ADANA (A.A) - Türk Kızılayı Genel Başkanı Ahmet Lütfi Akar, Özel sektör iş birliğiyle plazma fraksinasyon fabrikası kuracağız dedi.
     Akar, Seyhan Otelinde yapılan bölge istişare toplantısında, kan ürünleri imalatı konusunda Sağlık Bakanlığıyla iş birliği yaptıklarını söyledi.
     Özel sektör iş birliğiyle plazma fraksinasyon fabrikası kuracaklarını belirten Akar, şöyle konuştu:
     Türk Kızılayı da bu fabrikanın kurucu ortağı niteliğinde, tüm plazmasını sağlayan taraf olacak. Plazmadan kan ürünleri ve ilaçları yapılır. Bunlar şu anda Türkiyede yapılamıyor. ABD ve Avrupadan ithal ediliyor. Her yıl milyonlarca dolar dövizimiz yurt dışına gidiyor. Halkımızdan aldığımız plazmaları da yeteri kadar değerlendiremiyoruz. Bundan sonra bu ürünleri kendimiz üretebileceğiz.
     Türk Kızılayının, Türkiyenin veya dünyanın neresinde olursa olsun, herhangi bir yerde afet olduğunda veya bir kişinin başı sıkıştığında onun yanına gittiğini ifade eden Akar, şöyle devam etti:
     Yaralarını halen sarmaya çalıştığımız Van depremi bunun son örneği. İlk zamanlar Türk Kızılayı ve devletimiz hakkında ileri geri konuşuldu, bunlara cevap verdik çünkü doğrusunu yapıyoruz ve yapmaya devam ediyoruz. Vana Türk Kızılayının koordinasyonunda halkımızdan toplanan yardımlar, lojistik malzemelerimiz ve devletimizin gönderdiği yardımlar ve konteynerler dahil 30 bin tır ürün gitti. 30 bin tır Edirneden Vana kadar konvoy yapıyor. Hani Türk insanı birbirine düşman olmuştu, doğudaki batıya, batıdaki doğuya kötü bakıyordu- Bu yardımları Türk halkı, devleti ve Türk Kızılayı götürdü. Tüm çadır, battaniye ve lojistik stoklarımızı Vana yığdık. Bir an geldi Türkiyede tek çadırımız kalmadı. Bu riskleri göze aldık. Dostumuz, kardeşimiz ve her zaman yardım ettiğimiz Pakistan Kızılayından yardım istedik, çadır aldık geldik. Ülkemiz deprem kuşağında, her an başka bir deprem olabilir diye düşündük. Bu süreçten alnımızın akıyla çıktık.
     Vanda 80 bin çadır kurulduğunu belirten Akar, Bu, 450 bin kişi eder. Yatağı, yorganı, battaniyesi, yiyeceği, içeceği, giyeceği, çorabı, ayakkabısı, üstü başı, her şeyi dahil Türk Kızılayı tarafından karşılandı. Allah muhtaç etmesin, böyle acıları göstermesin ama böyle bir hadise olduğu zaman Türk Kızılayı 2,5 misliyle hazır. Çünkü çadır stoklarımız önceden 50 bin idi, şimdi devletimizle oturduk konuştuk, 120 bine çıkardık dedi.
     Adana Vali Yardımcısı Durmuş Gençer ise Türk Kızılayının Türkiyenin markası olduğunu kaydederek, şöyle konuştu:
     Artık Türk Kızılayının sadece ulusal değil uluslararası arenada ülkemizin sorumluluklarını ve insani görevlerini yerine getiren en önemli ve güvenilir bir teşkilat olduğunu bilmeyen kimse kalmamıştır. Onun için Türk Kızılayına kanunen değil insanlık olarak destek verilmesi gerektiğini düşünüyorum, bu desteği verenlere şükranlarımı dile getiriyorum. Bugün yapılacak çalışmalarda başarılar diliyorum. Bu çalışmaların başarısı yarın güç durumda olan insanlara ulaşmanın başarısı olacaktır.
     Konuşmaların ardından toplantı basına kapalı devam etti.
    
     Muhabir: Aycan Demirel / Ali Güreli
     Yayıncı: Hande Cankar