İnsan Hakları Derneği (İHD) üyeleri, Sur, Dargeçit, Nusaybin, Cizre ve Silopi ilçelerindeki sokağa çıkma yasaklarını, Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) girişinde protesto etti.

TBMM Dikmen Kapı önünde bir araya gelen İHD üyeleri, 'Kürt kentleri üzerindeki abluka kaldırılsın' pankartı açtı. Eyleme, seçim hükümetinde Kalkınma Bakanlığı görevi yapan HDP Milletvekili Müslüm Doğan ile KESK Başkanı Lami Özgen destek verdi. Grup adına konuşan İHD Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan, Kürt kentleri üzerindeki ablukanın kaldırılması ve sokağa çıkma yasaklarına son verilmesini istedi. Türkdoğan, Temmuz 2015'de barış ve çözüm sürecinin sona erdirilip, silahlı çatışmaların yeniden başlamasıyla birlikte ağır hukuk ihlallerinin yaşanmaya başlandığını aktardı.

İnsan Hakları Günü vesilesiyle bir bilanço açıkladıklarını anlatan Türkdoğan, "Türkiye bu savaşı sürdüremez. Bu çatışmayı sürdüremez. Bunu bir an önce sona erdirmesi gerekir. Bu dönemin öne çıkan bariz uygulamaları var. Bunların başında sokağa çıkma yasağı adı altında ilan edilen kentlerin ablukaya alınması var. Bir devlet görevlisi çıksın desin ki; Vali ve Kaymakamlar şu kanunun, şu maddesine göre sokağa çıkma yasağı ilan ediyor desin. Böyle bir şey yok. İl İdaresi Kanunu'nda vali ve kaymakamların böyle bir yetkisi yok. Sadece sıkıyönetim halinde ve olağanüstü hal halinde sokağa çıkma yasağı ilan edilebilir. Bunların olabilmesi için de TBMM'nin onayı gerekir. Bakanlar Kurulu kararının onaylaması gerekir. Türkiye bu kadar hukuka açık bir tabloyla karşı karşıya. Grubu bulunan siyasal partilere sesleniyoruz; 'Bu duruma niçin seyirci kalıyorsunuz. Sizin yetkinizi şu anda valiler, kaymakamlar kullanıyor." ifadelerini kullandı.

Diyarbakır'ın Sur, Mardin Dargeçit'te, Nusaybin'de Şırnak, Cizre ve Silopi ilçelerinde sokağa çıkma yasağı ilan edildiğini hatırlatan Türkdoğan, bölgedeki öğretmenlerin ise sudan gerekçelerle tatile çıkarıldığını belirtti. 'Hani bu okullarda eğitim yapılacaktı?' diye soran Türkdoğan, bakanlık tarafından sağlık çalışanlarının çalışma sisteminin değiştirilmesini de eleştirdi. Silahlı çatışmaların yaşandığı yerlerde eğitimi ve sağlık hizmeti gibi temel ihtiyaçların karşılanmasının engellenmemesi gerektiğini vurguladı.

Şiddet politikalarıyla Kürt sorununun çözülemediğini kaydeden Türkdoğan, 28 Şubat 2015 deklarasyonuna bağlı kalıp, ardından müzakerelere geçilmesi gerektiğini söyledi.

DOĞAN: HÜKÜMET ACİLEN BU POLİTİKASINA SON VERMELİ

HDP Milletvekili Müslüm Doğan ise eğitim ve sağlık emekçilerinin yeni bir savaş konseptine kurban edildiğini savundu. Doğan, "Bunların yaşam ve çalışma hakları bir yerde ihlal ediliyor. Orada katledilen insanlar, yeni bir geleceği inşa etmek isteyen insanlar, savaş konseptiyle karşı karşıya bırakılıyor. Hükümetin acilen bu savaş diretmesine, savaşı orada yaymasına, bu politikasına son vermesi gerekiyor. 7 Haziran öncesine dönülmesi gerekiyor. Halklar-inançlar arasındaki bağlar çok zayıfladı. Bu bağlar tam kopmadan, halkların yeniden özgür bir ülkede bir arada yaşamanın koşullarını birlikte oluşturmaya zaman varken, hükümetin bu savaş politikasından vaz geçmesi gerekiyor. Şehirleri kuşatmaktan vazgeçmesi gerekiyor." şeklinde konuştu.

Yapılan açıklamaların ardından grup üyeleri olaysız bir şekilde dağıldı.

CİHAN