Türkeş’in avukatı acı gerçeği bu sözlerle anlattı

Türkeş’in avukatı acı gerçeği bu sözlerle anlattı
Banka Asya yönetiminin polis baskını ile değiştirilmesine bir tepkide senelerdir merhum Alparslan Türkeş’in avukatlığını yapan Tahir Yamakoğlu’ndan geldi.

Müslüman bir ülkede faizsiz bankacılık faaliyeti gerçekleştiren bir kuruluşun batırılmak istenildiğini belirten Yamakoğlu, “Faizsiz bankacılık çok önemliydi ve bütün Müslüman kesimin de bir idealiydi. Şimdi burada bunu fiilen gerçekleştirebilmiş ve Türkiye’nin 3 önemli güçlü bankası arasına giren Bank Asya ekonomik piyasadan dışlanmak isteniyor.” dedi.

Ümraniye’de bulunan Bank Asya’nın genel merkezine vatandaşların desteği sürüyor. Vatandaşlara bir destek ziyareti de merhum Alparslan Türkeş’in avukatı Tahir Yamakoğlu’ndan geldi. Burada bir açıklama yapan Yamakoğlu, “Faizsiz bankacılık çok önemliydi ve bütün Müslüman kesimin de bir idealiydi. Şimdi burada bunu fiilen gerçekleştirebilmiş ve Türkiye’nin 3 önemli güçlü bankası arasına giren Bank Asya ekonomik piyasadan dışlanmak isteniyor, batırılmak isteniyor. Hem de kimler tarafından! Akıllara şenlik! Halbuki sizin paralarınız vardır, bir banka da siz kurun. Sizi bundan men eden mi var? Bir faizsiz banka da siz kurun oradan rekabet girin, para kazanın. Rekabet şartları altında yapabileceğiniz bir şey varsa yaparsınız. Bu ticaretin kurallarında zaten var.” diye konuştu.

“Türkiye'ye düşmanlık besleyenler, rekabet içinde olanlar, bunu yapabilir. Fakat bizzat devletin kendi organları tarafından bunun yapılmış olmasını anlamak mümkün değil.” diyen Yamakoğlu, “Bank Asya'ya yapılan operasyon bir senedir devam ediyor zaten. Zaten bekleniyordu. Çünkü ta başından ‘Ben gidiyorum, dönünce anahtarları masamın üzerinde bulacağım’ diye bir söz var ortada. Bu söz şuana kadar yalanlanmış da değil. Buradaki paralar bizim tüyü bitmemiş yetimin paraları değil mi? Bizim iş adamlarımızın paraları değil mi? Bunlar bizim vatandaşlarımız değil mi? Onları böyle bir hüsrana uğratmanın altında ne gibi meşru bir gaye olabilir? Fakat dediğim gibi bir akıl tutulmasıdır gidiyor. Mesela 18. maddenin 5. Fıkrası ortakların kendileriyle ilgili belgelerin BDDK’ya iletilmesiyle ilgili bir meseledir. Bunun için önce bir yazı gönderiyorsunuz, istiyorsunuz bunun için de bir süre veriyorsunuz. O süre içerisinde belge gelmeyince bu sefer bir para cezası, usulsüzlük cezası denen bir ceza var. Bunlar bankaya el koymak için sebep değil. Ama başından beri bankada bir karalama var. Batık bank, batmış banka… Maalesef siyasetin bu kadar ayağa düşürülmesi, hukukun bu kadar aşağılara düşürülmesi beni çok rahatsız ediyor. Üzüntüden ziyade acıyorum.” açıklamasını yaptı. 

 

07 Şubat 2015 10:53
DİĞER HABERLER