ABD Büyükelçiliği'nin finansal desteğiyle ilk kez düzenlenen 'Türkiye'nin Algıları Araştırması', güncel gelişmelerin Türkiye kamuoyunun gerek iç, gerek dış politika algısına nasıl yansıdığını ortaya koyuyor. Araştırmaya göre mevcut ekonomik durum kötü, beklentiler ise daha iyi değil. Türklerin çoğu, hükümetin iç sorunlarla uğraşmasını istiyor. Çoğunluk, mültecilerden endişeli.
Marshall Fonu'nun (GMF) ekonomi, transatlantik ilişkiler, iç ve dış politika ve göç ile ilgili önemli verilere yer veren araştırma, bu yıl ilk kez düzenlendi. Araştırmanın özetinde şu görüşlere yer verildi: "Mevcut ekonomik durum kötü, beklentiler daha iyi değil. Diğer ülkeler hakkındaki görüşler olumsuz, uluslararası kurumlara güven az. AB üyeliğine yönelik görüşler olumlu. Türklerin çoğunluğu hükümetlerinin iç sorunlarla ilgilenmesini istiyor. Türklerin çoğu, uluslararası meselelerde Türkiye'nin yalnız hareket etmesi gerektiğini düşünüyor. Tampon bölge oluşturmak üzere Suriye'ye birlik göndermeye destek az, söz konusu tampon bölge IŞİD'e karşı olursa destek yükseliyor. Çoğunluk, mültecilerden endişeli ve daha kısıtlayıcı bir mülteci politikası talep ediyor."
'EKONOMİ SON 5 YILDA KÖTÜ HALE GELDİ'
Araştırmaya katılanların yüzde 47'si ekonominin son 5 yılda daha kötü hale geldiğini söylerken, yüzde 39 daha iyi olduğunu belirtiyor. Ailelerinin ekonomik durumu sorulduğunda ise yüzde 43'ü son 5 yılda daha kötü hale geldiğini ifade ederken, yüzde 29 daha iyi hale geldiğini söylüyor. Önümüzdeki 12 ay hakkındaki görüşler sorulduğunda cevap verenlerin yüzde 44'ü Türkiye'nin ekonomik durumunun daha kötüye gideceğini düşündüklerini söylerken, yüzde 28'i daha iyiye gitmesini beklediğini belirtiyor. Türkiye'nin karşı karşıya olduğu en önemli meselenin ne olduğu sorulduğunda ise; yüzde 28'i ekonomi, yüzde 23'ü işsizlik derken, bunları yüzde 16 ile terörizm, yüzde 7 ile eğitim ve yüzde 7 ile göç takip ediyor.
'ULUSLARARASI KURUMLARA GÜVEN AZ'
Araştırmaya göre Türkler, genel olarak uluslararası kurumlara güven duymuyor. En çok güvenilen kurumlar yüzde 44 ile Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ve yüzde 39 ile İslam İşbirliği Teşkilat olurken, Avrupa Birliği yüzde 39 ile en fazla güvenilen üçüncü uluslararası kurum. En önemli uluslararası kurumlar arasında yer alan NATO ve Birleşmiş Milletler, yanıt verenlerin sadece üçte biri tarafından güvenilir olarak nitelendiriliyor. NATO ve Birleşmiş Milletler, yanıt verenlerin sadece yüzde 26'sının güvenilir bulduğu Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı'ndan biraz daha iyi bir konumda.
'TÜRKLERİN YÜZDE 70'İ, HÜKÜMETİN İÇ SORUNLARLA İLGİLENMESİNİ İSTİYOR'
Türkiye'nin Algıları Araştırması, Türkiye kamuoyunda dış politikayla ilgili güçlü bir izolasyonist eğilimi de gözler önüne seriyor. Cevap verenlerin yüzde 70'i Türkiye'nin ilk önce kendi iç sorunlarıyla ilgilenmesini isterken, sadece yüzde 20'si Türkiye'nin Ortadoğu, Balkanlar ve Orta Asya'da daha aktif bir rol oynamasını talep ediyor. Katılımcıların yüzde 51'i mevcut dış politikayı onaylamıyor, yüzde 41'i ise Türkiye'nin dış politikasını onaylıyor. Onaylayanların yüzdesi, belirli politika alanlarından söz edildiğinde daha da düşüyor. Türk hükümetinin Rusya ile ilişkileri yürütme şekli yanıt verenlerin yüzde 38'i tarafından onaylanırken, komşu ülkelere yönelik politikaları onaylayanlar yüzde 35'e, göç politikasını onaylayanlar yüzde 32'ye geriliyor.
'TÜRKLER, ULUSLARARASI MESELELERDE YALNIZ HAREKET ETMEK İSTİYOR'
Araştırmaya göre Türkler, uluslararası ilişkiler konusunda Türkiye'nin tek taraflı hareket etmesini tercih ediyor. Türkiye'nin uluslararası konularda kiminle işbirliği yapmasını istedikleri sorulduğunda yüzde 29'u yalnız hareket etmesini istediğini belirtirken, yüzde 25'i Avrupa Birliği ülkeleri ile, yüzde 14'ü ABD ile işbirliği yapmasını istiyor. Bu iki oran bir araya getirildiğinde Batı ülkeleriyle işbirliği yapmayı tercih edenlerin oranı yüzde 39'a varıyor. Cevap verenlerin yüzde 10'u Türkiye'nin Orta Doğu ülkeleri ile işbirliği yapmasını isterken, sadece yüzde 4'ü Rusya'yı tercih ediyor.
'SURİYE'YE BİRLİK GÖNDERMEYE DESTEK AZ'
Cevap verenlerin yüzde 57'si Suriye'de Esad rejimine karşı mücadele veren kuvvetleri destekleyecek askeri bir müdahaleye karşı çıkıyor. Yüzde 29'u ise askeri müdahaleyi destekliyor. Bir askeri müdahale olması durumunda Türkiye'nin ne yapması gerektiği sorulduğunda yüzde37'si Türkiye'nin tamamen bu işin dışında kalması gerektiğini söylerken, yüzde 30'u Türkiye'nin müdahaleyi askeri olmayan yollarla desteklemesi gerektiğini ve yüzde 17'si ise aktif şekilde koalisyona katılması gerektiğini belirtiyor.
Türkiye'nin bir tampon bölge oluşturmak üzere Suriye'ye birlik göndermesi fikri, bölge halklarının IŞİD'e karşı korunmasını amaçlayan bir durum olması hariç tutulduğunda, Türk halkı tarafından desteklenmiyor. Genel olarak sorulduğunda yanıt verenlerin sadece yüzde 29'u tampon bölge fikrini desteklemiyor. Sorular detaylandırıldığında yüzde 35'i Suriyeli muhalifleri Esad rejimine karşı korumak için Türk birliklerinin tampon bölgeye katılmasını, yüzde 37'si bölgede bir Kürt bölgesinin oluşmasını engellemek için PYD'ye karşı bir tampon bölge oluşturulmasını destekleyeceğini söylüyor. Çoğunluk, hangi senaryo geçerli olursa olsun birlik yollamaya karşı çıksa da, Türklerin yüzde 47'si bölge halkını IŞİD'e karşı korumak için bir tampon bölge oluşturmak üzere birlik yollama fikrini destekliyor. Yüzde 42'si ise buna taraftar olmuyor.
'ÇOĞUNLUK MÜLTECİLERDEN ENDİŞELİ'
Araştırmaya katılanların yüzde 76'sı göçmenlerin Türkiye'ye iltica amacıyla geldiğine inanırken, yüzde 32'si çalışmaya, yüzde 23'ü sosyal yardımlardan faydalanmak için, yüzde 21'i aile üyeleriyle birleşmek için geldiğini düşünmektedir. Yanıt verenlerin çoğu (yüzde 41) Türkiye'de 'çok fazla' yabancı olduğuna inanırken, yüzde 25'i 'çok ama fazla değil', yüzde 25'i 'fazla değil' yanıtını verdi. Çoğunluk, çeşitli bölgelerden gelen mülteciler konusunda endişe duyduğunu ifade etti. Yanıt verenlerin yüzde 54'ü Türki Cumhuriyetler ve eski Sovyet ülkelerinden gelenlerden, yüzde 64'ü Afrika ülkelerinden gelenlerden, yüzde 84'ü ise Suriye'den gelen mültecilerden endişe duyuyor.
Ankara'daki Amerikan Büyükelçiliği'nin finansal desteği ile GMF tarafından gerçekleştirilen Türkiye'nin Algıları Araştırması soruları GMF Ankara Ofisi çalışanları ve merkezi İstanbul'da bulunan bağımsız bir araştırma kuruluşu olan Infakto RW çalışanlarından oluşan bir proje ekibi tarafından hazırlandı. Araştırmanın saha çalışması, 4 – 13 Temmuz arasında bin 18 kişi ile yapılan yüz yüze mülakatlar aracılığıyla gerçekleşti. Yetişkinlerle yapılan araştırma 16 ilde ve 125 mahallede gerçekleşti.
CİHAN