'Suruç katliamını gladyo yaptı; 2 polis kirli şekilde infaz edildi'

'Suruç katliamını gladyo yaptı; 2 polis kirli şekilde infaz edildi'
HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Suruç katliamını yapanın özel gladyo örgütü olduğunu, 2 polisin de kirli şekilde infaz edildiğini söyledi.

HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, TBMM'de partisinin grup toplantısında konuştu. "IŞİD'in içerisine önceden sokulmuş ya da yönlendirilmiş ama doğrudan bunlara hizmet eden bir zavallı aracılığıyla Türkiye'nin pırıl pırıl devrimci gençleri orada katledildi, 32 bu ülkenin pırıl pırıl evladı katledildi, paramparça edildi." diyen Demirtaş, ulaşılmak istenen sonuçları ise şöyle ifade etti: "Bu ülkenin devrimcilerine 'Siz Kobani'yi Rojava etrafında dayanışmaya devam ederseniz, sizi paramparça ederiz' birinci mesaj buydu. İkincisi; HDP etrafında kenetlenmiş Türkiye toplumuna seslenildi, 'Siz HDP etrafında kenetlenirseniz, paramparça ederiz.' Üçüncüsü; HDP'ye mesaj verildi, 'Siz politikalarınızda ısrar ederseniz, sizin gençlerinizi paramparça ederiz.' Dördüncüsü; kendilerini IŞİD mağduru haline getirdiler, IŞİD destekçisi olarak dünyada nam yapmış bir hükümet bu kirli katliam vesilesiyle kendini IŞİD'in mağduru haline getirdi."

"Cenazeler maalesef geliyor. Dağdan geliyor ovadan geliyor. Şehirden geliyor kasabadan geliyor. Meydanlardan alanlardan geliyor. Camiden kalkıyor cemevinden kalkıyor." diyen Demirtaş, şunları söyledi: "Ama hepsi bu halkın evlatları. Oyun tezgah öyle kurulmuş ki kan akacak, Türk ölecek Kürt ölecek, asker polis ölecek, PKK'lılar ölecek. Sivil insanlar ölecek. Ve bütün bunların kanı AKP'nin açtığı kanallarla, psikolojik harp kanallarıyla HDP'nin üzerine akacak. Hesap kirli, tezgah bu."

"SARAY'A BAĞLI GLADYO ÖRGÜTÜ"

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı isim vermeden eleştiren Demirtaş, sözlerine şöyle devam etti: "Kurdukları gladyo örgütleriyle Saray'a bağlı gladyo örgütüyle şu an kirli bir savaş yürütüyorlar. Devletin bir nizamı ve usulü vardır. Devletler gizli işler de yapar. Bütün devletler yapar. Temiz devlet diye bir şey yok. İstihbarat örgütlerine yaptırırlar, gizli görüşme yaparlar. Fakat bu, devleti de kullanıyor. Kendi özel örgütü var. Kendi özel bütçesi, parası var. örtülü ödeneği var, onun dışında da özel parası var. İstihbarat doğrudan kendisine akıyor. Milli İstihbarat kuruluşunun resmi tutanakları değil, özel bilgiler ona akıyor. Özel kararları o, alt takımı ekibiyle birlikte veriyor. Kontro gücünü faaliyete geçiriyor. Ona bağlı özel kolluk, özel yargı, özel medya, kirli savaş sosyal medya trolleri var, maaşlı. Bunların hepsini devreye geçirdi. Sendikalara operasyon. Eğitim Sen'e, gençliğe operasyon. HDP'ye psikolojik savaş. Yargıtay, Cumhuriyet Başsavcılığına talimat, kapatma soruşturması açtırılması. Birçok yerde eften püften nedenlerle komplo hazırlıkları, Faysal Sarıyıldız vekilimizde olduğu gibi. Komplo hazırlıklarıyla eften püften deliller yaratarak HDP'yi kriminalize etme. Bunların hepsi özel gladyo örgütüyle yapılıyor."

"IŞİD DESTEKÇİSİ OLARAK DÜNYADA NAM YAPMIŞ HÜKÜMET, KENDİNİ IŞİD'İN MAĞDURU HALİNE GETİRDİ"

İktidarı IŞİD'e destek vermekle suçlayan Demirtaş, "IŞİD destekçisi olarak dünyada nam yapmış bir hükümet, bu kirli katliam vesilesiyle kendini IŞİD'in mağduru haline getirdi. Bunun startı seçim sonrası Suruç katliamıyla verildi. Suruç katliamını da yapan işte bu özel gladyo örgütüdür. Ne yapıldı orada? IŞİD'in içerisine önceden sokulmuş ya da yönlendirilmiş ama doğrudan bunlara hizmet eden bir zavallı aracılığıyla Türkiye'nin pırıl pırıl devrimci gençleri orada katledildi. Bu ülkenin 32 pırıl pırıl evladı katledildi, paramparça edildi. Ulaşılmak istenen sonuç, bu ülkenin devrimcilerine 'Siz Kobani'yi Rojava etrafında dayanışmaya devam ederseniz, sizi paramparça ederiz' birinci mesaj buydu. İkincisi; HDP etrafında kenetlenmiş Türkiye toplumuna seslenildi, 'Siz HDP etrafında kenetlenirseniz, paramparça ederiz.' Üçüncüsü; HDP'ye mesaj verildi, 'Siz politikalarınızda ısrar ederseniz, sizin gençlerinizi paramparça ederiz.' Dördüncüsü; kendilerini IŞİD mağduru haline getirdiler, IŞİD destekçisi olarak dünyada nam yapmış bir hükümet bu kirli katliam vesilesiyle kendini IŞİD'in mağduru haline getirdi." Şeklinde konuştu.

"CEYLANPINAR'DA YATAĞINDA UYUYAN 2 POLİS KİRLİ BİR ŞEKİLDE İNFAZ EDİLDİ"

Bütün dünya liderlerinin Cumhurbaşkanı'nı arayarak başsağlığı dilediğini vurgulayan Demirtaş, "IŞİD mağduru oldu ya ama kendisi tek bir aileyi arayıp başsağlığı dilemiyor. IŞİD mağduruna bakın, tezgaha bakın. Hemen arkasından Ceylanpınar'da yatağında uyuyan 2 polis kirli bir şekilde infaz edildi. Kirli bir olaydır, kim ne derse desin. O da provokasyonun bir parçasıdır. Adıyaman'da öldürülen asker. Aydınlanmamış, karanlık bir olaydır. Bakın bunlar aynı gün veya peş peşe günler içerisinde oluyor. Ve bunlardan yola çıkarak daha önceden tezgahı yapılmış askeri siyasi operasyonun düğmesine basılıyor. IŞİD'e göstermelik bir iki sorti yapılıyor. Dünyaya 'İşte biz bakın IŞİD'in mağduruyuz ve IŞİD'le de savaşıyoruz' mesajı verme adı altında bir iki göstermelik operasyon ama asıl HDP'ye dönük operasyonun kılıfı olarak bunu kullanıyorlar. Asıl büyük operasyon HDP'ye." diye konuştu.

"80 MİLLETVEKİLİMİZLE BAŞVURACAĞIZ"

"Barış mı istiyorsunuz? Bir günlük iş" diyen Demirtaş, şöyle devam etti: "Bakın tecrit altında tuttuğunuz Öcalan, Dolmabahçe mutabakatı, müzakeresi hayata geçseydi, çağrısını yapacaktı. Barış mı istiyorsunuz, niye 40-50 savaş uçağı kaldırıyorsunuz? Bir talimatınızla her gün 50 tane F-16 kalkıyor da bir talimatınızla İmralı kosteri kalkamıyor mu? Savaş uçakları bozulmuyor da İmralı kosteri niye yıllardır bozulmuyor? Barış orada. O kosterin güzergahındadır. Aklın yolu birdir. Eğer biz halkımıza barış sözü verdiysek onun arkasında duracağız. Türkiye toplumundan yüzde 13,1'lik barış oyu aldık, huzur için oy aldık. Bunun gereğini elbette yerine getireceğiz. Vicdanlarımız bize bunu emrediyor, halk bize bunu emrediyor, siyasi ahlakımız bunu emrediyor. Bunların tezgahlarına, çirkin dillerine teslim olmayacağız. Ne olursa olsun bütün milletvekili arkadaşlarımız, partililerimiz barış dilinden taviz vermeyeceğiz. Kışkırtacaklar, tahrik edecekler, saldıracaklar. Amaçları HDP'yi durduğu bu ilkesel duruştan uzaklaştırmak aman en büyük tuzak budur, buna düşmeyelim. Tek başlarına iktidar olmalarının yolu HDP'nin tasfiyesinden geçiyor. Partileri halk açar, halk kapatır. Bugün bize yüzde 13 oy vermiş olanlar yarın yüzde 1 de verebilir, saygı duyarız. Partimizi kapatılmış sayarız. Ama bugüne kadar hiçbir mahkeme kararı, yeryüzünde hiçbir partiyi kapatamamıştır. Takdir sizindir."

"KORKMUYORSANIZ SİZİN DE DOKUNULMAZLIKLARINIZI KALDIRALIM"

"Ha dokunulmazlık mı diyorsunuz, 80 milletvekili arkadaşımla birlikte yarın dokunulmazlıklarımızın kaldırılması için Parlamento'ya dilekçe vereceğiz, siz var mısınız? Hadi bakalım, korkmuyorsanız sizin de dokunulmazlıklarınızı hep birlikte kaldıralım." diyen Demirtaş, şunları ekledi: "Bizim korkacak, çekineceğimiz bir şey yok. Çalmadık, çırpmadık, öldürmedik, ihanet etmedik. Ne isek ortadayız. Bak yargı senin emrinde, buna rağmen hadi hep birlikte 550 milletvekilinin dokunulmazlığını kaldıralım, biz 'evet' oyu vereceğiz. Kendi dokunulmazlıklarımızın kaldırılmasına 'evet' oyu kullanacağız. Sizden korkan sizin gibi olsun. Azrail'in can dağıttığını nerede gördük ki zaten. Biz halkımıza bel bağladık. Her zaman dedik ya 'Allah'ımız var bir de halkımız var' Bu da bize bu yeter. Biz buna dayanarak mücadele ettik, bugünlere böyle geldik ve böyle direnerek bu savaşı durduracağız. Biz sana bu ülkede savaş yaptırmayacağız."
CİHAN
28 Temmuz 2015 16:41
DİĞER HABERLER