Yeni gösterime giren Münih filmi, bir dönem Türkiye'nin de teröristlere karşı kullandığı yöntemi yeniden sorgulattı.
1972 Münih Olimpiyatları sırasında bir grup Filistinli, Alman Olimpiyat Köyünü basarak İsrailli sporcuları rehin alır. Bazı isteklerinin kabul edildiği izlenimine kapılarak özel bir uçakla Almanya dışına çıkmaya hazırlanan Filistinlilere, havaalanında Alman Polisi oldukça başarısız bir operasyon düzenler. Sonuç tam bir trajedidir. Eylemcilerle birlikte 11 İsrailli sporcu ölür.
Bunun üzerine İsrail beş kişilik bir Yahudi suikastçi timi kurar. İntikam amacıyla Avrupa'da yaşayan 11 Filistinli'yi -bazılarına göre fikir adamı, bazılarına göre terörist babası Filistinliler- birer birer yakalayıp öldürmeye başlar.. Film baştan sona bu. Ancak, İsrail'in, hedeflediği kişileri öldürmek için kullandığı yöntem bize bir yerlerden tanıdık geliyor. Sabah yazarı Hıncal Uluç konuya bugünkü yazısında değinmiş.
"Kara Eylül'ü (Black September) kaldırın yerine "Asala" yazın.. Mossad yerine de MİT!.. O zaman filmin kahramanı Avner Kaufman olur size, Abdullah Çatlı.. Ya da isterseniz Alaaddin Çakıcı..
Steven Spielberg, devlet adına suç işleyen, ama bütün bu işler olurken, devletle en ufak ilişkisi görülmeyen, bilinmeyen, işler zora girdiğinde devlet tarafından asla sahip olunmayan, hatta devlet tarafından soruşturulup, daha da hatta devlet tarafından belki de ortadan kaldırılanların hikayesini yazmış..Böyleleri sadece İsrail ve Türkiye'ye mahsus kişiler değil. Dünyanın her devletinin yasa dışı işlerini yaptırmak için kullandığı böyle adamları var.. Başta Amerika ve Rusya olmak üzere.. "Görevimiz Tehlike" dizisini hatırlayın..
Film, 1972 Münih'ini anlatmıyor.. Film Münih baskınının ardından başlıyor..Terörü terörle yok etmek amaç.. Hedefi zamanın İsrail Başbakanı Golda Meir belirliyor ve beş kişilik bir devlet terör örgütü, Münih Baskınını planlayan 11 El Fetih liderinin peşine düşüyor.. (Parantez açalım.. Bu filmin vizyona girdiği hafta Filistin'de seçimler vardı ve başta Amerika tüm batı dünyası "Ilımlı" El Fetih'in kazanmasını istiyordu, eli kanlı terör örgütü Hamas'a karşı.. Bugünün ılımlılarının, dünün en kanlı örgütü olduğunu hatırlatıyor film, tam da zamanında.. Yani.. Dünya değişiyor. Yarın Hamas ılımlı olur, onun yerini bir başka kanlı örgüt alır..)