako istiyorlar. Bulgaristan'a geçeceğiz ama nasıl geçeceğiz? 4 gün sırada kalıyorsun; ne uyku, ne tuvalet, ne yemek var. Dolaba yemek koyuyorsun, 4 gün sonra bayatlıyor. Arabayı bırakamıyoruz. Kaç oldu burada kazalar oluyor. Hükümetin buna bir çare bulması lazım. Gerçekten çok zor durumdayız. Artık şoförlüğü yapmak istemiyoruz. Çünkü olmuyor" ifadelerini kullandı. 25 senelik TIR şoförlüğü yapan Fahri Giritçioğlu ise cumartesi gününden bu yana sırada beklediklerini belirtti. Giritçioğlu, "Biz burada 24 saat arabayı beklemek zorundayız. Bulgar mı çalışmıyor, Türkiye mi çalışmıyor bilmiyorum. 40 kilometre sıradan girdik, daha da dünya kadar yolumuz var. Sabrediyoruz, bir dilim ekmeğimizi kazanmak için bekleyeceğiz. Bizlere sahip çıkılmasını istiyoruz. İnsani ihtiyaçlarımız oluyor. Yemeğimiz, içeceğimiz yok" diye konuştu.