Sosyal medya platformu, 2016 başkanlık seçimlerinden bu yana dezenformasyon kampanyalarını bastırmak için mücadele ediyor.

Verilerin sızdırılması, seçimler ve pandemi döneminde yayılan yanlış bilgiler, algoritmalarının sunduğu içeriklerin gençleri kötü etkilemesi gibi eleştirilerle sık sık gündeme gelen Facebook, yayınlanan yeni bir raporla yeniden eleştiri oklarını kendine çevirdi.

Facebook’un başı aslında uzun bir süredir çevrimiçi ortamlarda kasıtlı olarak tahrik edici ve kışkırtıcı yorumlar yaparak kargaşa yaratmaya çalışan troll çiftlikleri ile dertte. Araştırmacılar da özellikle başkanlık seçimlerinden sonra sosyal medya platformu ile ilişkileri merak konusu olan troll çiftliklerinin etkinliğini anlamak için 2019’da platformu mercek altına aldı.

Raporda, sosyal medya şirketinin 2016 seçimlerinden sonra yanlış bilgileri ve troll çiftliği içeriğini kısıtlamadığı tespit ediliyor.

MIT raporuna göre, 2020 yılına kadar troll çiftlikleri veya çevrimiçi olarak yanlış bilgi oluşturmak ve yaymak için birlikte çalışan gruplar, Facebook sayfa ağlarını çalıştırarak hâlâ büyük kitleler oluşturmaya devam ediyorlardı.

Amerikalılar tarihin en önemli ABD başkanlık seçimlerinden birinde oy vermeye hazırlanırken, troll çiftlik sayfaları, toplu olarak aylık 140 milyon ABD kullanıcısına ve haftalık 360 milyon küresel kullanıcıya ulaştı.

Raporu yazan Facebook’ta eski bir üst düzey veri bilimcisi olan Jeff Allen, “Bu normal değil. Bu sağlıklı değil. Doğal olmayan aktörlere, büyük ölçüde bilinmeyen amaçları için büyük takipçiler toplama yetkisi verdik” dedi.

Troll çiftlikleri, ayda 75 milyon ABD kullanıcıya ulaşan sitedeki en büyük Hıristiyan Amerikalı sayfa, ayda 30 milyon kullanıcıyla en büyük Afrikalı-Amerikalı sayfa ve ayda 60 milyon kullanıcıyla sitedeki en büyük beşinci kadın sayfası için içerik üretti.

Hatta bu içerikleri görüntüleyen kullanıcıların çoğu bu sayfaları hiç takip bile etmiyordu.

Bir Facebook sözcüsü olarak Joe Osborne, MIT Technology Review’a şirketin yeni politikalar geliştirdiğini ve bu ağları ele almak için sektördeki meslektaşlarıyla iş birliği yaptığını söyledi: “Bu tür yabancı ve yerli özgün olmayan gruplara karşı agresif yaptırım eylemleri gerçekleştirdik ve sonuçları üç ayda bir kamuoyuyla paylaştık.”

2016’dan bu yana, kötü aktörler Amerikan seçim komplolarını ve Covid-19 yanlış bilgilerini birçok kez başarılı bir şekilde yaydı. Özellikle politikacılar ve uzmanlar, Facebook ve diğer platformların bu tip müdahaleleri sınırlayamamalarını eleştirdi. Araştırmacılar ve teknoloji hakları savunucuları, çevrimiçi dezenformasyonla mücadele etmek için kendi kaynaklarını sağladılar.

Facebook ise içerik denetleme uygulamalarında daha fazla şeffaflık sağlamaya çalıştı. Ancak olası kötü içeriği işaretlemek için algoritmalar kullanmak ve insan incelemecileri ile sadece vaka bazında ilerlemesi Facebook’un eleştirilerden kurtulmasına engel olamadı. Bu hamlelerin sadece yarabandı görevi gördüğü belirtilerek sosyal medya devinin daha radikal çözümler sunması bekleniyor.