Suriye'de kolera salgını yaşandığı ve geçen ay hastalığın bulaştığı en az 39 kişinin hayatını kaybettiği açıklandı. Vakaların bildirildiği yerlerin kuzeyde Halep ve Rakka, Akdeniz kıyısındaki Lazkiye ve Irak sınırındaki Deyrizor olduğu kaydedildi.
Birleşmiş Milletler ve Suriye Sağlık Bakanlığı salgının Fırat Nehri'nin kirli sularını içen ve tarla sulayan çiftçilerle bağlantısı olduğunu düşündüklerini belirtti.
Salgının Suriye hükümetinin kontrolündeki bölgelerde ve ülkenin kuzeydoğusundaki alanlarda yaşandığı aktarıldı. Suriye'deki sağlık hizmetleri yıllarca süren iç savaşta ağır darbe almıştı. Ülkenin birçok yerinde içme suyu kıtlığı da yaşanıyor.
Hükümet kontrolündeki yerlerle ilgili bilgi veren Suriye Sağlık Bakanlığı, 23 ölümün yaşandığını belirtti. Bakanlık, ölenlerden 20'sinin kuzeydeki Halep'te olduğunu ve buna ek olarak en az 253 vakanın bulunduğunu bildirdi.
Kürt milislerin kontrolündeki kuzeydoğudaki alanlarda ise bölgenin en üst düzey sağlık yetkilisi Civan Mustafa, 5 Eylül'den bu yana salgın nedeniyle 16 ölüm yaşandığını ve 2 bin 867 şüpheli kolera vakası olduğunu aktardı. Mustafa, salgının su seviyesinin çok azaldığı Fırat Nehri'ndeki Vibrio bakterisinin varlığından kaynaklandığını ileri sürdü.
Vibrio'nun insanların ince bağırsaklarında parazitlenmesi sonucu oluşan kolera, daha çok içme suyu ve kirli sularla yıkanmış besinler vasıtasıyla bulaşıyor.
İshal, karın ağrısı, şişlik ve kusma gibi belirtilere neden olan söz konusu bakteriler, vücuda girdikten 6 ila 48 saat içinde hastalığın ortaya çıkmasına neden oluyor.
Kuzeybatıda durum
AP haber ajansı "ayrılıkçıların kontrolündeki" kuzeybatıda ise ilk kolera vakasının bu hafta kaydedildiğini bildirdi.
Anadolu Ajansı da Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı Harekatları bölgelerinde sivil toplum kuruluşları, yerel meclisler, belediyeler, sağlık, eğitim, tarım ve sosyal hizmetler müdürlüklerinin koleraya karşı önlemler aldığını aktardı. Alınan tedbirler kapsamında özellikle çadır kentlerde sağlık ve hijyen çalışmalarının artırılması, hastanelerde kolera servisleri açılması, çadır kentlerde sahra noktaları kurulması ve okullarda hijyenin önemi anlatılarak çocukların korunmasının sağlanması bulunuyor.