Türkçe'ye olan rağbete TİKA yetişemiyor

Türkçe'ye olan rağbete TİKA yetişemiyor
Dış politika, kültür, sanat ve turizmde estirilen Türk rüzgârı, Türkçeye ilgiyi artırdı.
30 ülkede Türk dili ve edebiyatı eğitimlerini organize eden TİKA, taleplere yetişemeyince YÖK ile işbirliği yaptı. Artık Türkoloji bölümü açmak isteyen yabancı üniversiteler ile Türkiye'dekiler 'kardeş' olacak. Bölümlere denklik de sağlanacak. Türkiye'nin son yıllardaki etkin dış siyaseti, 64 ülkeyle vizelerin kaldırılması, işadamlarının dünyada yaptığı yatırımlar ve dizi film ihracı, dünyada Türkçeye rağbeti artırdı. Kuveyt'ten Katar'a, Etiyopya'dan Sudan'a, Peru'dan Küba'ya ve Kuzey Kore'den Hindistan'a kadar 100'e yakın ülke, Türkçe öğrenmek için sıraya girdi. Hâlihazırda 30 ülkede Türk dili ve edebiyatı (Türkoloji) eğitimlerini organize eden Türk İşbirliği ve Kalkınma İdaresi Başkanlığı (TİKA), gelen taleplere yetişemeyince Yükseköğretim Kurulu (YÖK) ile işbirliği yaptı. Türkoloji uzmanları, üniversitelerinde Türkçe bölümleri açmak isteyen ülkelerin başvurularını inceliyor. Kriterleri yerine getirenlerde Türkçe öğrenimi en kısa zamanda başlayacak. TİKA ile YÖK arasında yapılan anlaşmaya göre Türkoloji bölümü açmak isteyen yabancı üniversiteler ile Türkiye'deki üniversiteler 'kardeş' olacak. Yabancı üniversitelerde açılan Türkoloji bölümlerinin Türkiye'deki bölümlerle denkliği sağlanacak. YÖK Başkan Vekili Prof. Dr. Yekta Saraç, yurtdışında Türkçe ve Türk kültürüne yoğun ilgi olduğunu söylüyor. Bunun nedenini, Türkiye'nin dünyada etkisinin artmasına bağlayan Saraç, "Yurtdışında yaşlanan Türkologların yerine artık her nesil bu hizmeti sürdürecek bir sistem kurma amacındayız." diyor. Türkçeye gösterilen yoğun ilginin en önemli nedenlerinden birinin Türk işadamlarının dünyanın dört bir yanına yaptığı yatırımlar olduğunu kaydeden TİKA Başkanı Prof. Dr. Musa Kulaklıkaya da, "Bu yatırımlar biraz da ekonomik nedenlerle Türkçe öğrenimini zorunlu kılıyor." görüşünde. TİKA Başkanı'nı haklı çıkaran bir araştırma yayımlayan uluslararası araştırma şirketi KPMG'nin Türkiye raporuna göre; Sabancı, Koç, Doğuş, Turkcell ve Çalık gibi önemli 19 şirketin toplam yurtdışı yatırımı 31 milyar dolara ulaşırken bu şirketler bulundukları ülkelerde 90 bin kişiyi istihdam ediyor. Gelişen Türk dizi film sektörü de rağbetin en önemli sebeplerinden biri. Türkçe talebinde bulunan ülkelerde film sektöründeki Türkçe ihtiyacının hayli fazla olduğunu söyleyen Yunus Emre Enstitüsü Başkanı Prof. Dr. Ali Fuat Bilkan, "Alt yazı yerine filmi Türkçeden izlemek isteyen halkın oranı her geçen gün artıyor. Örneğin Bosna'da birkaç yıl içinde en etkin dil Türkçe olacak." bilgisini veriyor. Kurtlar Vadisi, Ezel, Bir İstanbul Masalı, Yaprak Dökümü, Menekşe ile Halil, Zerda gibi dizilerin de aralarında bulunduğu 70'in üzerinde film, 2010'da ihracat rekoru kırarak 50 milyon doları aştı. Türkçenin dünyadaki etkinliğini sağlayan en önemli unsurlardan biri de Türk okulları ve Türkçe Olimpiyatları. Prof. Dr. Yekta Saraç, "Türkçe talebi konusunda dünya ülkelerinde gerekli zemini Türk okulları teşkil etti." derken Prof. Bilkan, tespite şu ifadeyle destek veriyor: "Türk okullarının etkinliği Türkçeye rağbeti artırıyor. Özellikle Türkçe Olimpiyatları, birçok ülkede gençler arasında Türkçenin popülaritesini yükseltti." BURAK KILIÇ
07 Şubat 2011 11:39
DİĞER HABERLER