Riyad'da düzenlediği basın toplantısında "Kaşıkçı cinayetini suç ve büyük bir hata olarak değerlendiriyoruz" diyen Suudi Dışişleri Bakanı Adil Cubeyr, "Kaşıkçı vakası artık yasal bir davadır ve siyasileştirilmesine yönelik her türlü girişimi reddediyoruz" vurgusu yaptı.

Kaşıkçı vakası yüzünden Suudi Arabistan'ın aşırılıkçılıkla mücadele politikalarından vazgeçmeyeceğini dile getiren Cubeyr, Suud'un Arap ve İslam alemine yönelik büyük sorumlulukları olduğunu ve İslam ile Müslümanlara hizmet etmeye devam edeceğini ifade etti.

"Kraliyet baştan beri Kaşıkçı suçuna karışan her kimse soruşturulup yargılanacağını söylemiştir" diye devam eden Suudi Dışişleri Bakanı, Kaşıkçı cinayeti vakasında hala cevapsız kalmış sorular olduğunu ve bunların cevaplanması gerektiğini belirtti.

Cubeyr, Suudilerin bağımsız hukuk ve yargı sistemlerinin olduğunu, bunların Kaşıkçı cinayeti gibi vakalarla başa çıkabileceğini ifade ederken şu ithamda bulundu:

"Türkiye'den cinayetle ilgili yaptıkları açıklamalara dair enformasyon ve kanıt sağlamalarını üç kez talep ettik, ama bize bunları sunmadılar."

Türkiye ile Katar'ın Suudi Arabistan'ı hedef alan sistematik kampanya yürüttüğünü öne süren Cubeyr, Türkiye'nin Kaşıkçı vakasında hala bilinmeyen meselelere ışık tutabilecek istihbarat sağlamasını umduklarını belirtti. "İşbirliği, olgulara ulaşmak için en iyi yoldur" vurgusunu yaptı.

Kaşıkçı'nın Suudi Arabistan İstanbul Başkonsolosluğu'na gittiğinde kendisini bekleyen bir ekip olduğunu bilip bilmediğine dair bir fikrinin olmadığını söyleyen Suudi bakan, Suudi Veliaht Prensi Muhammed bin Selman'ın Kaşıkçı vakasıyla kesinlikle bir ilgisinin olmadığını savundu.

Uluslararası yaptırımlarla cezalandırılma ihtimaline dair bir soruyu "Bireylere yaptırım uygulamakla Suudi hükümetini sorumlu tutmak arasında bir fark vardır" diye yanıtlayan Cubeyr, kraliyetin bu türden bir olayın tekrar etmemesini garanti etmeye yönelik önlemler aldığını duyurdu.