Taraf Gazetesi'nin haberine göre, AKP’nin 12 yıllık iktidarında, sadece Hizmet Hareketi'ni değil, Süleyman Hilmi Tunahan Hazretleri'nin talebelerini, Nurcular, Nakşiler ve Kadiri tarikatı mensuplarının da fişlendiği ortaya çıktı. 2004 tarihli Milli Güvenlik Kurulu’nda (MGK) Gülen Cemaati’nin fişlenmesi yönünde kararlar alındığını kamuoyuna daha önce duyurulmuştu. Hükümetin doğruladığı, ancak, “yok hükmünde” deyip uygulanmadığını öne sürdüğü eylem planıyla ilgili yeni ayrıntılara göre, Hizmet Hareketi'ni'nin yanısıra diğer dinî akım ve tarikatlar da fişlendi.
EMNİYET TALİMATI
Bu çerçevede, hem Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) hem de Emniyet İstihbarat, dinî akım ve tarikatlarla ilgili fişleme faaliyeti yürüttü. Özellikle, Emniyet İstihbarat Daire Başkanlığı tarafından, dinî akımlar ve tarikatların, üyeleri, mal varlıkları ve faaliyetleri konusunda uzun süre geniş kapsamlı incelemeler yapıldığı tespit edildi. Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Daire eski Başkanı Hüseyin Namal tarafından 6 Kasım 2009 tarihinde tüm emniyet müdürlerine gönderilen talimatta, Türkiye’de faaliyet gösteren tüm dinî akım ve tarikatlara ilgili istihbari çalışma yapılması istendi.
ÇİFT KOLDAN MARKAJ
Ramazan Akyürek’in görevden alınmasının ardından Emniyet İstihbarat Daire Başkanlığı’na atanan Hüseyin Namal’ın imzasıyla 81ilin Emniyet İstihbarat Şube müdürlerine gönderilen yazıda, Türkiye genelinde faaliyet gösteren tüm dinî akım ve tarikatlarla ilgili istihbari çalışma yapılması talimatı verildi. Yazıda, Türkiye’de dini istismar eden terör örgütleri ile geçmişten bu yana ilişki içinde bulunan birçok dinî akım ve tarikat olduğu vurgulandı. Yazıda, dinî akım ve tarikatların, Türk aile yapısını bozduğu, vatandaşların maddi ve manevi yönden zarar görmesine yol açtığı da öne sürüldü. Namal’ın yazısında, takip altına alınacak tarikatlara örnek olarak da, Nakşibendiler Nurcular, Süleyman Hilmi Tunahan Hocaefedi'nin talebeleri ve Kadiri tarikatı gösterildi. Yazıda, tarikatların milli güvenliği de tehdit ettiği kaydedildi.
Emniyet İstihbarat Dairesi Başkanlığı tarafından, yapılan çalışmalarda il bazında dinî akımların ve tarikatların üye sayıları tespit edildi. Bunun yanında, aynı grupların, mali yapıları ve faaliyetleri konusunda da düzenli olarak genel müdürlüğe bilgi aktarıldı. Bunun dışında, grupların kamudaki yapılanmaları konusunda da raporlar hazırlanarak, Başbakanlığa ve Emniyet Genel Müdürlüğü’ne sunuldu.
***
MİT’in fişlemesinde “dana hissesi” de çıkmıştı
Cemaat ve dinî akımlarla ilgili yapılan çalışma MİT ve Emniyet tarafından ayrı ayrı yürütüldü. Yani iki ayrı kurum da, aynı konuyla ilgili çalışma gerçekleştirdi. MİT’in, dinî akımlar ve tarikatlarla ilgili yürüttüğü çalışma kapsamında bazı vatandaşlar, “Dana hissesine girdi”, “Mehmet Altan’ın konferansına katıldı” gibi fişlemelerle karşı karşıya kalmıştı.
***
Doğu’da Erdoğan’ın oylarını cemaatler yükseltmiş
Öte yandan, Köşk seçimleri öncesinde bazı tarikat liderlerinin, “Erdoğan’a oy vermenin”, “İmanın şartları” arasında yer aldığına yönelik açıklamaları da, tartışma konusu olmuştu. Seçimler sonrasında, cemaatlerle ilgili de değişik iddialar ortaya atıldı. Buna göre, Erdoğan’ın Doğu ve Güney Doğu illerinde oylarının yüksek çıkmasında cemaat ve tarikatların etkili olduğu öne sürüldü. Seçimler öncesinde, cemaat yöneticileri ile bire bir görüşmeler yapıldığı ve görüşmeler sonrasında seçimler için destek istendiği kaydedildi. Birçok tarikatın da bölgede Erdoğan’a destek konusunda söz verdiği iddia edildi. Hatta, bölge milletvekilleri, Doğu ve Güney Doğu’da, seçmenlerin, “örgüt” ile “şeyh” arasında kaldığını bildirdiler.
TARAF