Hükümete yakınlığıyla bilinen Star gazetesi, önceki gün "Dünya İmamları" başlığıyla 106 ismi hedef göstermişti. Dün de "Sevdikleri ülkeye en önemli imam" başlığıyla ikinci bir yalan habere imza atarak Harun Tokak ve Ali Dokumacı gibi isimleri hedefe koydu. Haberde ismi geçen Tokak ile Dokumacı, haklarındaki iddiaların asılsız olduğunu söyledi.

Star gazetesi yayınladığı haberde Ali Dokumacı'nın "TÜBİTAK'ın hukuk müşaviri ve Korgeneral Rıdvan Ulugüler'in imzasını sayısal ortamda sahte belgeye naklederek sahtecilik suçunu işlediği iddiasıyla soruşturma kapsamında gözaltına alınan Gülenci astsubayların avukatlığını üstlenen isim.” olduğunu iddia etti. Haberin iftira olduğunu belirten Ali Dokumacı, kendisine isnat edilen suçları tek tek yalanladı. TÜBİTAK ile hiçbir ilişkisinin olmadığını söyleyen Ali Dokumacı, “Benim TÜBİTAK ile ilişkim olmadığı gibi hukuk müşaviri de değilim. Ben, hukuk mezunu bile değilim. Söylenenler tamamen yalan. Avukatım aracılığıyla Star gazetesindeki haberle ilgili hukuki süreci başlatacağım.” şeklinde konuştu. Bu arada, Star gazetesi önceki gün manşetten verdiği “Dünya imamları” başlıklı haberinde Bosna imamı olarak Mehmet Mutlu Karaosman ismini vermişti. Bir gün sonra ise 'Bosna İmamı' olarak Ali Dokumacı ismini yayınladı ve kendi haberini tekzip etti.

Kimse Yok Mu Derneği'nin resmi temsilcisi olarak Filistinliler'e yardım faaliyetlerinde bulunan Harun Tokak ise İsrail İmamı iddialarının gülünç olduğunu belirtti. İsrail ile sadece havaalanlarını kullanmak dışında bir ilişkileri olmadığını vurgulayan Tokak "İsrail imamlığı diye bir şey yok öncelikle. Ben Kudüs'te Kimse Yok Mu Derneği'nin resmi temsilcisiyim. Burada biz Filistinli kardeşlerimizle elimizden geldiği kadar yardım, eğitim, sağlık konularında işbirliği yapıyoruz. İnsanların dikkatlerini Filistin üzerine çekmeye çalışıyoruz." dedi. Çalıştıkları merkezin Kudüs'te bulunduğunu ifade eden Harun Tokak, Kudüs'te yaşayan ve çalışan fedakar insanlara, İsrail ile ilişkili yakıştırması yapanların Filistin diye bir yeri tanımadığını ve bilmediğini söyledi. "Şimdi ben Kaynak Holding'in eski Yönetim Kurulu Başkanı olarak gösteriliyorum. Hayatımda hiçbir şirket ve holdingde çalışmışlığım yoktur. Ben iki seneden beri buradayım. Geldiğimiz gün Kudüs'te kalabilmek için müracaat ettim. Hala ikamet alamadım. Oturduğumuz binaya da iskan alamadık. Daha geçenlerde Türkiye'den 10 bin battaniyemiz geldi, Aşdot Limanı'ndan çıkaramadık. Bir aydır bekliyor. İsrail'e biraz nazım olsa buna izin verdirip insanların üşümelerine engel olurum. Bu nasıl İsrail imamlığı oluyor hayret ediyorum. Bu kadar ucuz ve yalan haberciliği yapanlar insanların hukukunu çiğniyorlar. Ben de hukuki prosedürü başlattım. Avukatlarımızla büyük tazminat davaları açacağız. O kazandığım tazminatları da Allah'ın izniyle Gazzeli Filistin'li kardeşlerime vereceğim." şeklinde konuştu.