Turizm, sigortasız rehberlere emanet

Yaklaşık 20 bin kokartlı rehber bulunan Türkiye'de binlerce meslek mensubu, sosyal güvenlik hakları konusunda sıkıntı yaşıyor. İzmir Üniversitesi Hukuk Fakültesi İş ve Sosyal Güvenlik Hukuku Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Meltem Öztürk, "Esnaf sicil kaydı olmadığı için 4/b kapsamından çıkarılan rehberlerin yeniden bu kapsama alınması için 5510 sayılı kanunda bir düzenleme yapılmalı." dedi.

İstanbul Sultanahmet Meydanı'nda 10 kişinin hayatını kaybettiği terör saldırısında turist rehberi Sibel Şatıroğlu'nun, canlı bombayı fark ederek kafiledekileri uyarması, daha fazla can kaybı yaşanmasının önüne geçti. Dikkatiyle kendisinin ve beraberindekilerin hayatını kurtaran Şatıroğlu'nun bu hareketi, rehberlerin son dönemlerde giderek artan sosyal güvenlik meselesini yeniden gündeme getirdi. Yrd. Doç. Dr. Öztürk, İzmir Üniversitesi tarafından yürütülen, İzmir'in Tire ilçesinin tarih ve kültür mirasının gelecek kuşaklara aktarılması projesi kapsamındaki ziyaretinde, rehber Özcan Kaçar'la görüştü. Rehberlerin sıkıntılarını anlatan Kaçar, 7 Haziran 2012 tarihinde yürürlüğe giren kanunla bir meslek olarak tanımlanan turist rehberliğinin, daha önce hobi olarak görüldüğünü hatırlattı. Kaza riski yüksek bir meslek rehberlik için yalnızca arkeoloji ve sanat tarihi bilgisinin yeterli olmadığını vurgulayan Kaçar, "Yolda kaldığımız ya da kaza geçirdiğimiz zamanlar oluyor. İşimizi yaparken arkeoloji ve sanat tarihi bilgimizi kullanıyoruz ama bu gibi durumlar için lojistik bilginizin de çok iyi olması gerekiyor." dedi.

Rehberlerin, Esnaf ve Sanatkârlar Odaları Birliği kayıt sicilinden çıkarılmasının ardından sağlık güvencesi konusunda ortaya çıkan aksaklıklara değinen Özcan Kaçar, şöyle devam etti: "Pozisyonumuz vergiye tâbi mi, değil mi belli değil. Ayrıca iş kazalarına karşı güvencemizin ne olduğu da belli değil. Özellikle yaz aylarında, 'Tur otobüsü devrildi, rehber hayatını kaybetti' şeklinde haberler görüyoruz. Ben de geçtiğimiz günlerde rehberlik ettiğim bir tur esnasında kaza geçirerek ağır şekilde yaralandım. Bağ-Kur kapsamında sayılmadığım için SGK'dan herhangi bir maddi yardım alamadım. İş kazası geçirildiğinde ne olacağına dair bir farkındalık bulunmuyor."

'KANUNDA DÜZENLEME YAPILMALI'

Yrd. Doç. Dr. Meltem Öztürk ise konuya ilişkin şu değerlendirmelerde bulundu: "Gelir vergisinden muaf olanların, 5510 sayılı kanuna göre 4/b kapsamında sigortalı sayılabilmeleri için esnaf ve sanatkâr siciline kayıtlı olmaları gerekiyor. Vergiden muaf olan bağımsız çalışan rehberler de 2012 yılına kadar bu sicile kayıtlıydı ve 4/b kapsamındaydı ancak Turist Rehberleri Kanunu'nun yürürlüğe girmesi, bu rehberlerin esnaf sicilindeki kayıtlarının silinmesine neden oldu. Vergiden muaf binlerce rehber, sicile kayıt şartını sağlayamadığı için de 4/b kapsamından çıkarıldı. Düşünün, siz yıllarca 4/b'li olarak prim ödemişsiniz ve bir gün size, artık zorunlu sigortalı olmadığınız söyleniyor. Özcan Bey bu kazayı 2011 yılında geçirseydi 4/b kapsamında olduğundan SGK ona ödenek verecek, hattâ ömür boyu gelir bağlayacaktı. Oysa şu anda Özcan Bey 4/b kapsamında değil ve geçirdiği kaza da iş kazası sayılmıyor. Bu nedenle SGK, kendisine edim sunmuyor. Bu durum, hukuk güvenliğine aykırı. SGK, oluşan boşluğu doldurmak için rehberleri isteğe bağlı sigortalı olmaya yöneltti ama bu sigorta dalı, iş kazası ve meslek hastalıklarına karşı güvence sağlamıyor, yani boşluk varlığını koruyor. Bu rehberlerin yeniden 4/b kapsamına alınması için 5510 sayılı kanunda, oda kaydını yeterli sayan bir düzenleme yapılmalı."

'KAZANIN BEDELİ AĞIR'

Acente adına tura çıkan ve çağrı usulü çalışma şeklinde görev yapan rehberlerin sektörde, bağımsız çalışan rehber olarak nitelendirildiğini söyleyen Yrd. Doç. Dr. Öztürk, "Rehberin acenteyle kurduğu ilişkide hizmet akdinin bütün unsurları varken turistle kurduğu ilişkide, bağımsız çalışmanın hiçbir unsuru yok. Dolayısıyla bu rehberler işçi statüsünde ve acenteler tarafından, tıpkı kadrolu rehberler gibi SGK'ya bildirilmesi gerekiyor. Çoğunun bu hatalı niteleme nedeniyle bildirilmediğini gördük. Acenteler, büyük bir maddi risk altındalar. Mesela bir rehber, tur esnasında sunum yaptığı otobüste trafik kazası geçirdiğinde, bir akropolde düşüp yaralandığında veya bir bombalı eylemde vefat ettiğinde SGK tarafından açılacak rücu tazminatının, kayıtdışı çalışmanın yol açtığı prim yükünün, özellikle de idari para cezalarının toplamı çok yüksek meblağlara ulaşabilir." uyarılarında bulundu. CİHAN
15 Ocak 2016 10:36
DİĞER HABERLER