Aksiyon Dergisi'nin bugün(pazartesi) piyasaya çıkan sayısında Haşim Söylemez imzasıyla yayımlanan ‘Musa Anter cinayetinde PKK-JTİEM işbirliği: ORTAK KURŞUN' başlıklı haberde ilginç ayrıntılara yer veriliyor. Haberde Musa Anter'in JİTEM ve PKK'nın ortak organizasyonu sonucu öldürüldüğü belirtiliyor. Musa Anter'i İstanbul'dan Öcalan'ın talimatları doğrultusunda bazı kişilerce Diyarbakır'a gönderildiğinin altı çiziliyor. Anter'in öldürülmesi için JİTEM ve PKK ortak karar almış ve bunun için Musa Anter'in Diyarbakır'a gönderilip burada infaz edilmesi için gereken şartlar hazırlandı. İddia edildiği gibi Anter'i öldüren kişinin Hogir kod adlı Cemil Işık(1994'te Almanya'da PKK tarafından öldürüldü) değil PKK'nın önemli isimi Şeyhmus Kaya olduğu belirtiliyor. Yine aynı şekilde Öcalan Anter'in öldürüleceğini biliriyormuşcasına cinayetten bir gün sonra Ali Fırat ismi ile Yeni Ülke gazetesinde tam sayfa bir başsağlığı ilanı yayımlıyor olması. Musa Anter'in Diyarbakır'a gideceğini o ödenmede sık sık Öcalan ile telefon görüşmesi yapan Ergenekon sanığı Yalçın Küçük'ün de durumdan haberdar olduğuna dikkat çekiliyor. Cinayetin üst düzey bir generalin bilgisinde gerçekleştirildiği konusunda dergideki haberdeki ayrıntılardan biri. Musa Anter'in öldürülmesi için Diyarbakır7da büyük bir hazırlık yapılmıştı. Bunun Yeşil kod adlı Mahmut ile Öcalan'ın talimatıyla PKK'lılar ortak yaptı. Organize operasyon sonucunda Musa Anter 20 Eylül 1992'de öldürüldü. Haber'de Ahmet Cem Ersever'in de bildiği ancak daha sonra işin içinde JİTEM mensubu Yeşil ve PKK organizasyonu olduğunu öğrenince Diyarbakır'dan Adıyaman'a geçtiği aktarılıyor. İddiaya göre Ersever durumu polise haber vererek cinayetin önlenmesi istendi. Bununu için polis Anter'i İstanbul'da durdurmak için vapurda kimlik kontrolü yaptığı ve Anter'in Diyarbakır uçağını kaçırmasını sağladığının altı çiziliyor. Ancak Anter PKK ile arasındaki kavgayı sulh ile bitirmek için Diyarbakır'a gitmesi gerektiği için Malatya uçağına bilet alarak bu şehir üzerinden Diyarbakır'a geçti.
CİNAYET SİLAHI İBRAHİM ŞAHİN'DE Mİ?
Bugüne kadar Anter cinayeti hakkında birçok şey söylenmesine karşın olayda kullanılan silahın akıbeti hakkında bir bilgi elde edilemedi. Aygan'a göre, Hamit silahı yakındaki çöp bidonuna attı. Fakat detaylı yapılan aramalarda polis bölgede tabancaya rastlayamadı. Olayda ikinci bir silah daha kullanıldı ve bunu kullanan kişi de sokakta ortaya çıkan Kuzey Iraklı Fersan Kemal Zeki idi. Bu şahsın Ergenekon sanıklarıyla ilişkileri olduğu belirtiliyor. Eğer bahse konu silah (cinayette kullanılan asıl silah) bulunmuş olsaydı birçok sorunun cevabı ortaya çıkacaktı. Bu konuda ortaya atılan en önemli iddia şu: Silahı kullanan Şeyhmus Kaya, tabancayı tekrar Yeşil'e verdi. Yeşil de daha sonra tabancayı Korkut Eken üzerinden İbrahim Şahin'e ulaştırdı. Tabii Ergenekon cephanelikleri arasında olma ihtimali de oldukça yüksek. Bunun için balistik incelemenin yeniden yapılması mümkün. Çünkü günümüz teknolojisi silah ve mermiyi belirleme konusunda hayli gelişmiş durumda.
Derginin haberine göre Musa Anter cinayetinin hukuken çözülmesi için itirafçı Ali Ozonsoy ve adını değiştiren Hamit Yıldırım aynı şekilde öldürüldüğü söylenen ancak hala hayata olduğu ve İhsan hakan adına kullanan itirafçı Mustafa Deniz'in görüşüne başvurulması gerektiğini altı çiziliyor. Haberde cinayeti için Öcalan ve Veli Küçük ve Fikri Kardağ'ında bilgisi olduğu vurgusu yapılıyor. Aynı şekilde PKK'nın kafa adamı olan ve Anter'i Diyarbakır'a gitmesini sağlayan o dönemde Kürt gazetelerinde çalışan kişilerinde olayla ilgili verecekleri bilgiler cinayetin PKK ayağını önemli ölçüde çözecek nitelikte. O dönmede Kürdistan Medya Sorumlusu olan Şükrü Gülmüş,' yazarım' dediği Musa Anter'in Diyarbakır'a gitmesinden haberinin olmadığını Öcalan ile telefonla konuşan diğer kişilerin bu konuda bildiklerini anlatması gerektiğini söylüyor. Musa Anter'in öldürülmesinde kısa bir süre önce İbrahim Şahin'nin de Diyarbakır'da bulunduğu ve Bahçet Cantürk ile vakit geçirdiği biliniyor. Bu da İbrahim Şahin'in cinayeti bildiğini gösteren önemli ayrıntılardan birisi olarak derginin haberinde altı çiziliyor. Zapsu ailesinin damadı olan 1917 yılında doğan ve uzun süre Kürt siyasi hareketi içinde ve davalarında bulunan Kürt şair Musa Anter cinayetinin zaman aşımına uğramamsı için bir an önce yetkililerin ortaya çıkan yeni isimler ve belgeler ışığında olayı çözmesi gerekmektedir. Çünkü Anter cinayeti çözülürse faili meçhul cinayetlerin seri şekilde çözüleceği inancı oldukça yüksek. Çünkü Vedat Aydın cinayetinin zaman aşımına uğraması gündemde.