Latin Amerika'nın hem yüzölçümü hem de ekonomi bakımından en büyük ülkesi Brezilya'da Devlet Başkanı Jair Bolsonaro oy kullanma sistemiyle ilgili temelsiz suçlamalarda bulunup taraftarlarını kışkırtmasının ardından yargı kıskacına alındı. Aşırı sağcı lider, 'Brezilya'nın Trump'ı' lakabını haklı çıkarır şekilde eski ABD Başkanı Donald Trump gibi gelecek yıl düzenlenecek seçimlere hile karıştırılacağını şimdiden iddia edip taraftarlarını kışkırtınca, Yüksek Seçim Mahkemesi'nin menziline girdi.

Amazon ormanlarının yanmasından koronavirüs pandemisinde rekor vaka ve ölümlerin görülmesine dek umursamaz politikalarıyla eleştirilerin odağındaki Bolsonaro'nun 2022'de yeniden aday olması beklenirken anketlerde halk desteği büyük düşüş içinde. Hal böyleyken, Trump gibi seçimi kaybederse hile gerekçesiyle sonucu kabul etmeyeceğinin işaretini veren aşırı sağcı lider, 'eski solcu Devlet Başkanı Luiz Inacio Lula da Silva'nın iktidara geri dönüşünü sağlamak için hileli oylama sisteminin muhafaza edilmesinde Yüksek Seçim Mahkemesi'nin suç ortaklığı yaptığını' iddia edince, aynı mahkeme tarafından hakkında soruşturma açıldı.

Yalan haber yaymak, sosyal medyayı uygunsuz kullanmak, siyasi gücünü kötüye kullanmak ve yolsuzluktan soruşturma açan Yüksek Seçim Mahkemesi, aynı zamanda Brezilya Yüksek Mahkemesi'nden Devlet Başkanı'nın sosyal medyada 'seçim sistemine saldırıp Brezilya'nın demokrasisini tehdit ederek suç işleyip işlemediği konusunda' soruşturma açmasını talep etmeye karar verdi.

Brezilya'daki mevcut tümden elektronik oylama sistemini değiştirecek şekilde her seçmenin oy kullandığında görebileceği basılı makbuz çıkmasını ve bu makbuzların daha sonra hile iddiası olursa incelenmek üzere mühürlü sandıklarda toplanmasını isteyen Bolsonaro, sistem değişmezse gelecek yılki seçimin sonucunu kabul etmeyebileceğini söyledi. İddialarına kanıt diye bir takım video ve belgeler de yayımlayan aşırı sağcı liderin taraftarları, haftasonunda çok sayıda şehirde sokağa dökülerek talebin kabul edilmesi için gösteriler düzenledi. Trump'ın seçimi kaybetmesinin ardından 6 Ocak'ta Washington DC'de düzenlediği miting, taraftarlarının Kongre'ye saldırmasıyla sonuçlanmıştı.

Bu arada Brezilya federal polisine son 25 yılın seçim hilelerinin kanıtlarını toplayıp getirme talimatını veren, ama polisten böyle bir örnek bulamadığı yanıtını alan Bolsonaro, pazartesi günü mühlet dolarken Yüksek Seçim Mahkemesi'ne herhangi bir kanıt sunamayınca 'yalan haber yayma' soruşturmasının konusu oldu. 

Pazartesi günü Yüksek Seçim Mahkemesi ve Brezilya Yüksek Mahkemesi'nin eski ve görevdeki 18 yargıcı, '1996'da elektronik oylama sisteminin kabulünden beri hiçbir hile belgesinin bulunmadığı, Brezilya'da seçim hilesinin ortadan kalktığı, varolmayan bir soruna çözüm aranamayacağı' açıklamasını yaptı.

"Elektronik oylama sistemi seçim öncesi, sırası ve sonrasında denetime tabidir. Tüm adımlar siyasi partiler, savcılar, federal polis, üniversiteler ve Brezilya Barosu tarafından izlenmektedir" vurgusu yapılan yargıçların açıklamasında "Basılı oy pusulaları elektronik oylamaya göre daha az güvenlidir. Asıl Brezilya, 150 milyon basılı oy pusulasının elle sayımına geri dönerse, sahtekarlık olasılığı daha yükselir" denildi.

Diğer yandan 11 Eylül ve Irak savaşı ile ilgili eleştirel yayınlarının ardından Edward Snowden'ın ABD'nin yasadışı şekilde dünya çapında dinleme yaptığına dair ifşaatlarını da yayımlayarak uluslararası çapta tanınan Glenn Greenwald, yeni bir gelişmeyi duyurdu. Evlilik durumundan Brezilya'da yaşayan ABD'li bağımsız gazeteci, "Brezilya Yüksek Mahkemesi, 2018'den beri Twitter'da neden 65 gazeteciyi blokladığını haklı çıkarması için Bolsonaro'ya 10 gün süre verdi" dedi. Kendisi de bloklananlar arasında yer alan Greenwald, "Yani Bolsonaro'nun düşünceleri, fikirleri ve feylesofça akıl yürütmelerine daha kolayca erişmenin eşiğinde olabilirim" diye ekledi