ABD’nin CBS televizyonuna konuşan Snowden, ülkesine geri dönmek istediğini, ‘adil yargılama garantisi’ verilmesi halinde dönebileceğini, ancak ABD hükümetinin kendisine kamuya açık savunma hakkı vermeyeceğini, bu girişimin ülkesi için daha iyi sonuçlara yol açacağını, ancak hükümetin bunu önlemek istediğini söyledi.

ABD hükümetinin böyle bir durumda ‘başka tür bir yargılama’ kurguladığını belirten Snowden, “Onlar daha özel bir prosedür uygulamayı, kapalı kapılar ardında mahkeme kurmayı ve buradaki yargılamayı kamuoyuna kapalı tutmayı istiyorlar” dedi.

Snowden, 2013’de hükümetin vatandaşları izlediğine ilişkin belgeleri açıklayarak ABD yasalarına aykırı davrandığı iddialarına karşılık, ‘ABD hükümetinin kendisinin ulusal güvenliğe ne şekilde zarar verdiğini gösteremediğini’ vurguladı. Snowden, “Ellerinde gizli belgelerin ifşa edilmesiyle bir tek kişinin saçının teline zarar geldiğine ilişkin bilgi varsa, bilirsiniz, bunu yaparım, bu, günün sonunda The New York Times’ın birinci sayfasında manşet olur” dedi.

ABD tarihindeki en büyük ‘sızıntıya‘ imza attığı belirtilen Snowden, NSA’in gizli belgelerini ve Pentagon evraklarını ifşa etmişti. Snowden, ABD hükümeti tarafından casusluk ve hırsızlıkla suçlanıyordu.

ABD’de hapis cezası almasına yol açacak suçlar isnat edilen Snowden Rusya’nın başkenti Moskova’da sürgünde yaşıyor. Snowden istihbarat yetkilileri tarafından ulusal güvenliğe süresiz şekilde zarar vermekle eleştirilirken, sivil özgürlükçüler ve özel yaşamın gizliliği hakkı savunucuları tarafından ise başından beri savunuluyor.

Snowden’in basına sızdırdığı belgeler ABD hükümetinin milyonlarca yurtiçi telefon görüşmesini kayıt altına aldığı kitlesel izleme faliyetlerini ortaya çıkarmış, skandal uzun bir süre uluslararası basının gündeminden düşmemişti.

Snowden’in belgeleri ortaya çıkarma ve ABD’den kaçış sürecinde yaşadıkları Oscar ödüllü belgesel ‘Citizenfour’ ve Oliver Stone yapımı ‘Snowden’ filminde de anlatılmıştı.