TL’nin değer kaybı dünyanın gündeminde

Merkez Bankası'nın (TCMB) dün politika faizini indirmesinin ardından döviz kurlarında yaşanan sert artışların sürmesi, uluslararası ekonomi basınının gündeminde. Mevcut ekonomik koşullar altında liranın baskı altında kalmaya devam edeceği belirtilen yazılarda Erdoğan'ın alışılmadık tezlerinin sonuçlarının olumsuz olduğu ifade edildi.

TCMB’nin dün politika faizini 100 baz puan indirmesinin ardından Türk Lirası'nda değer kaybının sürmesi uluslararası finans basınının da gündemine girdi.

Financial Times, seçmenlerin ve iş dünyasının artan endişelerine rağmen Erdoğan’ın faiz indirimlerini sürdürme kararlılığının Türkiye’de bazı vatandaşların liradaki düşüşten faydalanması gerektiği yönündeki spekülasyonları ateşlediğini aktardı.

Gazete, dolar üzerinden fiyatlandırılan girdilerin fiyatlarının fırlaması nedeniyle  yerli üreticilerin fırtınalı bir bahar mevsimine hazırlandığını söyledi.

FT, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, yükselen enflasyona rağmen merkez bankasına faiz oranlarını tekrar tekrar indirme talimatı verdikten sonra yılın başından bu yana para biriminde yüzde 50’lik bir düşüş yaşadığını hatırlattı.

Türkiye’de asgari ücrete yüzde 50 zam geldiği hatırlatılan bir başka yazıda görüşüne başvurulan BlueBay Asset Management analisti Timoty Ash, Erdoğan’ın “patlama ya da çöküş” stratejisi olarak adlandırdığı bir stratejiyle sandık başına gitmeye hazırlandığını söyledi.

ABD merkezli finans ajansı Bloomberg ise ‘Türkiye, art arda dördüncü indirimin ardından faiz indirimlerini bitirme sözü’ başlıklı haberi ile faiz indirimini değerlendirdi.

Bloomberg’e konu ile ilgili bilgi veren, Londra merkezli InTouch Capital Markets isimli yatırım danışmanlığı şirketinin analisti Piotr Matys, gevşeme döngüsünün duraklatılacağına ilişkin TCMB’nin “yeterli güvenilirliğe” sahip olmadığını söyledi.

Reuters haber ajansı TCMB’nin faiz indiriminin dövizi yatırımcılar ve tasarruf sahipleri için daha da çekici hale getirdiğini belirtti. Reuters, ekonomistler ve muhalefetin mevcut ekonomi politikasını pervasız olmakla eleştirdiğini, Erdoğan’ın yeni ekonomik planında ihracat ve krediye öncelik verildiği belirtildi.

Reuters haberinde, “Enflasyonun yüzde 21’in üzerine çıkmasıyla Türklerin bütçeleri keskin bir şekilde aşındı” ifadelerini kullandı.

Reuters ayrıca, “Merkez bankası, son iki hafta içinde döviz piyasasına dört kez müdahale ederek liradaki düşüşü yavaşlatmak için dolar sattı ve zaten tükenmiş olan döviz rezervlerini harcadı” dedi.

Foreign Policy ise “Erdoğan, ekonomik refah sağlamak için ortodoksiyi alt etmesi gerektiğine inanıyor. Şu ana kadar sonuçlar olumsuz oldu” yorumunu yaptı.

FP, “Erdoğan’ın Ekonomi Deneyi Devam Ediyor” başlıklı haberinde, “Kötüleşen ekonomi nedeniyle uzun vadeli kazanç, ek kısa vadeli acıları da beraberinde getiriyor” ifadeleri kullanıldı. Haberde, “Bu acılar, insanların devlet destekli ekmek satın almak için kuyruklar oluşturdukları, süt ve tuvalet kağıdı gibi diğer temel gıda maddelerinin fiyatlarının fırladığı ve benzin istasyonlarının kuruduğu yerde açıkça görülüyor” denildi.

CNBC ise yazısında, “Yatırımcılar ve ekonomistler umutsuzca Erdoğan’ı rotayı tersine çevirmeye çağırıyorlar, ancak Erdoğan, yaygın olarak kabul edilen, yüksek faizin enflasyonu daha da kötüleştirdiği yolundaki olağandışı inancına şu ana kadar bağlı kaldı” ifadelerine yer verdi

CNBC’ye konuşan Londra merkezli danışmanlık şirketi Capital Economics’in yükselen piyasalar ekonomisti Jason Tuvey, “Lira baskı altında kalacak ve sermaye kontrolleri muhtemel” dedi.

17 Aralık 2021 16:05
DİĞER HABERLER