TSK'ya can alıcı 6 soru

TSK'ya can alıcı 6 soru
Ceylan Önkol'un (12) Diyarbakır'da hayvanlarını otlatırken askerin havan topuyla öldüğü iddiası Genelkurmay tarafından yalanlanırken, sivil toplum örgütleri hazırladıkları raporda yanıtsız kalan 6 sorunun aydınlatılması istedi.
Genelkurmay, “Bölgede havan atışı yapılmadı” dedi ancak 12 yaşındaki Ceylan’ın parçalanmış bedeni ortada duruyor. Yanıtsız sorular giderek büyüyor. Lice’de Ceylan’ın öldüğü bölgede inceleme yapan sivil toplum örgütleri minik kızın parçalanmış giysisi ile şarapnel parçalarını basına göstererek yetkililere çağrı yaptı: Devlet, bu ayıptan kurtulmak istiyorsa bu cinayeti aydınlatmalı. Sivil toplum örgütleri tek tek sordu: Ceylan’ı ne öldürdü? Savcı neden aynı gün olay mahalline gitmedi? Güvenlik güçleri yerine, neden imamdan fotoğraf ve görüntü talep edildi? Olay yerinde güvenlik gerekçesiyle otopsi yapılmaması hukuk kurallarına uygun mu? Diyarbakır’ın Lice ilçesine bağlı Şenlik köyü Hambaz mezrasında incelemelerde bulunan İnsan Hakları Derneği, Mazlum-Der, Diyarbakır Barosu ve Diyarbakır Tabipler Odası, katledilen Ceylan Önkol’un giysileri ve şarapnel parçasıyla basın toplantısı düzenledi. Baro temsilcisi avukat Önder Üngür, Ceylan’ın bedenine isabet eden silahın cinsinin bir an önce belirlenmesini isteyerek, adlî ve idarî mekanizmaların karanlıkta kalan altı soruya yanıt vermesini beklediklerini söyledi. İHD Diyarbakır Şubesi’nde düzenlenen basın toplantısına, Diyarbakır’ın Lice ilçesine bağlı Şenlik köyü Hambaz mezrasında incelemelerde bulunan İHD Temsilcisi Ali Akıncı, Mazlum-Der Temsilcisi Mustafa Sarıhan, Tabipler Odası’ndan Dr.Cengiz Önkol ile çok sayıda sivil toplum örgütü temsilcisi katıldı. Hazırlanan raporu okuyan Avukat Önder Üngür, idarî ve adlî makamların yanıtlamasını istediği soruları şöyle sıraladı: Yanıt bekleyen altı soru » Maktul Ceylan Önkol’un vücuduna isabet eden silahın cinsi nedir? Patlayıcının mayın mı yoksa, yerden havaya atılmak suretiyle kullanılan bir silah mı olduğu tesbit edilmelidir. » Olaydan sonra Cumhuriyet Savcısı ve güvenlik güçlerinin olay yerine gitmeyerek, köy imamını olay yerine gönderip kamera ile çekim yapmasını istemesi hukuka ne derece uygundur? » Olayın meydana gelmesinden üç gün sonra olay yerine giden Cumhuriyet Savcısı’nın aldığı numuneler olayı teferruatlı bir şekilde aydınlatacak mıdır? » Olay yerinde yapılması gereken otopsi güvenlik gerekçesiyle yapılmamıştır. Böylesi bir olayda güvenlik gerekçesi nedir ve ne kadar hukuka uygundur? » Olay yerinde yapılmayan otopsinin herhangi bir sağlık kuruluşunda yapılması imkânı varken neden karakol nizamiyesinde yapılma ihtiyacı duyulmuştur? TBMM olaya el koymalı Hükümete ve TBMM İnsan Hakları Komisyonu’na çağrı yapan Avukat Üngür, şöyle devam etti: “Hükümet ve TBMM İnsan Hakları Komisyonu olayı ivedilikle araştırmalıdır. İnsan hakları örgütleri ve savunucuları olarak yaşanan bu olayın takipçisi olacağız. Başta yaşam hakkı olmak üzere hiçbir insan hakkının ihlal edilmediği bir ortama ulaşıncaya kadar çabalarımız devam edecektir.” Van’da protesto yürüyüşü Öte yandan Van’da DTP İl Örgütü üyeleri, Van Belediye binası önünden Valiliğe kadar yürüyerek, Ceylan Önkol cinayetinin aydınlatılmasını istedi. Ceylan’ın fotoğraflarının taşındığı yürüyüşte çocuklar, “Gezme Ceylan bu dağlarda seni avlarlar”, “Ceylanları’da vururlar” pankartları taşıyarak, “Ceylan’ın katili bulunsun” şeklinde slogan attı. Valilik önünde grup adına hazırlanan basın metnini okuyan Pınar Kurt, “Bu çocuk Türkiye’nin farklı bir ilinde öldürülseydi böyle sessiz kalınacak mıydı? Olaydan sonra Cumhuriyet Savcısı’nın ‘can güvenliğim yok’ diyerek olay yerine gitmemesi kaygılarımızı arttırmaktadır” dedi. Pınar Kurt daha sonra gazetemizin Genel Yayın Yönetmeni Ahmet Altan’ın Ceylan Önkol ile ilgili makalesini okudu. Grup, açıklamanın ardından Valilik binası önünden DTP binasına kadar yürüyerek olaysız şekilde dağıldı. TARAF
04 Ekim 2009 08:29
DİĞER HABERLER