Orhan Pamuk internet gazetesi Slate‘e verdiği söyleşide, 15 Temmuz darbe girişiminin üzerinden bir yıl geçtikten sonra duygularının değiştiğini söyledi ve hükümetin darbeyi liberalleri tasfiye etmek için kullandığını öne sürdü. Pamuk ayrıca “Kitaplarımı ülkemi başkalarına anlatmak için yazmıyorum,” dedi.

Isaac Chotiner’in yaptığı söyleşide romancı, eserlerinin Doğu ile Batı arasında köprü olarak nitelendirilmesini istemediğini belirtti. Kırmızı Saçlı Kadın (The Red-Haired Woman) adlı romanı önümüzdeki salı günü ABD’de yayımlanacak olan yazar, günde on saat çalışmaya devam ettiğini ve böylece kendini oyuncaklarıyla oynayan bir çocuk gibi hissettiğini anlattı.

Kurmaca dışı eserler yazıp yazmadığı sorulduğunda kurmacaya devam edeceğini söyleyen Nobel ödüllü yazar, kitaplarının dünyada algınışıyla ilgili şunlara değindi:

“Kitaplarım uluslararası alanda 1990’ların ortalarında çevrilmeye başladığında, özellikle de 2000’lerin başında, herkes bana ‘Doğu ile Batı arasında bir köprü’ diyordu. Bunu sevmiyordum. Neden? Çünkü ülkemi başkalarına anlatmak için yazmıyorum. Çünkü -belki de safça kendimi kandırıyorum- daha derin nedenlerle yazıyorum.”

Aynı şeyin İstanbul yazarı diye anılması konusunda da geçerli olduğunu söyleyen Pamuk, “Hayatım boyunca İstanbul’da yaşadım. 65 yaşındayım, bu şehirde neredeyse 65 yıldır yaşıyorum. Hikayelerim kaçınılmaz olarak İstanbul ile ilgili olacak ama bu kendime dayattığım bir program değil,” diye konuştu.

Orhan Pamuk söyleşide 15 Temmuz darbe girişiminin başarısız olmasından duyduğu memnuniyeti de dile getirdi. Darbe girişiminden bir yıl sonra bu konuda ne düşündüğü sorusuna, darbeye karşı çıkan insanlara minnettar olduğunu söyleyerek cevap veren yazar, darbeye ilişkin duygularının neden değiştiğini anlattı: “Hükümet darbeyi liberallerin çoğunu tasfiye etmek için kullandı. Hükümeti eleştiren pek çok kişi devlet dairelerinden atıldı. Şu an hapishanede 40 bin kişi var ve 140 gazeteci de hapiste. Türkiye’de roman yazmak problem değil ama gazeteciler, siyaset yorumcuları gibi siyasete girerseniz, başınız dertte.”

Yaz aylarını nasıl geçirdiği sorusuna ise Pamuk şöyle cevap verdi: “Yazlıktayım ve tabii ki internet var. Pek çok DVD ve okumak istediğim kitabı da getirdim. Yani oldukça imtiyazlı bir durumdayım, kitaplar ve filmlerle mutluyum, bu benim hep yaptığım bir şey. Kız arkadaşıma da söylüyorum, insan ülkesinde bu kadar dehşet yaşanırken, kitaplar ve filmlerle mutlu olduğunda ve yazarken suçluluk hissediyor. O kadar çok suçsuz insan keyfi olarak hapse atıldı ki… Suçlu hissetmemek imkansız, benim çözümüm de sürekli çalışmak ve diğer insanlara yardım etmeye çabalamak. Yapacak başka bir şey yok.”