Thy'nin Yeni Hedefi Dünya Birinciliği

Thy'nin Yeni Hedefi Dünya Birinciliği
Hızır Hacısalihoğlu - Önceki yıllarda aldığı Güney Avrupa'nın en iyi havayolu ödüllerinin ardından bu yıl Avrupa'nın en iyi havayolu (Best Airlines Europe) ödülünü alan Türk Hava Yolları'nda (THY) yeni hedef dünyanın en iyi havayolu olmak. THY Genel Müdürü Temel Kotil, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 2006'da yapılan değişiklikle özel şirket konumuna geldiklerini belirterek, ''Patronumuz devlet iken yolcu oldu. Para kimden geliyorsa patron odur. Daha önceden de yolcudan para geliyordu. Ama zarar ettiğimiz zaman devlet üzerine para koyuyordu. Bu nedenle patron oydu. Şimdi devletin para verme şansı yok. Artık borsadayız. Bu nedenle artık yolcuyu dinlemeye başladık'' dedi. THY'nin 2006 yılında 3 yıldızlı bir havayolu şirketi olduğunu, 2007'de 4 yıldız olduklarını, 2009'da ise 4.5 yıldıza ulaştıklarını anlatan Kotil, ''Şimdi son nokta olan 5 yıldızlı olmak istiyoruz. Şirket olarak ilk ödülümüzü 2009 yılında Güney Avrupa'nın en iyi havayolu seçilerek aldık. Daha önce hiç ödül almamıştık. 2010 yılında yine aynı ödülü aldık. Bu yıl ise 'Avrupa'nın En İyi Havayolu (Best Airlines Europe)' ödülünü aldık. Kademe kademe yukarı çıktık'' şeklinde konuştu. Dünyada 18,8 milyon yolcunun katıldığı anket sonucu Skytrax şirketince ''Best Airlines Europe'' ödülü almaya hak kazandıklarını dile getiren Kotil, ''Bu ödülleri alırken pek çok konuda da dünya ikincisi olduk. Ama biz, ikincilik bize yakışmadığı için onları söylemiyoruz. Şimdi dünya birincisi olacağız. Yeni hedefimiz bu. Bu süreçte, buraya gelirken Başbakanımızın vizyonunun çok yararı oldu. Çeşitli yıllarda uçak alıp açılış yaparken törenlerimize katılıp bize yeni vizyon çizdi. Bizi her zaman kaliteye yönlendirdi. Ulaştırma Bakanımızın koyduğu politikaların da büyük önemi var. Ama 16 bin çalışanımızın büyük özverisi var. Yaptığımız işe gerçekten inanıyoruz. İnandığımız için de yolcu bunu hissediyor'' dedi. -''ALDIĞIMIZ ÖDÜLÜ PARAYA ÇEVİRMESİNİ BİLECEĞİZ''- ''Ödülü Avrupa'da almanın, dünyada almak kadar önemli olduğunu, çünkü gelirlerinin ve yolcularının çoğunun Avrupa'dan geldiğine'' dikkat çeken Kotil, ''Avrupalı taşıyıcılar içinde birinciyiz. Avrupalı artık bizi daha çok tercih edecektir. 150 milyar dolarlık dünya havacılık sektörünün önemli bölümü Avrupa'da. Bu da bize önemli avantaj sağlıyor'' diye konuştu. Ödül almanın hoşlarına gittiğini ama ödülü paraya çevirmesini de bileceklerini vurgulayan Kotil, ''Aldığımız ödülü Avrupa'daki dergi, gazete, televizyonlarda göstermeye başladık. Tüm uçaklarımıza da bunu koymaya başlayacağız. Bu ödül bize Avrupa pazarında yüzde 2-3 daha fazla yolcu getirirse çok güzel bir şey olur. Gelirimiz birkaç puan yukarıya çıkar. Bu da kar haznemize gider. Ama öyle sanıyorum yüzde 10 gibi bir artı getirecektir. Bunun peşindeyiz'' dedi. -BÜROKRASİYE KARŞI DÜŞMANLIĞIMIZ VAR- Temel Kotil, kamudan gelen bir şirket olduklarını anımsatarak, şöyle devam etti: ''Kamuya karşı değil, ama bürokrasiye karşı düşmanlığımız var. Herkeste bürokrasi hassasiyeti var. Kamudan gelen bir şirketin böyle bir ödül alması, başarı sağlaması önemli bir olay. Kamunun getirdiği kısıtlamalar, iş yaparken çalışanları risk almadan uzaklaştıran yaklaşımlar, sınırlandırmalar, şirketlerin yürümesini yavaşlatıyor. Yavaş yürüyen bir şirketin hızlı yürüyen bir şirketi geçmesinin şansı yok. Ulusal ve uluslararası rekabette hızlı yürümeniz gerekiyor. 2005 yılında alımını yapacağımız bir yazılım için teklif aldığımız iki firmadan birinin bedeli 1 milyon avro, diğerinin ise 3 milyon avro idi. Çalışanlarımıza yaklaşık 1 milyar dolar ödüyoruz. İyi ayarlama yapılırsa çok büyük avantaj sağlanır. Pahalı olan yazılım bize yılda ortalama 30 milyon dolar, ucuz olan ise 5 milyon dolar avantaj sağlıyordu. Kamu mantığı bize 'ucuz olanı alacaksın' der. Satın almada ucuz olanı tercih etsek, 2 milyon Avro tasarruf etmiş olacaktık. Ama pahalı olan bize ek olarak 25 milyon dolar daha fazla avantaj sağlıyor. Bürokrasinin ülkemize getirdiği zarar bu. Gerçeği, doğru kararı biliyorsunuz, ama o kararı vermede bürokrasinin getirdiği süreçler nedeniyle sıkıntı çekiyorsunuz. O süreçlerin bir kısmına gerçekten ihtiyaç var. Ama bir kısmına hiç ihtiyaç yok.'' -''HER YIL YÜZDE 20 BÜYÜYORUZ''- Kotil, son birkaç yılda kabinde bin 700 çalışandan 5 bin 500'e, 640 pilottan 2 bin 200'e çıktıklarını, böylece uçaklarında 8 bine yakın çalışana ulaştıklarını anlatarak, ''2005'te günde 400 olan sefer sayımızı bu yıl günde bin uçuşa getirdik. Şimdiki hedefimiz 2 binlere ulaşmak. Uçtuğumuz nokta 190'larda. Her yıl yüzde 20 büyüyoruz. Sipariş verdiğimiz 90 uçağın yarısı geldi, yarısı da gelecek. Her yıl bu büyüme bu şekilde davam ederse kısa sürede hedefimize ulaşacağımıza inanıyorum'' diye konuştu. Yolcunun kendilerine baktığı zaman onları gerçekten sevdiklerini bilmelerinin önemli olduğunu vurgulayan Kotil, ''Türkiye bu konuda daha işin başında, daha çok gideceği yol var. Ama Türkiye altın madeni üzerinde oturuyor. Çünkü Avrupa'ya çok yakınız. 3 saatlik mesafede Avrupa'nın para kaynaklarına ulaşabiliyoruz. Almanya, Fransa, İngiltere gibi... Bu ülkelere çok yakın veya çok uzak değiliz. 3 saat, yolcunun tam yorulmaya başladığı bir süre. Bu nedenle çok güzel bir yerdeyiz'' diye konuştu. Kotil, yapılan reklamların tanınırlıklarını artırdığını, bunun da yolcunun THY'yi daha çok tercih etmesini, daha çok sefer açmalarını sağladığını işaret ederek, aldıkları ödülün de çok etkin şekilde tanınırlıklarının artmasına yardımcı olacağını söyledi. Pek çok ünlü takıma ve sporcuya sponsor olduklarını, en iyi takımlara sponsor olmaya devam edeceklerini kaydeden Kotil, ''Reklama yılda ortalama 100 milyon dolar para harcıyoruz. Bunu kuruşuna kadar tasarruflu harcıyoruz. Bir yere sponsor olacaksak, en az 10 katı geri dönüşünü görmemiz lazım. Oluyor da'' dedi. -ANADOLU'NUN THY'Yİ ÖRNEK ALMASI LAZIM- THY Genel Müdürü Kotil, THY'nin son yıllarda çok büyüdüğünü, önemli başarı sağladıklarını vurgulayarak, sözlerini şöyle tamamladı: ''Bu yıl inşallah 10 milyon yolcu 35 milyona, 1,5 milyar dolar ciro 7,5 milyar dolara çıkacak. Bunlar iyi paralar. Bir firmanın 7-8 yılda 5 kat büyümesi çok kolay olan bir iş değildir. Bunu yapmamızın nedeni Avrupa'yı hedeflememizden kaynaklanıyor. Biz bunu başardık. Anadolu şehirlerinin de bizi örnek alıp 'para kaynağı İstanbul'da ne tüketiliyorsa üretip satayım' demesi lazım. Üretmeden para kazanmak mümkün değil. Ya hizmet ya mal üretilmesi lazım. Anadolu şehirlerinin büyük bir pazar olan İstanbul'u görmesi lazım'' (HS-TB-TLN)11.07.2011 10:04:37
11 Temmuz 2011 10:07
DİĞER HABERLER