Talebeleri, Muhterem Fethullah Gülen Hocaefendi’de insanları etkileme ve inandırma yeteneğinin oldukça fazla olduğunu, vaazlarını gönül dilini kullanarak müthiş bir üslupla verdiğini söyledi. Dünyanın 160 değişik ülkesine dağılan hizmet erlerinin motivasyonunun, Hocaefendi'deki ihlas ve samimiyetle davasına sahip çıkmasından kaynaklandığı dile getirildi.
Samanyolu Haber TV’de yayınlanan “Asrı Aşan Sırlar” programının konuğu olan Yrd. Doç. Dr. Ergun Çapan ve İlahiyatçı Cemal Türk, Muhterem Fethullah Gülen Hocaefendi'yi anlattı.
Çapan, Hocaefendi'nin vaazlarında sanki bir öğretmen edasıyla önce konunun fihristini verdiğini, öncekileri özetleyerek bütüncül bir bakış kazandırdığını ifade ederek, vaazlarda hitabetin çok önemli yer tuttuğunu ve Hocaefendi'de etkileme yeteneğinin oldukça fazla olduğunu söyledi.
Gülen’in her vaazda bir önceki konunun özetini aktararak yeni anlatacağı konuyu inşa ettiğini dile getiren Çapan, “Osmanlı medrese eğitiminde hocalar öğrencilere bir önce anlatılan konuyu özetlerler buna mefhumu arz etme denir. Hocaefendi'nin vaazlarında bununla kalıcılığı sağladığını görüyoruz.” dedi.
“Vaaz, vaizin gönlünün sesi olmalıdır.” diyen Çapan, Hocaefendi'nin vaazlarının etkili olmasının sebebi hal diliyle yaptıklarını gönül diliyle aktarmasından kaynaklandığını söyleyerek, “Hoca efendi, “Her sözün kıymeti onun gönül ile irtibatı iledir” der. Dil ve dudak ile ifade edilen sözler gönül dilinin gölgesidir. Hocaefendi her zaman gönül diliyle konuştuğu için insanlar üzerinde inanılmaz etki oluşturmuştur.” diye konuştu..
HİZMET ERLERİNİN MOTİVASYONU NE?
160 ülkeye dağılan binlerce hizmet gönüllüsünü ne motive ediyor? Gurbet ufuklarını soluklayan o hizmet erlerinin gözü kapalı nasıl bu yolculuğa çıkabildiğini, motivasyon kaynağını, Hocaefendi’yi en iyi tanıyan isimlerden Cemal Türk anlattı.
‘‘Bu insanlar ne bir ilahiyatçı, ne de imam hatip mezunudur’’ diyen Cemal Türk, bu gençlerin derin bir dini bilgiye sahip olmadığını ancak vatanlarından kilometrelerce uzaklıktaki ülkelere hizmet için gitmesinin sebebinin Hocaefendi'nin davasındaki ihlas ve samimiyeti olduğunu ifade etti.
Hocaefendi'nin ufkunun tüm dünya olduğuna dikkati çeken Türk, dünyanın değişik bölgelerine dağılan muhabbet fedailerinin güç kaynağının Allah rızasını kazanma ve Hocaefendi'deki dava aşkının gönüllere nakşetmesi olduğunu ifade ederek şöyle devam etti:
“Van depreminde varlıklı bir esnaf ağabeyimizin yanına gittim. Hocaefendi'yi çok seven bir ağabeyimiz. Birazda rahatsız olduğu belliydi. ‘Van’a gidip o insanlara yardım eden insanların yanında olmak istiyorum, yaralarına merhem olmak istiyorum. Sabahtan beri uğraşıyorum bilet bulamıyorlar’ dedi. En son bir ağabey aradı ve bilet bulduğunu söyleyince ben o insanın kalkıp sevinçten oynadığını biliyorum.”
İSLAM ALİMLERİNİN HOCAEFENDİ İLE İLGİLİ KANAATLERİ
Hocaefendi ile ilgili dünyaca ünlü İslam alimlerinin ortak kanaatleri onun bir Allah dostu, alim olduğu yönünde. Dünyaca ünlü El Ezher Üniversitesi dekanlarından Prof. Dr. Fethi Hicazi, “İnsanlık Efendimizi (S.A.V), Hocaefendi'nin kitaplarıyla yeniden tanıyor. İnsan yazılan ifadeleri gördüğünde kendinden geçiyor. Bu kitaplardan Gülen'in gerçek bir Allah dostu gerçek bir alim, sufi ve insanlığın kurtuluşu için çabalayan bir insan olduğunu anlıyor. Hocaefendi asr-ı saadeti günümüze taşıyan bir insan. Adanmışlık ruhu ve beklentisiz yaşamayı insanlara öğretiyor.” diyor..