Atatürk Üniversitesi Hınıs Meslek Yüksek Okulu Veteriner Sağlık Teknikerliği bölümünden 2010 yılında mezun olan Elif Burcu Açıkgöz, ilk iki yıl Kamu Personeli Seçme Sınavı'na (KPSS) girdi.

Bir sınavdan alanında Türkiye 27. olmasına rağmen atanamadı. Daha sonra kendi Avrupa Birliği (AB) ve devlet destekleri için Danışmanlık Proje ve Eğitim merkezi açan Elif Burcu Açıkgöz, hem çalışıp hem de KPSS hazırlandı.

Sözcü'den İsmail Akduman'ın haberine göre, KPSS sınavına giren ve alanında Türkiye birincisi olan Açıkgöz, Gaziantep İslami Bilim ve Teknoloji Üniversitesi ile Kırşehir Ahi Evran Üniversitesi Veteriner Teknikerliği tercihlerini yaptı.

Alanında Türkiye birincisi olduğu için atanmasına kesin gözüyle bakan Açıkgöz, 6 Ocak’ta açıklanan sonuçlardan sonra şoke oldu.



Alanında birinci sırada olmasına rağmen atamadığını öğrenen Elif Burcu Açıkgöz, Veteriner Teknikerliği alanında az sayıda kadro açıldığını belirterek, şu ifadeleri kullandı:

"Alanımda iki yer vardı. Onları ilk iki sıraya yazdıktan sonra gelen kalan tercihlerimi düz memurluk üzerine yaptım. Alanımda birinci sırada olduğum için atanmama garanti gözüyle bakıyordum. Ama olmadı. Bir çocuk sahibi yalnız başına yaşayan bir kadınım. Başka hiç özellik istenen bir dal değil.

Sadece bu bölümden mezun olmak yeterliydi. Mülakat yapılmadan sınav sonuçlarına göre atama yapacaklar denildi. Ama ne oldu da ben atanamadım anlamadım. Hakkımı helal etmiyorum."

Kendisinin kurulu bir düzeni olduğuna dikkat çeken ve iyi kötü hayatını idare edebileceğini belirten Açıkgöz, şöyle konuştu:

"Maalesef liyakatın olmadığı, herkesin birilerinin hakkını yediği bir dönemdeyiz. Hadi benim kurulu bir düzenim var ve hayatımı idame ettirebiliyorum. Yeri geliyor bir devlet memurundan daha fazla kazanç sağlıyorum. Yeri geliyor hiç paramız olmuyor. Ama bir şekilde devam ediyoruz yaşamaya. Peki işi olmayan, hayalleri için istediği bölümü okuyup, günlerce sabahlayıp KPSS sınavında iyi bir puan alabilmek için, kurslara, kitaplara çuvalla para vermiş olan insanlar ne yapacak?

İllaki birilerine gebe kalmak, yaranmak için kendi öz saygısından ödün vermek, hiçbir donanım ve birikimi olmadan koltuğa oturmuş kişilerin karşısında el pençe divan mı durmak gerekiyor? Hiç ama hiç iyiye gitmiyoruz. Allah sonumuzu hayır eylesin."