İç savaştan önce Suriye'de hukuk fakültesini bitirerek avukatlık yapan Mustafa Hasan, yaklaşık iki yıl önce sığındığı Türkiye'de, sebze halinde hamallık yaparak yaşamını sürdürüyor.

Suriye'de 2011'de başlayan iç savaş nedeniyle 2 milyondan fazla kişi evlerini, yurtlarını geride bırakarak Türkiye'ye sığındı. Aralarında doktor, öğretmen, mühendislerin de bulunduğu binlerce kişi, sığındıkları Türkiye'de, yıllarca emek vererek edindikleri bilgi ve birikimlerinin sağladığı statünün çok uzağında farklı meslekler yapmaya başladı.

Ülkesinde akademik eğitim alarak büyük hayallerle mesleğini icra etmeye başlarken zorunlu olarak göç etmek zorunda kalanlardan biri de 33 yaşındaki Mustafa Hasan. İki çocuğu ve kendisi gibi hukuk eğitimi alan eşi Amine Hasan ile yaklaşık 2 yıl önce Türkiye'ye sığının Mustafa Hasan, ilk olarak İstanbul'a yerleşti. Burada 6 ay konfeksiyon fabrikasında çalışan Hasan, hastalanınca akrabalarının da bulunda Malatya'ya göçerek Beydağı Mahallesi'nde bir evde yaşamaya başladı. Malatya'da da 4 ay konfeksiyon fabrikasında çalışan Hasan, ardından sebze halinde hamallık yapmaya başladı. Adalet savunuculuğu hayalleri kurarken kendisini sebze halinde bulan Hasan, eşya taşıyarak kazandıklarıyla ailesinin geçimini sağlıyor.

Savaşın hayallerini de alıp götürdüğünü anlatan Mustafa Hasan, şunları kaydetti: "2011 savaşı öncesinde Halep Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nden mezun olmuştum. Stajımı bitmişti. Hayalimde ki mesleğim olan avukatlığa adım atmıştım. O aralar evlenmiştim. Eşim de benim gibi Halep Üniversitesi Hukuk Fakültesinde 3. sınıf öğrencisiydi. İkimizde hayallerimizi gerçekleştiremedik. Suriye'den gelirken oğlum Dilşat vardı. Malatya'ya geldiğimiz de Muhammet Murat isimli yeni bir bebeğimiz daha dünyaya geldi. Burada çalıştığım insanlar bize çok yardımcı oluyor. Evimizin yakınında bulunan esnaflar insanlar bize çok iyi davranıyorlar. Burada bulunan herkese çok minnettarız. Sebze ve meyve pazarında hamallık yapmaya başladım. Hala orada hamallık yapıyorum."

Yakınlarının halen Halep'te olduğunu anlatan Mustafa Hasan, "8 kardeşiz. Babam ve kardeşlerim hala Halep'teler. Telefonla görüşüyoruz. Bu son Rus hava saldırılarında evleri çok zarar gördü. Babam ve kardeşlerim bombardıman altında olduklarını 'ölürsek de kendi topraklarımız üzerinde öleceğiz' diyorlar. Onlar zeytin üretimi ile geçinmeye çalışıyorlar." diye konuştu. CİHAN