7 bin 98 Türk’ün yerleri tek tek tespit edildi. ‘Acil durum’ halinde TSK’dan Ulaştırma Bakanlığı’na, Sağlık Bakanlığı’ndan AFAD’a tüm kurumlar devreye girecek.

Mısır’da darbenin ardından katliama uzanan olaylar endişeyi büyüttü. Darbeye destek verenlerle karşı çıkanlar arasındaki tansiyonun yüksekliği üzerine Ankara da teyakkuza geçti. Akşam Gazetesi'nin haberine göre, bir yandan diplomatik seferberlik yürüten hükümet, diğer taraftan ‘en kötü senaryo’ için de hazırlık yapıyor. Muhtemel büyük çaplı bir çatışma halinde tahliye için harekete geçilecek. Başta Başbakanlık Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) olmak üzere ilgili kurumlara “Her ihtimale hazır olun” uyarısında bulunuldu. 

Tablonun henüz 2011’de Libya’da yaşanan olaylar boyutunda olmadığı bilgisini veren büyükelçilik yetkilileri ise acil tahliyeyi gerektiren bir durumun bulunmadığını söyledi. 

Bakanlar Kurulu’nda da önceki gün masaya yatırılan hazırlık çerçevesinde, Türk vatandaşlarının bulundukları yerler, isimleri, adresleri, yaptıkları işler, iletişim numaraları tek tek güncellendi. Kahire Büyükelçiliği ve İskenderiye Başkonsolosluğu’ndan ulaşan bilgilere göre Türkiye’nin Mısır’da 7 bin 98 vatandaşı bulunuyor. Bunlardan 5 bin 500’ü başkent Kahire’de yaşıyor. Kalan bin 500’ü aşkın kişiden de önemli bir kısmı İskenderiye ve çevresinde bulunuyor. 400 öğrencinin ise Arapça öğrenmek üzere Mısır’da eğitim gördüğü biliniyor.

AFAD yetkilileri, geçmişte Libya’dan yapılan büyük boyutlu tahliyeyi hatırlatırken, “Benzer durumlar için her türlü hazırlığımız ve planımız var. Acil durumda gerekli talimat geldiği anda, ilgili kurumlarla birlikte gerekli müdahale yapılır” değerlendirmesini yaptı. Bu çerçevede, İstanbul Deniz Otobüsleri ile de irtibata geçildi. ‘Acil durum’ durumunda, AFAD, TSK, Ulaştırma Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı, Kızılay harekete geçecek. 

Tahliyenin boyutuna göre hem hava yolu hem de deniz yolunun kullanılması öngörülüyor. Bu çerçevede Libya’da 26 bine yakın kişinin tahliyesinde uygulanan senaryonun Mısır konusunda da hayata geçirilmesi hedefleniyor. Şimdilik uçak ve feribot seferleri devam ediyor. Kahire’de birinci öncelik ise uçakla tahliye... 

Acil durumda Mersin ve İskenderun limanlarının kullanılması öngörülüyor. Türk Hava Yolları, normal zamanlarda Mısır’da Kahire, İskenderiye, Şarm eş-Şeyh ve Gargada’ya seferler yaptığından, bu konuda tecrübeli. Acil durumlarda Genelkurmay’ın da Konya’daki 3. Ana Jet Üs Komutanlığı ile birlikte Mersin’deki Akdeniz Bölge Komutanlığı ile İskenderun Deniz Üssü’nden yararlanması bekleniyor. Kullanılacak uçak, gemi veya ambulans sayılarının ise tahliye gerektiği anda vatandaşların bulunduğu yerlerin durumuna ve sayısına göre şekillenecek. 

Türkiye’nin planı sadece Türk vatandaşlarla sınırlı değil. Libya’da, çok sayıda yabancı vatandaşın da tahliyesinde rol oynayan Türkiye, Mısır’ın karışması durumunda benzer bir durumun burada da oluşabileceği ihtimalini de göz önünde tutuyor. Bu çerçevede tahliye gündeme gelirse, yabancılara da ‘insani yardım’ konusunda destek sağlanması planlanıyor. 

Ankara ile temasa geçen isimlerin başında Türkiye’nin Kahire Büyükelçisi Hüseyin Avni Botsalı geliyor. 30 Haziran itibarıyla Kahire’deki görevi sona eren Botsalı’nın Mısır’daki gelişmelerden dolayı bu ülkede kalması kararlaştırılmıştı. Botsalı, 3.5 yıldır Kahire Büyükelçiliği görevini yürüttüğünden bu ülkedeki etkinliğiyle de tanınıyor. 

Libya’da iç karışıklık baş gösterince, bir hafta içinde 18 tarifeli, 25 özel tahliye ve 22 askeri olmak üzere toplam 65 uçak, 3 gemi, 1 fırkateyn bu ülkeye gönderilmişti. Uçakların inememesi üzerine İDO’nun 2 feribotu ve özel şirketlerden sağlanan ulaşım araçlarıyla birlikte toplam 26 bin kişi kısa sürede tahliye edilmişti. Mısır’daki Türk vatandaşı sayısının ise 7 bin civarında olması ve yoğunluğun Kahire ve İskenderiye ile sınırlı olması nedeniyle tahliye daha dar kapsamlı bekleniyor.