Türkiye şokta; Afrika yatırımları sıfırladı

Türkiye şokta; Afrika yatırımları sıfırladı
İş dünyasına baskılar ve hukuksuz müdahaleler yabancı sermaye girişine darbe vurdu.

2015'in ilk üç ayında, AB'den gelen yatırım yarı yarıya azaldı. Afrika ülkelerinden sermaye girişi ise tamamen durdu. Fatih Üniversitesi öğretim görevlisi Doç. Dr. Osman Nuri Aras, keyfî uygulamaların yatırımcıyı ürküttüğünü söyledi.

Şirketlere yönelik vergi baskısı ve hukuk skandalları Türkiye'ye gelen yabancı Yatırımlarda büyük düşüşe yol açtı. 2005'ten sonra adeta patlama yapan Türkiye-Afrika arasındaki ticari ilişkiler de sert gerilemeden nasibini aldı. Bu yıl Afrika'ya ihracattaki düşüş yüzde 13'e yaklaşırken, kara kıtadan Türkiye'ye yönelik yatırımlar da sıfırlandı. Afrika'dan Türkiye'ye yatırım 2013'te 221 milyon dolar iken geçen yıl 42 milyon dolara geriledi. Ekonomi Bakanlığı'nın 2015 Ocak-Mart dönemini kapsayan verilerine göre bu yılın ilk üç ayında Afrika'dan sermaye girişi sıfırlandı. Kanada ve Orta-Güney Amerika'dan yatırım girişi de ‘sıfır' olarak gerçekleşti. Aynı dönemde AB'den gelen yabancı yatırım 1 milyar 970 milyondan 1 milyar 101 milyon dolara indi. AB içinde en büyük düşüş İtalya, Hollanda ve Almanya'da aşandı. Geçen yılın ilk üç ayında Türkiye'ye 108 milyon dolar yatırım yapan ABD'li işadamlarının bu yılki yatırımı 38 milyona geriledi.

Yabancı yatırımlarda birçok bölgede düşüş görülürken, Ortadoğu'da artış yaşanması dikkat çekti. Geçen yılın ilk üç ayında Yakın ve Ortadoğu ülkelerinden 138 milyon dolar doğrudan yatırım girişi olurken, bu yıl bu rakam 315 milyon dolara yükseldi. Diğer Asya ülkelerinden gelen yatırımda 112 milyon dolardan 521 milyon dolara çıktı. Körfez ülkelerinden gelen yatırımlar ise 50 milyon dolardan 27 milyon dolara geriledi. Ekonomi Bakanlığı verilerine göre yabancı yatırım miktarı 2014'ün ilk üç ayında 3 milyar 82 milyon dolar olarak gerçekleşirken, bu rakam bu yıl aynı dönemde 2 milyar 800 milyon dolara geriledi. Merkez Bankası'nın verilerine göre Türkiye'ye doğrudan sermaye girişinde 2011'den bu yana ciddi azalma yaşandı. Giriş yapan toplam yabancı sermaye miktarı 2010'da 6 milyar 256 milyon dolarken 2011'de 16 milyar 137 milyon dolara yükseldi. 2012'de 10 milyar 759 milyon dolara gerileyen sermaye girişi, 2013'te 9 milyar 866 milyon dolara, 2014'te ise 8 milyar 708 milyon dolara düştü.

Fatih Üniversitesi Öğretim Görevlisi Doç. Dr. Osman Nuri Aras, doğrudan yabancı yatırımların azalmasında, otoriter yönetim anlayışının ekonomiye yansımasının etkili olduğunu söyledi. İş dünyasına baskı ve keyfi uygulamaların yatırımcıyı ürküttüğünü dile getiren Aras, “Yabancı yatırımcı Türkiye'yi sağlıklı bir liman olarak görmüyor.” dedi. Aras, Merkez Bankası, BDDK, TMSF gibi bağımsız kurumlara yapılan baskıların yakından takip edildiğine işaret etti. Aras, yabancı sermayenin Türkiye'den kaçışını durdurmak için ise krize kapı aralayan otoriter ve keyfi uygulamaların terk edilmesini önerdi. Uluslararası Yatırımcılar Derneği'nin (YASED) üyeleri arasında gerçekleştirdiği 2014 Barometre Anketi'nde de hukukla ilgili kaygılar ön plana çıkmıştı. Uluslararası yatırım kararlarını etkileyen alanlardaki gelişmeleri değerlendiren yatırımcıların yüzde 62'si hukuk güvenliğinin daha olumsuz olduğunu ifade etti. 6 aylık dönemde uluslararası yatırımları en çok etkileyecek faktörleri yatırımcılar ilk üçte yüzde 20 ekonomik istikrar, yüzde 12 hukuk güvenliği ve yüzde 11 öngörülebilirlik olarak sıraladı. Hükümetin öncelik vermesi gereken 5 konunun ilk üç sırasında ise yüzde 19 sürdürebilir büyüme, yüzde 17 hukuk güvenliği ve yüzde 12 mevzuat reformları yer alıyor.

Önceki gün Koç Üniversitesi'nin mezuniyet törenine katılan üniversitenin Mütevelli Heyeti Başkanı ve Koç Holding Şeref Başkanı Rahmi Koç da, Türkiye'nin yabancı sermaye çekebilmesi için hukuk sisteminin iyi çalışması, politik düzenin de iyi olması gerektiğini açıklamıştı.
TUSKON'un zirvesine engel yatırımı baltaladı

Yabancı yatırımdaki düşüşte, düzenlediği Türkiye-Dünya Ticaret köprüleriyle her yıl binlerce yerli ve yabancı işadamını bir araya getiren Türkiye İşadamları ve Sanayiciler Konfederasyonu (TUSKON) üyesi işadamlarına yönelik ayrımcı tutum da etkili oldu. TUSKON, işadamlarını dünyaya açmak için 2006 yılından beri düzenlediği zirvelerle dünyanın dört bir yanından girişimcileri Türkiye'de ağırlıyor. TUSKON'un zirvelerinin ardından Afrika'ya ihracatta da gözle görülür bir artış kaydedilmişti. TUSKON, düzenlediği 21 ticaret köprüsü ile ülke ihracatına 33 milyar dolar katkıda bulunmuştu. Ancak son dönemde zirve için Türkiye'ye gelmek isteyen Afrikalı işadamlarına vize verilmesi konusunda hukuksuz engeller çıkarılmıştı. Bu tutum, yabancı işadamlarını başka ülkelere yatırım yapmaya sevk etmişti.

ZAMAN

22 Haziran 2015 06:58
DİĞER HABERLER