Milyarder yatırımcı George Soros, İngiliz Independent gazetesine verdiği röportajla gündeme dair açıklamalarda bulundu. Koronavirüs salgınının etkilerini değerlendiren Soros, "Eskiye dönüş olmayacak. Bu kesin. Ancak kesin olan tek şey bu" ifadelerini kullandı.

2020'nin en önemli gündem maddesi olan koronavirüs salgınını değerlendiren Soros, "Bu daha önce görmediğim 'hayatımın krizi'. Salgın başlamadan önce bile imkansız görünen şeylerin gereklilik haline geleceği 'devrimci' bir anda olduğumuzu biliyordum. Ardından insanların hayatını etkileyen ve farklı davranış biçimleri gerektiren koronavirüs salgını geldi. Bu daha önce görülmemiş bir olay. Medeniyetimizin hayatta kalmasını tehlikeye atıyor" dedi.

1300'lerden beri salgın hastalıklarla mücadele edildiğini anlatan Soros, "Salgınlar 19'uncu yüzyılda sık yaşanıyordu. Birinci Dünya Savaşı'ndan sonra ise üç dalga olarak gelen İspanyol gribini yaşadık. İkinci dalga en ölümcülüydü. Milyonlarca insan öldü. Başka önemli salgınlar da yaşadık. Sadece 10 yıl önce domuz gribi salgını yaşandı. Bu yüzden ülkelerin böyle bir salgına bu kadar hazırlıksız olması beni şaşırttı" ifadelerini kullandı.

Şu anda koronavirüs hakkında salgının ilk patlak verdiği döneme göre çok daha fazla şey bilindiğini vurgulayan George Soros, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Ancak hareket eden bir hedefe ateş ediyoruz. Virüs sürekli değişiyor. Bir aşı geliştirilmesi uzun zaman alacak. Geliştirdiğimiz zaman da virüs değişim geçirdiği için aşıyı da değiştirmemiz gerekecek. Grip aşısında da bu uygulanıyor."

Soros, salgının kapitalizmi değiştirip değiştirmeyeceğine yönelik bir soruya ise şu cevabı verdi:

"Eskiye dönüş olmayacak. Bu kesin. Ancak kesin olan tek şey bu. Şu anda kapitalizmin nasıl bir evrim geçireceğini kimse bilmiyor. Salgın uzun vadede insanları ve ülkeleri bir araya getirebilir. Ancak şu anda insanlar korkuyla hareket ediyor. Korku insanların ve kurumların kendilerine zarar vermesini sağlar."

Son dönemde ABD ile Çin arasında gerilen ilişkilere de değinen Soros, "ABD ile Çin arasındaki sorunlar işleri daha da karmaşık hale getiriyor. İklim değişimi ve koronavirüse aşı bulunması gibi konularda birlikte çalışmamız gerekiyor. Ancak görünüşe göre bunu yapamıyoruz. Şu anda birlikte çalışmak yerine 'aşıyı kim önce bulacak' yarışı var. Demokratik ve otokratik iki farklı sisteme sahip olmamız birlikte çalışmayı zorlaştırıyor" dedi.

ABD Başkanı Donald Trump'ın da aslında bir diktatör olmak istediğini vurgulayan Soros, "Ancak, bunu başaramaz. Çünkü ABD'de insanların saygı duyduğu bir anayasa var. Tabii bu denemeyeceği anlamına gelmiyor" dedi.

Avrupa Birliği'nin geleceği hakkında karamsar açıklamalarda bulunan Soros, sözlerine şöyle devam etti:

"AB tamamlanmamış bir birlik. Kurulma aşamasındaydı ve henüz tamamlanmamıştı. Bunun yanında AB'yi bir arada tutan hukukun üstünlüğü ilkesi. Ancak hukukun çarkları çok ağır dönüyor."

Soros, Almanya'da bir mahkemenin Almanya'da Bundesbank'ın Avrupa Merkez Bankası'nın (ECB) 2,7 trilyon euroluk varlık alım programına katılım için attığı bazı adımların anayasaya aykırı olduğuna hükmetmesini ise çok ciddi bir olay olarak niteledi. Ünlü milyarder kararla ilgili olarak, "Bu AB'yi parçalayabilecek bir karar" dedi.