Manisa Soma’da 301 işçinin hayatını kaybettiği maden ocağıyla ilgili bir skandal daha gözler önüne serildi. Maden ocağının son beş yıldır sigortasız olduğu ortaya çıktı.
Ocağın 2009’dan sonraki yıllara ait sigorta poliçesi yok. Devir sözleşmesinde ve teknik şartnamede ekipmanların, işletmenin tamamının gerçek değeriyle sigortalanması gerekirken, firma son beş yılda bu sigortaları yaptırmamış. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı müfettişlerinin firmaya sigorta poliçelerini sormaması işçi sağlığı ve güvenliği açısından gerçek bir denetimin yapılmadığını ortaya koyuyor.
"ŞİRKET PARALARI ÖDEYEMEDİĞİ İÇİN SIKINTI YAŞAYABİLİR.”
Manisa Baro Başkanı Zeynel Balkız, “Şirket maden ocağını sigortalatmış olsaydı, zararı sigorta şirketi ödeyecekti. Devlet, şu anda şirketin mal varlıklarına el koyuyor. Faciada hayatını kaybedenlerin yakınları ise şu anda şirket hakkında maddi ve manevi tazminat açıyor. Aileler, davaları kazanmaları durumunda şirket paraları ödeyemediği için sıkıntı yaşayabilir.” dedi.
Zaman'daki habere
göre Baro Başkanı Balkız, 13 Mayıs 2014 tarihinde Soma Kömür İşletmeleri AŞ’ye ait Eynez Maden Ocağı’ndaki faciada 301 madencinin vefatıyla ilgili ceza hukuku bakımından soruşturmanın, Soma Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 2014/1567 sayılı dosyasıyla devam ettiğini söyledi. Bu kazanın adım adım ‘Ben geliyorum’ dediğini belirten Balkız, “Sebeplerinin ve sebep olanların net olarak tespiti, ancak keşif ve bilirkişi incelemesine bağlı. Olaydan sonra cumhuriyet savcılığı, İzmir Dokuz Eylül Üniversitesi’nden (DEÜ) temin ettiği bilirkişilerle bir keşif ve inceleme yapmaya çalıştı. Ancak mayıs ayının 15’inde madene girilememesi, şartların müsait olmaması nedeniyle girilememesi sonucu ertesi güne kalınmış ve ertesi gün de sadece keşif heyetiyle beraber, yangının çıktığı ve göçüğün meydana geldiği yere kadar gidilebilmişti.
Dolayısıyla olayı aydınlatacak henüz bir bilirkişi incelemesi ve keşif yapılamamış durumda. İçerideki yangının tamamen söndürülmesi amacıyla madenin kapıları örülmüş ve şu anda birtakım sensörlerle içerideki yangının tamamen sönüp keşif yapmaya elverişle hale gelip gelmediği konusunda veriler bekleniyor. Bu olumlu veriler geldiğinde, önümüzdeki günlerde yine cumhuriyet savcılarımız,
bilirkişilerle beraber madene inip her tarafını didik didik gezerek bu elim kazanın sebeplerini öğrenmiş olacaklar. Bu konuyla ilgili bir rapor alınmış olacak.” dedi.
"İŞ SAĞLIĞI VE İŞ GÜVENLİĞİ BAKIMINDAN ALINMASI GEREKEN TEDBİRLERİN YÜZDE 10’U DAHİ ALINMAMIŞ"
Bugüne kadar 500’e yakın işçi, görgü şahidi ve şikâyetçinin Soma Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından dinlendiğini aktaran Balkız, “Bunların ifadelerinden yola çıkarak görüyoruz ki bu madende sosyal güvenlik ve iş güvenliği bakımından, iş sağlığı ve iş güvenliği bakımından alınması gereken tedbirlerin yüzde 10’u dahi alınmamış.” dedi.
Zeynel Balkız, sözlerine şöyle devam etti: “Yine şahit ifadelerinden yola çıkarak elde ettiğimiz bilgilere göre burada antigrizulu telefonlar kullanılması gerekirken bunlar kullanılmamış. Göstermelik olarak içerideki bazı panolara ve elektrik trafolarına eklenen bu antigrizulu telefonlar yangın sırasında işlemediğinden ve devre dışı kaldığından tahlisiyelerin olması gereken şekliyle yapılamamasına sebep olmuş. Ölü sayısının artmasını da biz bu sebebe bağlıyoruz, çünkü burada kullanılması gereken antigrizulu telefonların sadece içerideki trafolara değil, genel sisteme bağlı olması gerekiyor. Bunlar, hiçbir tedbirin alınmadığını gösteriyor ama gerçek uygulama sadece keşiften sonra yapılacaktır.”