Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a sunulan ve yargıdaki yolsuzluk iddiaları konusunda tespitler içeren MİT raporuna ilişkin yazı, T24'te dün yayımlanmıştı.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yapılan açıklamada, yazı içeriğinde "5237 sayılı TCK'nın 217/A maddesinde düzenlenen 'Halkı Yanıltıcı Bilgiyi Alenen Yayma' suçunun unsurlarını oluşturacak nitelikte söz ve beyanlar"ın bulunduğu değerlendirmesiyle soruşturma başlatıldığı belirtildi.

Şardan'ın gözaltına alınmasına gerekçe olarak gösterilen Türk Ceza Kanunu'nun 217/A maddesi şöyle:

"Sırf halk arasında endişe, korku veya panik yaratmak saikiyle, ülkenin iç ve dış güvenliği, kamu düzeni ve genel sağlığı ile ilgili gerçeğe aykırı bir bilgiyi, kamu barışını bozmaya elverişli şekilde alenen yayan kimse, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılır."

Polis ekipleri soruşturma kapsamında Şardan'ın evine giderek arama yaptı.

Şardan, bir saate yakın süren arama sonrası gözaltına alındı.

Ankara Adliyesi'ne götürülen Şardan'ın ifadesi Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla alındı.

T24'ün haberine göre, süreci takip etmek amacıyla Çağdaş Gazeteciler Derneği Ankara Şubesi ve genel merkezi, Ankara Gazeteciler Cemiyeti, Türkiye Gazeteciler Sendikası Ankara Şubesi, adliyeye giden basın örgütleri arasında yer aldı. Ankara Barosu Başkanı ve üyeleri de Şardan'a destek için adliyeye gitti.

Şardan, "halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma" suçlamasıyla tutuklandı.

Adliyede bulunan gazeteciler tarafından sosyal medyada paylaşılan bir videoda Tolga Şardan'ın tutuklama sonrası, "Biz gazeteciyiz, sonuç itibariyle gazetecilik yapıyoruz" dediği görülüyor.

İletişim Başkanlığı Dezenformasyonla Mücadele Merkezi: MİT'in iddia edildiği gibi bir raporu söz konusu değildir
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı Dezenformasyonla Mücadele Merkezi, Tolga Şardan'ın MİT raporuyla ilgili yazısının dezenformasyon içerdiğini belirterek iddiaları reddetti.






T24 Ankara Temsilcisi Gökçer Tahincioğlu basın mensuplarına yaptığı açıklamada,''Tolga Şardan devletin yargıyla ilgili iddiaların araştıracağını yazdığı için tutuklandı. Bu kimi rahatsız etti bilmiyoruz. Dezenformasyon bunun neresinde bilmiyoruz. Devlet savcıların karşı dilekçeleriyle ortaya çıkan bu tabloyu araştırmayacağını mı söylemek istiyor?

''Tolga Şardan, her iktidar döneminde 1980'lerden itibaren gazetecilik yaptı. Yargılandığı davaların hepsinden aklandı. Yine aynısı olacak'' dedi.

Gazeteci Murat Yetkin de, ''Gazeteci ve T24 yazarı Tolga Şardan, yargıdaki çürüme iddiaları haberi yüzünden gözaltına alındı. Serbest bırakılmalıdır. Asıl soruşturulması gereken yazdığı iddialardır. Ve bir ayrıntı: Cumhurbaşkanlığı, Adalet Bakanlığı, MİT, hepsi Ankara'da. İddia edilen olayların sahnesi Ankara, ama soruşturmayı açan İstanbul Başsavcılığı. İlginç gelmiyor mu?'' diyerek Şardan'ın gözaltına alınmasına tepki gösterdi.

Tolga Şardan'ın ardından bugün Halk TV Özel Haber Muhabiri Dinçer Gökçe de gözaltına alınmıştı. Halk TV'nin haberine göre Gökçe, savcılıkta ifade verdikten sonra adli kontrol şartı ile serbest bırakıldı.

Gökçe hakkında, iki gün önce yayımlanan “Çete lideri T.D. ve E. D’ye tahliye kararı” haberiyle ilgili olarak Bakırköy Cumhuriyet Savcılığı resen soruşturma başlatılmış, Savcılık ifade vermesi için Dincer Gökçe hakkında bugün gözaltı kararı almıştı.

Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS), Şardan ve Gökçe'nin gözaltına alınmasını kınadı.

TGS'den yapılan açıklamada, “Gazetecinin halka karşı sorumluluğu, başta işverenine ve kamu otoritelerine karşı olmak üzere, öteki tüm sorumluluklardan önce gelir. Gazeteciyi mesleğin temel ilkeleri ve özgürlükçü demokrasi kaygıları yönlendirir. Gazetecilerin sürekli gözaltı uygulamasıyla baskı altına alınmaya, sindirilmeye çalışılması halkın haber alma hakkının engellenmesidir. Bu tutumu protesto ediyoruz" denildi.

T24'te yayımlanan biyografisine göre Tolga Şardan, 1988'de Ankara Ulus gazetesinde mesleğe başladı. 1989'dan 2018'e kadar Milliyet gazetesinde polis muhabirliği, Ankara Temsilci Yardımcılığı ve köşe yazarlığı yaptı.

Tolga Şardan, haberleri ve köşe yazılarıyla, 1992'den itibaren Çetin Emeç, Muammer Yaşar Bostancı, Abdi İpekçi gazetecilik ödüllerini aldı. Ayrıca, Türkiye Gazeteciler Cemiyeti tarafından verilen 2021 Yılı Basın Özgürlüğü Ödülü'nün sahibi oldu.

2019'dan beri T24'te yazıyor.