Türkeş döneminde görev yapan son Ülkü Ocakları Başkanı Alaaddin Aldemir, 12 Eylül'den hesap sorulacağı için mutlu olduğunu belirterek, "30 yıldır bu günlerin gelmesini bekleyenlerdenim" dedi.
Alparslan Türkeş döneminde görev yapan son Ülkü Ocakları Başkanı olan Alaaddin Aldemir, halk oylaması süreci ve Başbakan Erdoğan'ın 12 Eylül'de idam edilenleri andığı duygusul konuşmasını Yeni Şafak'a değerlendirdi. 30 yıldır bugünlerin gelmesini bekleyenlerden olduğunu belirten Aldemir, halk olmasında 'evet' diyeceğini açıkladı.
EZBERLER BOZULUYOR
Aldemir şu değerlendirmeleri yaptı: "Türkiye'de birçok şeyin değişiyor, ezberler bozuluyor, saflar yeniden belirleniyor. Siyaset muhafazakar, liberal, demokrat ve cumhuriyetçi, laikçi, devletçi ana eksenlerine oturuyor. Herkes bu noktada bir tercihte bulunmak zorunda kalacak. Çok kişi ve kurumun maskeleri düşecek, sahte yüzleri görünecek."
TÜRK DEVLETİ İÇİN ÖZÜR
12 Eylül'de bir nesil heba edildi. Bütün bunların hesabı sorulmalı. Geç veya eksik de olsa halk oylaması bunun için hayati bir fırsat. Sayın Erdoğan'ın hesap sormaya öncülük etmesi önemli bir fırsattır. Erdoğan sadece AKP Genel Başkanı değil aynı zamanda Başbakan'dır. Bu nedenle Türk Devleti için de büyük bir özeleştiri ve açılımdır. Keşke 12 Eylülü hesap sorma günü olarak darbenin mağduru olan CHP ve MHP belirleyebilseydi. Garip bir ironi büyük bir tezattır yaşanan."
PEHLİVANOĞLU'NUN MEKTUBU
"Hakkaniyet açısından çok önemli bir adım. Çünkü darbeler döneminde sadece solcuların gadre uğradığı sanılırdı. Başbakan bizim acılarımızı geç de olsa dile getirmiştir. Tarihi bir adımdır. Vicdan işidir, izan işidir, cesaret işidir. Beklemezdim. Başbakanlar ve genel başkanlar mağdurların adını ağızlarına almıyor, yaşanmamış gibi davranıyorlardı. Bugün bir Başbakanın halk oylaması vesilesiyle de olsa acı hatıralar karşısında duygulanması gayet insani bir olaydır. Samimiyetine inanıyorum."